49

4.1K 244 28
                                    

Telefonumdaki oyunu bilmem kaç kez kazanmanın sonucu sıkıldığım için çıkıp rehbere girdim . Jimin yazısını gördüğümde numarasına tıklayıp açmasını bekledim 4. çalışta açmıştı .

Jimin gereksiz heyecan ve panikle telefonu açtı
- Alo Jung-kook! 

- Jimin nerdesin ?

Jimin
- Evde noldu ki ?

- Ne bu heyecan yanına geliyorum .

Jimin
- OLMAZ !

Bu niye bağırmıştı şimdi ?

- Niye ?

Jimin
-Eee şey ders çalışıyorum !

- Iyi .

Telefonu cebime atıp  dışarı çıktım son bir kez Danbi'nin penceresine bakıp bir of çektim . En son yaptığı şeyden sonra evden mutlu ayrıldığım söylenemezdi . Inatçı kız nasıl affedicekti beni ?

Saçlarımı karıştırıp paytak adımlarla Jimin'in evine gitmeye başladım . Bu çocukta bir şey vardı bir kere neden amaçsızca bu kadar heyecan yapmıştı bugün Eylül de Danbi'ye gelmemişti .

Evin önünde durduğumda dış kapıyı açıp içeri geçtim . Kapıyı bir kaç kez tıklayıp geriye çekildim .

Kapı açıldığında karşımda sadece altı havluyla sarılı bir Jimin gördüğümde tam sakin bir şekilde içeri giriyordum ki arkasından koşar adımlarla gelen Eylül'e şaşırmıştım . Çünkü bu gencin üstünde sadece dizlerinin biraz üstüne gelen elbise şekli oluşturan tişört Jimin'e aitti.

Dudağımın bir kenarını kıvırıp yüzü  kırmızı olan Eylül'e ve yanında beni öldürücek gibi bakan Jimin'e son yıkıcı cümlemi kurdum .

- Bu kadar çabuk beklemiyordum !

🔮

Jimin elindeki yastığı bilmem kaçıncı kez bana fırlattı.

Jimin
- Kapa çeneni Jungkook !

Gülmelerimin içinde az da olsa bir kaç kelime kurabilmiştim.

-Birbirinden nefret eden çiftlere bak sen bugün ne...

Eylül
-Kapa çeneni Jungkook öyle değil zaten belim ağrıyor !

Eylül'e gözlerimi büyüterek baktım .

Eylül
- Yani öyle değil ahhh... Bak kapa çeneni tamam mı olay öyle olmadı salak Jimin yüzünden çamura düştüm arka bahçede çiçeklere bakarken Jimin'in ayağının takılmasıyla ikimizde çamura düştük tabi Jimin benim üstüme ...

Jimin
-Hayatım orda taş olduğunu nasıl bilebilirdim ?

Eylül Jimin'e öldürücek gibi bakınca Jimin hemen çenesini kapadı .

Jimin aklına gelen şeyle yine öldürücü bakışlarını bana çevirdi .

Jimin
- Sana gelme demiştim !

- Ders çalışcam demiştin ! Galiba dersini Eylül'e banyoda anlattın .

Yine gülmeme engel olamamıştım. O yüzden dudaklarımı birbirine bastırdım .

Eylül
-Çeneni kaparmısın artık ben banyo yapmadım sadece Jimin yaptı zaten üstlerim de kurumuştur artık ben gidiyim .

Sinirle ayağa kalkıp merdivenlere yöneldi .

Jimin
- Yah Eylül bekle geliyorum .

Bana bakış attıktan sonra Eylül'ün peşinden gitti . Omuz silkip televizyonu açtım .

Kanal değiştirip duruyordum . Oflayıp televizyonu kapatınca sırt çantasıyla inen Eylül ve Jimin'i gördüm .

Jimin
- Eylül gitmesene ...

Eylül
- Daha fazla dalga konusu olmak istemiyorum !

Oflayıp daha çok yayıldım Jimin bana bir şey yap der gibi bakarken omuz silktim.  Eylül'ün telefonu çaldığında durdu.
Konuştuğu kişi Lu Han'dı bir kaç şey dedikten sonra bize döndü .

Eylül
-Hadi kalkın gidiyoruz ! Iseul'un hafızasını yine yokluycaz.

Sesli bir şekilde yutkundum bu sefer o evden normal ayrılmak istiyordum malum can güvenliğim riskteydi.

🔮🔮🔮

- Kütüphane de ne yapıyoruz ? Ve neden gizleniyoruz? 

Eylül
-Ses çıkarma Lu Han'la burda bir anıları varmış hatırlatmaya çalışıyoruz .

Jimin ise okumuş gibi yaptığı  kitabı aşağı indirdi. Tek kaşını kaldırıp Eylül'e sorusunu yöneltti .

- Neden bizde geldik ?

Işte bu mantıklıydı önce Danbi ' gilin evine gitmiş ve bu anıyı yaşatmak için buralara kadar gelmiştik . Tamam mantıklı olabilirdi ama bu planı Iseul da biliyordu burda   biz olduğumuzu  bildikleri halde yokmuşuz gibi yapıyorlar bizde saklanıyorduk.  İŞSİZLİK !

Eylül
-Sus başlıyorlar .

Uzakta olduğumuz için Lu Han'ın ne dediğini duymamıştık.

Isuel kafasını sallayıp kitaba baktı bir kaç şey konuşup yanımıza geldiler .

- Noldu ?

Lu Han
-Isuel o günkü cevapları vermedi !

Isuel
- Niye hemen saldırıyım sen kitabın ismini söyledin yanlış bir şey yapmadın ki !

Tae
- Biz Danbi'yle geldiğimizde kitapları her tarafa fırlatıyordun.

Isuel
- Salak mıyım ben ? Neden bir şey yokken boş yere saldırmışım? 

Jimin güldü .
-Çünkü o zaman başka bir şey sanıyordun. 

Ah evet şu gülmelere doyamadığım komiklikti Jimin ve Iseul'un sevgili numarası yapması sahi burdaki herkes gerçek nedeni bilmiyordu .

Herkes anlamaz bakışlar atınca Jimin açıklama gereği duydu ve açıklamaya başladı .

Jimin
- O gün Eylül ile Lu Han'ı sevgili sanıyordun kütüphaneden çıkınca da benle karşılaşmıştın bende Eylül'den hoşlandığım için kıskanmıştım hatta o gün içmiştik... Sonra da sevgili numarası yaptık .

Isuel duraksadı sesli bir şekilde yutkunup Lu Han'a baktı .
- Yani ben seni seviyordum !

Lu Han
- Evet!

Tae
- Hayır !

Ikisi aynı anda söyleyince birbirlerine sinirle baktılar ...

💕

Kaza/JJKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin