Hira;
"Lan yavaş yavaş saç lan bu boru değil düzgün davran" dememle suratıma vurmuştu. Allah'ım yarabbim sana geliyorum. Tabi siz şimdi anlamadınız ben kime bu kadar saydırıyorum hatırlarsanız bir davet vardı hemde holdingde bizde şuanda ona hazırlık yapıyorduk. Ama gel gör ki şu saçımı yapan kuaför beni bitirmişti hayır anlamıyorum ki daha saat var neyin telaşı bu sanırsın düğüne geç kaldık. En sonunda dayanamayıp
"lan yeter vallaha yeter be saç kalmadı be saç yeminle senin o saçlarını kazırım kendime saç yaparım" dediğimde gözlerini kısarak konuşmaya başladı
"kız bana bak benimle düzgün konuş valla senin saçını başını yolarım he" demesiyle. Hemen ayağa kalktım ve
"bana bak Memoş musun top musun her ne boksan benim sinirlerimi bozma asıl sen benim elimde kalırsın he" dediğimde. Tam bana laf söyleyecekken Mira hemen araya girerek konuşmaya başladı
"tamam be Hira otur yerine Memoş sende yap saçını bak sen bu deli kıza normalde böyle değildir bu bilirsin" dediğinde
"bilirim kız bilirim erkek fatma bu resmen şuna bak az bir şey anan çekseydin ne vardı he onun gibi hanım hanımcık olurdu ama gel gör ki erkek fatma oldun kız hadi ananı geçtim şu Mira'ya bile çeksen yeterdi" dedikten sonra. Etrafına bakındı ve Deniz'i gördü tekrardan konuşmaya başladı
"kız Deniz'cim hayatım benim seni asla unutmam kız buda hanım hanımcık bir kız buna da çeksen yeter ama şu Eylül cadısına çekme buda aynı senin gibi" dediğinde Eylül hemen ona dönüp pis bir bakış atıp
"bana bak valla gebertirim seni" dediğinde Mira tekrardan konuşmaya başladı
"lan tamam tamam hadi herkes yerine hadi canım hadi bir tanem" dedikten sonra tekrardan yerlerimize oturduk.
2 SAAT SONRA
Mira;
Şuanda evin salonunda oturmuş hazır bir şekilde haber bekliyorduk. Tabi erkekler ve Memoş bide onun yardımcıları da buradaydı. En sonunda Hira dayanamayıp
"valla yeter şiştim ben be daha çok var akşama gelin biz bozalım bu saçları sonra rahat bir şeyler giyinelim" dediğinde Memoş oturduğu yerden ayağa fırlayıp
"olmaz kız erkek fatma ben o saç için çok uğraştım ayrıca gözümden kaçmadı Eylül cadısı da bozdu bozacak" dediğinde Eylül ve Hira ayağa kalkıp Memoş'un üzerine yürümeye başladılar ilk başta Hira konuşmaya balladı
"bana bak Memoş musun top musun iki de bir bana erkek fatma diyip duruyorsun benim sinirlerimi bozma yeminle sana burada kafayı gömerim" dediğinde. Biz Deniz'le gülmeye başladık ama erkekler daha olayı anlamamışlardı. En sonunda Eylül konuşmaya başladı
"lan bana da sürekli cadı diyorsun ne cadılığımı gördün be" dediğinde Memoş hemen konuşmaya başladı
"sen sus cadı unutmadım yaptıklarını ortaokuldayken sizi okul çıkışından almaya geldim sapık var diye bağırdın beni hapse attırdın bu erkek fatmanın anası gelmeseydi içer de kalıyordum" sonra da Hira'ya dönüp konuşmaya başladı
"sen ise erkek fatma lisedeyken saçını bana kestirmeye geldiğinde birisi sana laf atınca çocuğun üzerine atlayıp dövmüştün ay güzelim çocuğun suratı dağıldı senin yüzünden" dediğinde. Deniz'le biz daha çok gülmeye başladık ama erkekler hala daha anlamamıştı. En sonunda Deniz konuşmaya başladı
"çocuklar biz şimdi size anlatalım bu Memoş Hira'nın annesinin kuaförcüsü arada sırada bize gelir Hira ve Eylül'ü sevmiyor kızlarda bunu sevmiyor o yüzden böyle davranıyorlar" dediğimde. Anladıklarını belirtti onlara döndüğümüzde hala daha kavga ediyorlardı. En sonuna dayanamayıp ayağa kalktım ve aralarına girdim
"tamam bu kadar yeter he ne dersiniz yoksa birazdan Hira senin üstüne atlayacak Memoş'cum" dediğimde. Hira'ya baktık vallaha da öyleydi. Telefonum çaldığında koşarak telefonu aldım arayana baktığımda babam arıyordu. Bende fazla bekletmeden hemen açtım eğer bekletseydim kesin ağzıma ederdi
"alo efendim baba"
