Bölüm 19

208 17 24
                                    

Hira;

Fotoğraf çekilmemiz bittikten sonra tekrardan yola koyulduk. Valla artık sıkıldım yolculuktan, en sonunda dayanamayıp

 "lan daha varmadık mı Çanakkale'ye ne bitmez yermiş" dediğimde Mira hemen konuşmaya başladı

 "kızım 4 saatlik yol daha 1 saat oldu uzun yolculuk olacak en iyisi oyalanacak bir şeyler yapın ama araba mı pisletme den valla hepinize yalatırım bu arabayı" ay daha 2.5 saat vardı benim o saati geçirmem için uyumam gerekiyordu ama uyuyamam çünkü uykum yok. Napsam diye düşünürken bari telefonumdan fotoğraflara falan bakayım kötü olanları sileyim instagrama atacaklarıma falan bakarım. Böylelikle 1 saat veya yarım saatimi böylelikle tamamlarım.

1 SAAT SONRA

Eylül;

Ay valla şiştim bu nasıl bir yol arkadaş git git bitmiyor. Arabanın içine baktığımda Hira uyuyordu Deniz arabayı kullanıyordu Mira ise yolu izliyordu. Çok sessiz bu ne ya en sonunda dayanamayıp 

"ay valla yeter şiştim konuşun be" dediğimde Mira hemen arkasını dönüp ilk başta Hira'ya baktı ardından da bana

 "bana bak Hira'yı zar zor susturduk şimdide sen başlama git uyu veya dergilere bak 2.5 saatlik bir yol kaldı hem eğer böyle devam edersek 1.5 saate varırız ama sessiz ol" dediğinde

 "tamam" demiştim. Ama hala daha yapacak bir şey bulamadım en iyisi Hira gibi uyumak.

1.5 SAAT SONRA

Mira;

Sonunda Çanakkale'ye gelmiştik sadece yarım saatlik bir yolumuz kalmıştı bide otele gitmek vardı o kadar. Hemen arkaya dönüp baktığımda kızlar uyuyordu önüme dönüp Deniz'e baktım sanki bir şey düşünüyor gibiydi

 "ne düşünüyorsun böyle"

 "bir şey değil ya sadece o kadar senede nasıl değiştik bak sana daha lisede ne hayallerimiz vardı şimdi hepsi gerçek oluyor lise 2'de ayrı eve çıkmak istedik ve lise 3'de çıktık sonra tatile gitmek istedik hep birlikte ve şuanda gidiyoruz o kadar çok şey değişti ki özellikle ben" dediğinde. Ona hak veriyordum hepsini demiştik ve şuanda yaşıyorduk 

"haklısın be Deniz nereden nereye hatırlarsan lise 2'de çok derdik üniversite'ye geçersek birbirimizi unuturuz diye ama sonuç hala daha beraberiz"

 "haklısın be ne günlerdi şuanda bana sorsalar dönmek ister misin diye valla dönerdim" biz böyle konuşurken

 "lan ne konuştunuz be bir susun" Hira'nın sesiyle arkaya döndüm ve 

"lan uyumuyor muydun sen" 

"yok lan yeni uyandım da eğer bana daha 1 saatlik yol var derseniz sizi gebertirim" dediğimde. Gülmeye başladık 

"yok be Çanakkale'ye geldik şimdi otele gidiyoruz bir 15 dakika ya varırız" dediğimde

 "oh be sonunda neyse ben Eylül'ü uyandırayım" demesiyle Eylül'e döndü bende telefonumu çıkartıp videolarını çekmeye başladım. Hira ne yaptığımı anladı ve uyandırmaya başladı

 "Eylül lan kalk kalk Can elden gidiyor kızın biri almış götürüyor" demesiyle Eylül resmen gözlerini aça bildiği kadar açmıştı

 "nerede o şıllık nerede o yelloz he" diye uyandığında gülmeye başladık.

Can;

Hala daha şirketteydik kesin gece burada uyurduk. Bizim çocuklara dönüp

 "oğlum bu ne lan böyle baban kaç yıllık işi biriktirdi" dediğimde Demir kafasını dosyalardan kaldırıp bana baktı

Hayaller 2: ÜniversiteHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin