Hayaller 2: Üniversite

Bölüm 50

Hira'dan;

İçimden birazdan kıyamet kopacağını söylüyordu. Batı'nın kulağına yakınlaşıp

''şimdi kuzen yavaş bir şekilde beni yere bırak ve diğer çocukları alıp buradan koşarak gidin aksi takdirde kavga çıkabilir '' Kafasını salladığı gibi beni sırtından indirdiğinde bana bakıp

'' Gidiyoruz biz bir şey olursa ara tamam mı ? '' kafa sallamakla yetinmiştim. Onlar gittiğinde Kıvanç yanıma gelip

'' Ne demek oluyor bu ? '' Aha vallahi de billahi de sıçtım. Akın bir anda yanımıza gelip

'' Hira benlik bişey var mı ? '' Mira Akın'nın kolundan tutup

'' Güzel hakemlik yaptın '' ikisi de ellerini yumruk yapıp tokuşturduklarında çok tatlı görünmüşlerdi. Demir ise arabaların orada ne olup ne bittiğini anlamaya çalışıyordu.

'' Akın yorduk seni de kusura bakma ama güzel bir gündü '' dediğimde Akında kabul etmişti.

'' Ne demek ya bende eğlendim tabii kazanan takımı.... '' lafını Demir bölmüşüt.

'' Ne saçmalıyorsunuz siz ya Akın lütfen burayı terk eder misin ? '' Akın hiçbir şey söylemeden bahçeden ayrılırken Mira'da onun peşinden gideceği zaman kolundan tutup

'' İyi niyetle gideceğini biliyorum ama bırak Akın bu seferlik tek gitsin eğer sende gidersen Demir suratına hiç bakmaz bunu biliyorsun değil mi ? '' Mira suratıma mal mal bakmaya devam ediyordu.

'' Kolumu bırak Hira '' kolunu daha sıkı tutmaya başladım. Akın gözden kaybolduğunda kolunu bıraktığımda bahçede çimlerin üzerine oturmuştu. 

Eylül Can Özkan ve Deniz birlikte konuşuyorlardı. Demir ise Mira'ya bakmakla kalmıştı. Kıvanç ise tek kaşını kaldırmış bana baktığında

'' Hiç bana öyle bakma sadece oyun oynadık. '' Ses tonumu biraz daha yükseltip

'' İşte sizin evinizde kızları görünce bizde böyle hissettik. Anladınız mı beni ? nasıl hissettiniz kötü mü ? Biz beter olduk be buradaki insanlar bizim çocukluk arkadaşımızdı. Ama sizin evinizdeki kızlar ise...'' Lafımı Mira bölmüştü

'' Sevgilinizdi '' diye bitirmişti. Demir Mira'ya yakınlaşıp sarıldığında bizimkiler şok olmuştu. Mira ise şokun etkisiyle ne yapacağını bilememişti.

 Bana baktığında kısık bir ses tonuyla ' sarıl ' demiştim. İkisi de birbirine sıkı sıkı sarılmıştı. Oh be yemin ederim barıştıkları için çok mutluydum. Üzerimden büyük bir yük kalkmıştı. 

1 Saat sonra

Erkeklerle birlikte eve geçmiş oturuyorduk. Deniz mutfakta limonata yapmaya çalışıyordu. Can ile Eylül telefondan bir şey yapıyorlardı.Kıvanç ise kafasını omzuma koyup kısa bir kestirme yapıyordu. Demir ile Mira heyecanlı bir şekilde konuşuyorlardı. Saat ise 3.56 idi. Deniz limonatayı getirirken Özkan'da bardakları getiriyordu. Kıvanç'In kafasını ittirip

'' Kalk bakalım Deniz hanımın yaptığı içeceği içelim '' bardaklara koydukları gibi insanların suratlarına bön bön bakıyorlardı. Bardağı elime alıp içtiğimde tadını beğenmiştim. Cidden çok güzeldi.

'' Vay be güzel olmuş he beğendim. '' Mira konuşmaya başladığında ''

"Vallahi Hira ben şunu fark ettim Deniz yemek konusunda kötü olabilir ama içecek konusunda iyi olduğunu şimdi anladım'' Deniz gözlerini kısmış bize bakarken ölümcül bakışlarını atıyordu.

'' Haa bu arada Eylül hiçbir konuda iyi değil. Can enişte Allah için buna bir şeyler öğret ya '' Mira söylediğinde kıkır kıkır gülmüştüm. Eylül Mira'ya yastık fırlatmıştı. Kıvanç devreye girip