Kendimle Savaş

42 4 0
                                    

Mehmet yanımdan gittikten sonra kalan vaktimi kütüphanede geçirdim.Kendimle savaşım başlamıştı.Nefesim daralıyor aynı zamanda baş ağrısı oluşmuştu.Bu son zamanlarda yaşadıklarım bedenimi yormuştu.Belli bir süre sonra kalktıktan sonra başımın döndüğünü hissettim.Sonrasını hatırlamıyorum.Gözlerimi açtığımda başımda doktorlar vardı.Elim kelepçe ile hastane yatağına bağlıydı.Başım da cezaevi askerleri ve doktorlar birşeyler konuşuyordu.Bilincim yeni yerine geldiği için ilk başta konuştuklarını duyamamıştım.

Ne kadar süre geçtiğini hatırlamıyorum.Hemen kalkmak istediğim de doktorların uyarılarıyla karşılaştım.

"Acele etme delikanlı dinlenmen lazım."

Doktor'un bu iyimser tavrı ilgisi beni şaşırtmıştı.Doktorlar ve askerler çıktıktan sonra odada yalnız kalmıştım.Buraya geleli ne kadar olmuştu bilmiyordum.Bütün bunları düşünürken içeriye askerlerden birisi girdikten sonra benimle birisinin görüşmek istediğini söyledi.Aklıma da kimse gelmiyordu.Kapı açıldıktan sonra içeri giren kişiyi gördükten sonra şaşkınlık içerisindeydim.Kapıyı açan askere rica edip dışarı çıkmadan biraz oda içerisinde dolaşmak için kelepçemi çıkarmasını rica ettim.Asker de beni tanıdığı için kırmadı kelepçemi açtı.

O girdikten sonra yatağımdan doğrulmaya çalıştım.Gelen kişi Avukat Elif'ti.Yatağın yanında bulunan boş koltuğu gösterdikten sonra,o masmavi gözlere bakaraktan

"Merhaba Elif Hanım Hoş geldiniz"

"Merhaba Yavuz Bey,Geçmiş olsun.İyi misiniz?" 

O gözlere bakıp ta iyi olmamak mümkün mü? Dalıp gitmiştim.Öksürük sesiyle kendime geldikten sonra zaman içerisinde kendimi toparladım.

"İyiyim.Son zamanlarda yaşadıklarım bedenimi yorgun bırakmış.Bu nedenle rahatsızlandım.Çok uzun süreden beri burada olduğumu zannetmiyorum."

Elif hanım tebessüm ederek,

"Eminim ki öyledir."

Bu tebessüm birşeyleri yanlış söylediğimin farkına varmamı sağladı.

"Size tebessüm ettiren olayı söyler misiniz?"

"Siz yaklaşık 2 haftadır buradasınız.Ben abimden öğrendim hastanede olduğunuzu kendisi de sizi merak etmiş selam söyledi."

Bu duruma şaşırmıştım.Bunu karşı tarafa bildirmemek adına biraz ciddiyetimi arttırdıktan sonra,

"Aleyküm Selam ,Mehmet ile durumu konuştum.Bana yardım edecek.Siz hiç insanın kendisiyle olan savaşını bilir misiniz Elif Hanım?"

Bu durum soruya şaşırmıştı.Yavuz hiç de mahkum birisi gibi davranmıyordu.Aksine dışarı da ki çoğu insandan daha medeniydi.Bu durum Elif'i şaşırtmıştı.

"Bunu siz yaşadığınızdan sizden dinlemek isterim."

"Mehmet ile konuşurken aklım ile kalbim arasında kaldım.Aklım Mehmet'in korkaklığından dolayı onu cezalandırmam gerektiğini söylüyordu.Kalbim ise onun benim karşımdaki çaresiz duruşu karşısında affetmem gerektiğini söylüyordu.Resmen kendimle savaştım.Bu durum bedenimi çok yormuştu.Belli bir zaman geçtikten sonrasını hatırlamıyorum.Sonrası malum buradayım...."

Elif bunları dinledikten sonra aşağıdaki cümleleri kurdu

"Biliyorum belki sizi anlayamam ,neler yaşadığınızı bilemem fakat bunca yapılan kötülüklere ve işkencelere rağmen dışarıdaki çoğu insandan daha iyisiniz.Geçmişte çok acılar,işkenceler çekmişsiniz ama ben sizi bu esaret hayatından kurtaracağım.Özgürlüğünüze kavuşacaksınız.Ben davayı açtım.Gerekli belgeleri en kısa zamanda bana ulaştırmanız gerekmektedir.En kısa zamanda sizi güzel bir hayat bekliyor bundan eminim. "

Bunları dinledikten sonra içimde bir burukluk oluştu.Yataktan kalktıktan sonra moral bozukluğu içinde pencereden dışarıya doğru bakmaya başladım.Dışarıyı izlemek bana huzur veriyordu.Elif'in gözlerine bakınca kendimi kaybediyordum.

"Umarım yanlış bir şey söylemedim."

"Yok söylemediniz.Sadece dışarıdaki hayattan bahsedince eski eşim ve oğlum aklıma geldi.Acaba ne yapıyorlardı.Ben hapishaneye girdikten sonra sadece bir kere gördüm.Ondan sonrasında eşimi boşanma davasında gördüm.Oğlumu uzun süredir görmüyorum.Kendisi koca kesin koca delikanlı olmuştur."

Bu durumdan dolayı Elif hanım biraz rahatsızlık hissetmişti.

"Kusura bakmayın ben bilmiyordum.Sizi üzmek istememiştim."

Elif'in masmavi gözlerine bakmak biraz olsun içimi rahatlatıyordu.

"Sorun değil.Bana yardım ettiğiniz için teşekkür ederim."

Az önceki gergin ortam yerini yumuşak bir ortama bırakmıştı.

"Ben sizin esaret hayatınızdan dolayı kaybettiğiniz hayatınızı geri kazanacağınızı düşünüyorum.Bu konuda elimden gelen yardımı yapacağım."

Elif'in yanımdan ayrılmasını hiç istemiyordum.Onun konuşmaları bana huzur veriyordu.Masmavi gözlerine bakarak aşağıdaki cümleler döküldü ağzımdan.

"Hayat inanmak ve mücadele etmektir."





EsaretHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin