Elif gittikten sonra uzun süre dışarıyı ve gökyüzünü izledim.Onunla konuşmak bana iyi gelmişti.Sonrasında doktor son kez kontrol ettikten sonra taburcu olabileceğimi söyledi.Askerler gerekli hastaneden çıkış işlemlerini yaptıktan sonra hastaneden çıktık.Çıkarken ellerime takılan kelepçe ile tekrardan yıllar öncesinde yaşamış olduğum duyguları tekrardan hissettim.Araca bindirildikten sonra cezaevine doğru yola çıktık.Cezaevi kapısına geldiğimde son kez dışarıya baktım.Burada geçirdiğim uzun yıllar içinde özgürlüğün ne kadar kıymetli birşey olduğunu anlamıştım.Gerekli kontroller yapıldıktan sonra koğuşa yerleştirme işlemlerim yapıldı.Koğuşa girdiğimde Mahir,Mehmet ve Bekir hemen yanıma geldiler.Kütüphaneye doğru geçip orada daha rahat konuşabileceğimizi söyledim.Beni görmeleri yüzlerinde ufakta olsa bir tebessüm oluşturmuştu.İnsan bu esaret hayatında ufak şeylerle de mutlu olmayı öğreniyordu.Mahir Mehmet Bekir ile beraber bir taraftan konuyla alakalı konuşuyorduk.Bekir'in güzel çayının yanında sigaralarımızı içmeye de devam ediyorduk.Mehmet'e baktıkça özgürlüğümü görüyordum.O benim en büyük delilimdi.
Özgürlüğüme bir adım kalmıştı.Saniyeler dakikaları dakikalar saatleri,saatler günleri kovalıyorduk.Bu zaman zarfında Ercüment'in hesaplarını da tutmaya devam ediyordum.Mahkeme'nin olacağı gece heyecandan zor uyumuştum.Sabah büyük bir çığlık sesiyle uyanmıştım.Herkes lavabonun olduğu tarafa doğru koşmuştu.Görünen manzara karşısında şok olmuştuk.Koğuştan birisi intihar etmişti.Gözlerim Mehmet'i arıyordu.Ama nedense Mehmet yoktu.Kalabalıktan kendimi sıyırdıktan sonra gördüğüm manzara karşısında donum kalmıştım.Bileklerini kesilmiş halde ve yanında bir not vardı.Kanlar kağıdın belli bir kısmını kapatmıştı.Ama yazdıkları net bir şekilde okunuyordu.Ölümümden kimse sorumlu değildir.
Yıkılmıştım.Kütüphaneye doğru gittim.Kapıyı kilitledikten sonra elime ne geliyorsa yere doğru fırlattım.Sinirimden duvarları yumrukluyordum.Sinir krizi geçirmiştim.
"Yeter artık ulan ne istiyorsunuz benden ...."
Yere doğru çöktüm.Kafamı duvara dayadıktan sonra sadece susuyordum.Elimi kanayana kadar yere doğru yumruk atıyordum.Tek bir kelime bile etmiyordum.Sanırım şoka girmiştim.Özgürlüğüme bir adım kala herşey bitmişti.Mehmet'in ölümü ve mahkemede bana yardım edecek olan tek kişinin öldüğüne mi şaşırdım kaldım.
Mahir kapıyı kırdıktan sonra beni zorla revire götürdüğünde revire gidene kadar yerlere elimden damlayan kanlar eşlik etmişti.Revirdekiler halimi gördüklerinden hemen müdahale ettiler. Sakinleştirici vurdular.Sakinleştiricinin etkisiyle gözlerim kapanmaya başlamıştı...Sonrasını hatırlamıyorum.