Bölüm 6

302 22 10
                                    

Mira'dan;

Kızların sesini duyduktan sonra bütün moralim alt üst olmuştu ne yapacağımı bilmiyordum. Hızlı bir şekilde Demir'i arayıp bütün olayları anlatmam gerektiğini anlamıştım. Elime telefonu aldığım gibi hızlıca Demir'i arayıp telefonu açmasını bekliyordum. Sonunda telefon açılmıştı. Uykulu bir ses tonu ile

 '' efendim güzelim'' sakin bir şekilde 

'' çocuklardan uzaklaş sana anlatmam gereken bir şey var'' bir kaç saniye sessizlik olduğunda

 '' evet dinliyorum'' inşallah bir şey olmaz deyip anlatmaya başladım

'' Kızlar sizden çıkıp eve gittiklerinde Eylül'ü bilinmeyen numara arıyor ve saçma sapan şeyler söylüyor. Tabi Eylül panik oluyor ve eve gittikleri gibi perdeleri falan kapatıyorlar. Odasına çıkıp Can ile olan fotoğraflarına baktığında odada bulamayınca çıldırmış. Can'ın aldığı kıyafetlerine baktığında dolabında yok olduğunu görüyor. İşler daha kötü yola gittiğini düşünüyorum. Ya bizim çocuklara çaktırmadan bizim eve uğrar mısın kızları merak ediyorum ? '' durmadan anlattığım için ağzım kurumuştu. Çalışma masamın üzerinde duran pet şişenin ağzını açıp hızlı bir şekilde içmeye başlamıştım. Hem suyumu içiyordum hemde Demir'in konuşmasını dinliyordum.

 '' Tamam ben şimdi kızların yanına giderim sen kendine çok dikkat et ve bunu bana söylediğin için teşekkür ederim. Bir şey olursa kesinlikle söyle tamam mı? Yarın beni ara havaalanın dan da alırım seni? '' eğer söylemeseydim bu konu daha çok uzasaydı erkekler bizim üzerimize gelip ' neden bize söylemediniz' tavırlarını alıp kafamızı şişirecekleri için söylemiştim. Hem Demir'in kızları koruyacağını söylemiştim. Can öğrendiğinde çok üzülücekti. Kıyamam ben ona ya canım eniştem diye içimden düşünüyordum.

 '' Tamam canım ben şuan ödevle ilgileniyorum eğer bir şey olursa saat kaç olursa olsun beni aramanı istiyorum. Yarın arabayla gelirim şuan durumlar net değil. Dikkatli ol seni seviyorum'' daha yazmam gereken 15 sayfa vardı. 

'' Bende seni seviyorum'' dediği gibi telefonları kapatıp ödevime odaklanmıştım.

Demir'den;

Telefonu kapattığım gibi içeriye geçip

 '' gençler ben bir sahile gidicem kafa dağıtmam lazım '' dediğimde herkes bana değişik gözle baktığında 

'' ciddi bir şey yok sadece kafa dağıtmak istiyorum'' Can ayağa kalkıp

 '' gelelim mi bizde kardeşim? '' ya cidden bu çocuk konuyu öğrendiğinde yıkılacağını çok iyi biliyordum. Ama belli etmemeye çalışıyordum

'' gerek yok geç gelirim beni beklemeyin siz anahtar aldım ben'' dediğim gibi vestiyerin üstünde duran arabanın anahtarını aldığım gibi kapıyı çekip çıkmıştım. Hızlıca arabayı çalıştırıp kızların evine doğru sürmüştüm. 3-4 dakika içerisinde evin önünde olduğumda hızlıca arabada indiğim gibi kapı ziline bastığımda kimse açmamıştı. Hızlıca Hira'yı arayıp tekrar zile basmıştım. Kapı açılmıyordu Hira sonunda telefonu açtığında

 '' Hira bu saatte rahatsız ediyorum kusura bakma ama kapıyı açar mısın? '' telefonu suratıma kapattığı gibi kapı hızlıca açılmıştı. İçeriye girdiğimde Hira'nın uykusunu böldüğümü anlamıştım. Saçı başı dağınık bir haldeydi. Aslında fotoğrafını çekip Kıvanç'a göndermem gerekiyordu ama şuan zamanı değildi. 

'' Diğer kızlar uyuyor mu ? '' kafasını sallamakla yetinmişti. Oturma odasına geçip kanepeye oturduğunda bacaklarını göğüsüne kadar çekip kafasını dizlerinin üzerine koyduğunda bir sorun olduğu belli oluyordu.

Hayaller 2: ÜniversiteHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin