Gözümü açtığımda yol kenarında uzanmış vaziyetteydim.On beş dakika felan olmuştu sanırım.Uyandığımda düşmeden kaynaklı kolumda bir ağrı vardı.Hemen bulunduğum alandan uzaklaştım.Mahir'in vermiş olduğu adrese doğru gittim.Sakallarım da uzamıştı.Kapıyı açan kişiye beni Mahir'in gönderdiğini ve adımın Yavuz olduğunu söyledim.İçeri girdikten sonra beklemeye başladım.Karşımdaki adam birileriyle konuşuyordu.Sanırım ameliyat için birşeyler ayarlamaya çalışıyordu.Konuşması bittikten sonra bana bakarak
"Gidiyoruz evlat kendinle vedalaş.Yarın bambaşka bir kimlikle bambaşka bir hayatın olacak..."
"İsmin nedir dayı senin?"
"Herkes bana Halo dayı der sende bana öyle diyebilirsin evlat."
Bu isim hoşuma gitmişti.
"Tamam dayı"
Dedikten sonra siyah pick up bir araca bindik.Yola çıkmıştık.Şehir dışında özel bir hastaneye giriş yaptık.Doktorlar gerekli kontrolleri yaptıktan sonra ameliyat saatini beklemeye başladım.Vakit çabuk geçiyordu.Hastane odasında herhangi bir kaydım yoktu.Yapılacak ameliyat gizli olacaktı.Gece saat 12 ye geldiğinde ameliyata doğru yol almaya başladım.Ertesi güne yani ameliyattan sonra yeni bir hayat yeni bir yüz olacaktı.Ameliyata girdikten sonra narkozu aldıktan sonraki kısımları hatırlamıyordu.Gözlerimi açtığımda yüzüm sargılıydı.Karşımda Halo dayı bulunuyordu.
"Geçmiş olsun evlat.Merak etme ameliyatın güzel geçti.Konuşmaya çalışma ses tellerinde değişti."
Halo Dayı'ya göz işaretimle anladım anlamında gözlerimi kapatım açtım.Yüzüm,sesim herşeyim değişti.Peki ya kalbim,suçsuz yere geçen yıllarım,ömrüm kaybettiğim hayatımı nasıl kazanacaktım.Kafamda çeşitli düşüncelerle yatağımdan dışarıya doğru bakmaya başladım. Halo dayı bana bakarak
"İki ay içerisinde tamamıyla iyileşeceksin evlat.İki ay sonra seninle ege tarafına gideceğiz.Bundan sonraki hayatını orada geçireceksin.Ne işle meşgul olacağın tamamıyla sana kalmış evlat.Küllerinden yeni bir hayat kuracaksın.Senin yeni hayatınla ilgili bütün bilgiler ve yeni kimliğin dosyadadır.Banka hesabında 500 bin dolar mevcuttur.Haberin olsun."
İki ay su gibi gelip geçmişti. Dosyadaki ayrıntıları bu süre içerisinde tamamıyla öğrendim.
Günler,ayları aylar yılları kovaladı.Aradan üç sene geçmişti.Mahir hapisden çıkmıştı.Eski antika arabasıyla Elif ile birlikte Bodrum'a doğru yola çıktı. Elif'e Yavuz'dan bahsetmemişti.Elif kardeşi olmasa da kardeşi kadar çok seviyordu.Yavuz'u ne kadar çok sevdiğini de biliyordu. Elif Yavuz'un hapishane de çıkan olayda öldüğünü düşünüyordu. Ondan sonra çok sıkıntılar çekmişti.Bu tatilin de ona iyi geleceğini ona büyük bir süpriz olacağını düşündü.Bodrum Gümüşlük'e gittikten sonra orada bulunan Özgürlük Oteli'nin önünde durdu.Resepsiyon'a otelin sahibi Yağız Bey ile görüşmek istediğini söyledi.Resepsiyonda ki kız telefonla Yağız beyi aradıktan sonra kendisinin Gümüşlük kıyı tarafında bir kulübe de beklediğini söyledi.Arabayla kıyı sahil tarafına gittikten sonra ileride bir kulübe ve sahilde teknesiyle uğraşan birini gördüler.
"Bakar mısın birader biz Yağız beyi arıyoruz.Onu nerde bulabiliriz."
Adam işine devam ediyordu.Arkasını dönmedi.
"Hayırdır ne yapacaksınız Yağız Beyi."
Elif söze girdi.Avukatlık mesleği nedeniyle hırçın birisiydi.
"Sanane be kardeşim biliyorsan söyle bilmiyorsan da biz başkasına soralım."
Bu sesi duyan kişi arkasını döndükten sonra
"Buyrun Yağız benim."
Mahir direkt arkasını dönen kişiye sarıldı.Yağız da hemen Mahir'e sarıldı.
"Hoşgeldin kardeşim..."
"Hoşbulduk."
Mahir Yağız'ın aslında Yavuz olduğunu Elif'e söyledi.Bu durum karşısında şok olan Elif.Bağırarak Yağız'a sarıldı.
"Seni çok özledim Yavuz..."
"Bende seni çok özledim.Ne zaman özlediysem yaşadığın yere gelip senin iyi olduğunu görmek bana yetiyordu.Senin için senden uzak kaldım.Hep uzaktan sevdim seni Elif."
Üç arkadaş yeniden buluşmuştu.Bundan dolayı üçü de çok mutluydu.Herkes 3 sene önce çıkan yangın da Yavuz'u öldü biliyordu.Yavuz elindeki belgeler ile Ercüment'i koltuğundan etmişti ve hapishaneye gönderdi.Ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı.Ali Osman 1 sene önce çıkmıştı cezaevinde memleketine köyüne döndü.Yavuz'un üzerine kalan suçta gerçek suçluların hepsi cezaevlerine gönderildi.Bakanlıkta bulunan müsteşar açığa alındı ve cezaevine gönderildi.Yavuz şimdiki hayatında daha mutluydu. Mustafa'yı uzaktan takip ettiriyordu. Mustafa'nın çevresindeki çoğu insanı Yavuz daha sonra seçti. Bu kulübeden sevdiği bütün insanları korumak için elinden geleni yaptı. O bundan sonra Mustafa'nın Yağız amcasıydı.Bir Bodrum tatilinde tanımışlardı.
Sahil de duran teknenin adı da "Esaret'ti".Tekne de bulunan Esaret ismi Yavuz'un hayatını Y harfi ismini E harfi hayatının kadını olan Elif'i M harfi ise evladı Mustafa'yı temsil ediyordu.Mutluluk gelmişti hayatlarına ama bu mutluluk çok şey alıp götürmüştü.Elif ile Yağız sade bir törenle evlendiler.Bundan sonraki hayatlarını bu sakin ufak kasaba da geçirdiler.Yazları arada Mustafa ziyaretlerine geliyordu.Mahir görevine iade olmuştu.Yıllar öncesinde komploya kurban giden Mahir görevine geri dönüp iadeyi itibar gerçekleşti.
Gerçekler er ya da geç ortaya çıkar.
