Çünkü ben yalnızım.

rüya

Selma ablayla dertleşmek iyi gelmişti. Tüm bu zorluklara rağmen hayatın bir şekilde devam ettiği gerçekti. Geçmişimden sıyrılmanın gerekli olduğunu düşündüm. Biriktirdiğim paraları yanıma alarak alışverişe çıktım.

Bir sürü güzel kıyafet takı aksesuar yakkabı çanta varken ben tüm vaktimi iki üç çift kıyafetle geçirmiştim. Bir zamanlar bana gereksiz geliyodu. Aslında hala gereksi geliyor. Bana iyi geleceğini düşünerek önce vitrinlere baktım. Beğendiğim birkaç parça kıyafeti hiç düşünmeden aldım. Güzel bir çift ayakkabı ve spor bi çanta. Yeterliydi. Zaten paramda bitmişti. Nihayetinde ben 16 yaşında bir kızdım. TABİKİ BU ALIŞVERİŞ BANA MUTLULUK VERMİŞTİ.

Yarını düşünüyordum. Buluşmayı. Acaba Alper gelecek miydi? Ne diyorum ben bundan banane.  Açıkçası grubun ezik kızı olmaktan sıkılmıştım. Aynada kendimi inceledim. Çok mu çirkindim. Gözlerim balık gibiydi. patlak. ıyy

Ama ne çirkin kızlar vardı biraz makyaj biraz bakımla güzel hale gelebiliyolardı. Bazıları ne yaparsa yapsın çirkin ama neysehh. İnsanın içi güzel olacak diye avuttum kendimi. İçiminde güzel bir yanı yoktu ya..

Aldığım kıyafetleri üzerimde tek tek denedim. Kombin yapmaya çalıştım. En son siyah dar bi gömlek ve gri dar eskitilmiş bir pantolonda karar kıldım. Hava soğumaya başlamıştı. Bu yüzden açık ayakkabı giyemeyeceğimi düşünerek yeni ayakkabılarımdan vazgeçtim. Kısa siyah konverslerim idealdi. Büyük çe çantamı koluma aldım. Ah hiç fena olmamıştı. Ama çok renksizdi.

Bu sırada gözlerim annemin gümüş zincirine gitti. Boynuma doladım. İğreniyordum bu kolyeden elimde değil. İçim burkuluyordu midem kalkıyodu. Ama kalmasına karar verdim. Bu sırada zil çaldı kıyafetlerimle birlikte aşağı indim gelen Esraydı.

-"Ooooo bu ne güzellik hanımefendi." dedi hafif kinayeli bir sesle, şakaya vurarak:

-"Hep sen mi güzel olucaksın?" dedim. İçeri girerken,

-"Yarın için mi bunlar. Yeni mi aldın? Güzelmiş."

-"Sağol.  Sen ne giyeceksin?"

-"Etek giyicem ben."

-"Yine mi!"

-"Hıı" dedi kıkırdayarak. Akıllanmaz bu kız. Bir süre böyle sohbet ettik. Daha sonra Esra evine geçti. Yatmak için hazırlanıyordum ama uyuyamadım. Gözlerimi gizli bir el açıyordu sanki. Yatakta dönmeye başladım. İki saat kadar oyalandım sanıyorum daha sonra aklımdaki seslerle uykuya daldım.

Bir rüya. Çok garipti..

Uzaktan Esra'yı gördüm. Tek başınaydı. Sokak bomboştu. Sessiz sakin yürüyordu işte. Birden karşısına Gökhan çıktı. Hayret gülmüyordu Esra. Bir şeyler konuştular. Yavaşça yanlarına ilerledim. Esra bana baktı. Mavi gözleri yoktu simsiyahtı.  Üzerime geldi. Geri geri kaçıyordum. Bu sırada sırtımda bir el hissettim. Gökhan arkama nasıl geçmişti? Hain bir gülümseme ve gözbebekleri yok oldu..

Dişlerimi okadar sıkmıştım ki çenem ağrımıştı. Bu neydi böyle. Ne anlama geliyodu. Daha sonra  şeytanın bir aldatmacası olduğunu düşünerek kendimi avutmaya çalıştım. Ama yinede serseme dönmüştüm..