"kızım neredesiniz siz her yerde sizi aradık" dediğinde şaşırmıştım. Bizim akşam orada olmamız gerekiyordu
"iyi de baba bizim aksam orada olmamız gerekiyor yani sekreter bize öyle söyledi" dediğimde
"yok kızım sizin erkenden burada olmanız gerekiyor hadi neredeyseniz gelin buraya"
"tamam baba biz simdi evden çıkıyoruz" dediğimde. Hemen telefonu kapatıp bizimkilere dönüp konuşmaya başladım
"kızlar bizim şimdiden orada olmamız gerekiyormuş baba söyledi" dediğimde Hira Memoş'la uğraşmayı bırakıp hemen bana döndü ve
"lan bize Ece demedi mi tabi ya Ece'nin en yakın arkadaşı Eda ne bekliyorduk ki neyse şimdi gidelim de ben yapacaklarımı biliyorum" dedikten sonra hep birlikte evden çıktık Deniz'in konuşmasıyla olduğumuz yerde durduk
"yalnız erkekler siz nereye gidiyorsunuz" dediğinde Can hemen konuşmaya başladı
"sence nereye gidebiliriz yenge uzaya gidecek halimiz yok ya sizinle geliyoruz" dediğinde Deniz hemen Can'ı alkışlamaya başladı sonra da
"bravo Can bravo yani senin beynin kimsede yoktur oğlum siz iyi misiniz he babamlar bizi bir arada görsün sonra ne olsun biz daha çok çalışalım iş yerinde dimi olmaz siz kendi arabanızla biz kendi arabamızla ama ilk önden siz hadi canım hadi" dedikten. Sonra erkekler arabalarına binip gittiler bizde daha fazla beklemeden arabalara binip gittik.
Deniz;
Partinin yapılacağı yere geldiğimizde bir sürü magazinci vardı. Ve ben oldum olası magazincilerden nefret ederdim. Hemen kızlara dönüp
"lan bu ne sanırsın kraliyet ailesi geldi burada kaç tane magazinci var" dediğimde. Hira benim sorumu yanıtladı
"10 tane var saydım da daha demin" dediğinde. Onu alkışlamaya başladım
"ya kızım ben onu mu diyorum etraf magazinci ve ben nefret ediyorum sürekli sorular soruyorlar ve biz ne diyeceğiz" dediğinde. Mira hemen konuşmaya başladı
"yapacak bir şey yok hadi bakalım inelim arabadan ne olacak olsun sorduğu sorulara evet veya hayır diyelim sussunlar" dediğinde. Onu onaylayıp arabadan indik ve anında magazinciler etrafımıza toplandı. Bizde mecburen sordukları sorulara evet veya hayır dedik kesin aksam haberlerinde bizde oluruz. İçeri girdiğimizde babamlara baktık ve masada oturuyorlardı hemen yanlarına gittik tabi giderken de Hira'nın çenesine kaldık
"bana bakın bu kız Eda ve Ece orada oturuyor ben bunlara bir güzel laf sokarım sonra tuvalete gittiklerinde şöyle bir köşeye çekelim sonrada ağzına edelim" dediğinde. Sonunda babamların yanına gelmiştik ki Hira artık konuşmuyordu
"biz geldik" dediğimde Eda ve Ece karşılarında bizi görünce şok oldular tabi o kadar güzel beklemiyorlardı bizi ama nafile o kadar holdingin sahibinin kızıyız yani güzel olalım. Babamlarda ayağa kalkıp
"hoşgeldiniz kızlar hadi oturun bakalım ayrıca çok güzel olmuşsunuz" bunu diyen babamdı
"çok saol baba ee napıyorsunuz" dediğimde. Hira'nın babası konuşmaya başladı
"napalım Deniz kızım erkekleri bekliyoruz onlarda gelsin biz ayrı bir masaya geçicez siz burada oturursunuz" demesine kalmadan. Erkekler ve babaları gelmişti zaten babaları bizi tanıdığı için selam vermişti. Babamlar gittikten sonra erkekler yanımıza oturdular Ece'de anında konuşmaya başladı hemde Kıvanç'a bakarak
"ee Kıvanç Bey sizler napıyorsunuz sevgiliniz oldu mu" dediğinde. Erkekler Kıvanç'a biz ise Hira'ya bakıyorduk zaten kız sinirliydi bunlara bir de bu soruyu sordu
"sanan ne lan ne soruyorsun bana bak Ece bugün sinirliyim düzgün davran" dediğinde. Ece hemen konuşmaya başladı
"ya ben seninle değil onunla konuşuyorum" dediğinde. Herkes Kıvanç'a dönüp sorunun yanıtını bekliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayaller 2: Üniversite
Roman pour AdolescentsHayaller bitti artık gerçekler başlıyor. Kendi hayallerini kuran 4 kızın hikayesi üniversitede de devam ediyor. Ama bu sefer her şey çok farklı olacak