Hayaller 2: Üniversite

Bölüm 43

Deniz;

Artık hava karardığı için bizde evlere dağılmıştık. Bayağı bir eğlenceli geçmişti tabi Özkan bey'in kıskançlık huyu olmasaydı daha iyi olacaktı ama neyse. Evin kapısını açmamla Eylül'ün içeriye yığılması bir olmuştu kız zaten uykusuzdu birde bugün yoruldu kesin 1 yıl uyurdu bu salak Hira'ya dönüp

"lan şunun kolundan tutda kaldıralım bak sana durumu hiç de iyi değil" dediğimde kafasını sallamıştı. Bende kapıyı kapatıp hemen Eylül'ün diğer kolundan tuttum ve ayağı kaldırdık. Koltuğa koyduğumuz gibi uyumaya başladı

"ee bu burada uyuyor ben bir Mira'ya bakayım geldi mi diye" dediğim gibi yukarya çıktım. Mira'nın odasına girdiğimde Mira yoktu demek ki hala daha bitmedi parti.

Neyse artık geri aşağıya indiğimde Hira da koltuğa oturmuş ayaklarını ortada duran sehpaya uzatmıştı. Bende hemen kendimi onun yanına attım ve konuşmaya başladım

"Mira hala daha eve gelmedi kuzeni bırakır belki" dediğimde. Kafasını sallamıştı.

1 SAAT SONRA

Elime telefonumu alıp saate baktığımda 00:20 olduğunu gördüm iyi de bu kız fazla durmazdı. Kafamı Hira'ya çevirdiğimde uyuya kalmıştı, Eylül'e baktığımda oda uyuyordu.

Cidden şuanda merak etmiştim neyse gelir atık diyip tam televizyona dönecekken telefonum çalmıştı. Elime alıp baktığımda arayan DEMİR'di çok güzel ben şimdi ne diyeceğim sevgilin daha gelmedi mi diyeceğim. Daha fazla bekletmeden hemen telefonu açtım

"alo enişte ne oldu" dediğimde

"bir şey olmadı Deniz sadece Mira eve geldi mi? diye soracaktım telefonunu açmıyorda bende seni arayayım dedim"

"iyi düşünmüşsün enişte Mira az önce geldi yukarı da uyuyor telefonun şarjı bitmiş ama sabah uyanınca ben ona söylerim" dediğimde. Tam telefonu kapatacakken Eylül'ün uyanıp konuşmasıyla

"Deniz Mira daha gelmedi mi?" Allah senin belanı versin emi Eylül hemen telefona baktığımda kapanmıştı. İnşallah duymadı diye dualar ediyordum

"mal mısın kızım Demir telefondaydı"

"ee ne var bunda"

"ya mal çocuga Mira geldi dedim" dediğinde. Gözlerini büyüterek bana baktı. Al işte yarın Mira kesin bitti.

2 SAAT SONRA

Eylül;

Şuanda saat 02:20 ve yanımızda erkeklerde vardı. Acaba neden Demir bey hepsini toplayıp gelmiş. Beni iç dünyamdan ayıran sesle hemen o tarafa baktığımda Hira'nın telefonu çalıyordu. Hemen telefonuna bakıp kaşlarını çattı

"kim arıyor" dediğimde

"Arda arıyor" demesiyle Deniz hemen

"iyi de Arda Mira'nın yanında değil mi?" dediğinde. Bende kafamı sallamıştım tabi erkekler anlamamıştı Demir hemen

"Arda kim ve Mira'nın yanında ne işi var acaba biri açıklasın" dediğinde

"bir dakika dur bir açıklayacağız" dediğimde. Onaylamıştı ve Hira'da telefonunu açıp hoparlöre aldı

"efendim Arda"

"ya Hira kuşum bu Mira hiç iyi değil" dediğinde biz telaşlanmaya başlamıştık

"ne demek iyi değil Arda ne oluyor söylesene"

"yav kızım sence ne olabilir bu bizim Kaan var ya işte bu bira aldı tabi Mira hanımda içmeye başladı dedim ben buna fazla içme baban duyarsa sen bitersin diye"

"bana bak sakın Beren sultan duydu deme"

"daha kötüsü hira kuşum Mehmet amcam ya şimdi şöyle oldu bu salak Mira bira yı fazla kaçırdı sonrada annem aradı işte napıyorsunuz falan diye tabi benim bu salak kardeşim bira içiyoruz dedi annemde amcama söylemiş amcam Mira'yı aradı tabi bu salak kuzenimde sarhoş olduğu için telefonu açtı bir güzel konuştu babası da dedi ki yarın oradayım dedi işte böyle oldu" dediğinde. Biz şok olmuş bir şekilde dinliyorduk sonra Hira kendini tutamayıp

"iyi bok yemişsiniz Mira nerede Arda" dediğinde

"yanımda şimdi eve getiriyorum ve hatta şuanda sizin kapınızın önündeyim nolur alın şu kızı benden" demesiyle hep birlikte kapıya çıktık ve Mira gerçekten de berbat bir durumdaydı.

Hira;

Sabah gözlerimi kendi isteğimle açmak isterdim ama maalesef ki bu seferde olmadı ama bu sefer kapı sesiyle uyandım.

Hemde öyle bir kapı sesiyle uyandım ki sanki birisi kapıyı çalıyordu. Hemen yatağımdan kalktığım gibi koşarak aşağıya indim ama daha kızlar uyanmamıştı lan bu sese herkes uyanır ama bizim salaklar uyanmamıştı zaten beklerdim gece geç yattığımız için hepimiz.

Daha fazla oyalanmadan kapıyı açtığım gibi karşımda Mehmet amca ve Beren sultan duruyordu ahanda başlıyoruz

"hoş geldiniz içeriye buyrun" dediğimde ikiside içeriye geçtiler Mehmet amca etrafa bakmaya başladı kesin kontrol ediyordu Beren sultanda bana dönüp

"Hira kızım Mira uyandı mı" dediğinde

"yok Beren sultan o uyuyor aslında diğer kızlarda uyuyorda ben kapının sesine kalktım isterseniz hemen uyandırayım" dediğimde. Mehmet amca hemen bana dönüp

"sana zahmet olmazsa Hira şu Mira'yı uyandırsana" dediğinde. Kafamı salladığım gibi hızlıca yukarı çıkmaya başladım. Allah'ım neydi bizim günahımızda bu hallere düştük. İlk başta Deniz'in odasına girip onu uyandırmaya başladım

"lan Deniz kalk kalk oğlum Mira'nın annesi ile babası geldi" dememle anında ayağa kalkıp hemen dolabının önüne geçip kendine kıyafet arıyordu valla salak bu kız ya

"Deniz napıyorsun he sen salak mısın"

"kızım annesi ile babası gelmiş diyorsun üzerimi değiştiricem"

"ya mal bir şey olmaz ayrıca üzerinde sanırsında gecelik var alt tarafı şort ve kısa kollu tabi birazda saçın başın dağılmış o kadar of neyse ne hadi lan hadi" dememle.

Onun odasından çıkıp Eylül'ün odasına girdik Deniz hemen onu kaldırıp kısa bir konuşma yaptı. Ve son olarak da Mira'yı kaldırdık o biraz zor oldu ama annesi ile babasının geldiğini söyleyince hemen kalktı. Hep bilikte aşağıya inip karşılarına dizildik Mehmet amca hemen ayağa kalkıp bizim karşımıza geçti ve konuşmaya başladı

"şimdi kızlar size bir sözüm yoktur ama bu Mira'ya sözüm vardı" dediğinde hepimiz iyice dinlemeye başladık

"kızım sen niye içki içiyorsun hayır anlamıyorum ki he bu kızlar içti o zaman sen içmediğinde ben nasıl da gurur duymuştum benim kızım içmiyor diye ama sonra dün ne duyuyorum benim kızım bira içmeye başlamış hayır sen benim başıma ne kesileceksin he" dediğinde. Mira tam konuşacaktı ki Mehmet amca onu hemen durdurdu

"daha yeni cezanız bitti dedik bunlar akıllandı içmezler dedik sonra ben bir bakıyorum ki Mira hanım dün gece bira içmiş hemde saat eve gecenin 2 de geliyor" demesiyle Mira hemen konuşmaya başladı

"iyi de baba seninde haberin var ayrıca orası da kuzenlerin evi sende tanıyorsun kiminle olduğumu niye kızıyorsun ki"

"Mira benim kızdığım konu senin neden gece yarılarına kadar kuzenlerinle veya doğum günü partisinde olduğun değil neden bira içiyorsun hemde gecenin 2 de kim bıraktı seni eve sakın tek başıma geldim deme" dediğinde. İşte şimdi Mira bitmişti çünkü hiçbir şey hatırlamıyordu bu salak hemen öne geçip

"Mehmet amca Arda getirdi ben Ardayı aradım Mira'nın durumu nasıl diye iyi dedi fazla içmemiş bende dedim ki hani sen getir şimdi gece tek başına gelmesin dedim o da getir sağ olsun" dediğimde. Mehmet amca beni dinledikten sonra kafasını sallayıp tekrardan Mira'ya döndü

"evet Mira hanım söyle bakalım bu sefer ne yapalım he tekrardan mı seni şirkete alalım yoksa Antalya'ya Armağan ablanın yanına mı göndereyim he ne yapayım" işte çıkmaz yere geldik. Herkes şuanda Mira'nın diyeceği laı bekliyordu.