Eylül'den;
Mira arkadaşımın ağzı açık olduğu için Deniz'in saçları ile kaplanmıştı. Bu anın fotoğrafını çekip hızlıca erkeklerle olan gruba attığım anda ilk yazan tabii ki de benim sevgilim olmuştu. '
' Iyy Mira yengemin ağzından akan şey Deniz yengemin kafasına mı akıyor yoksa ben mi yanlış gördüm yoksa fotoğraf mı yanlış gösteriyor anlamadım birisi beni aydınlatsın '' Hira'da gruba girdiğinde ikimiz birbirimize bakıp kıkır kıkır gülmeye başlamıştık bile. Hira yazıyordu....
'' Can enişte gözlerin ne görüyorsa o Deniz bir güzel saçlarını Mira'nın tükürükleriyle yıkanıyo. '' Bende gülücük işareti attığımda kaptan kemerlerimizi bağlamamızı istemişti kimseye telefonumu göstermeden gizliden yerine koyup kıkır kıkır gülmeye başlamıştım. 15 Dakika içerisinde uçak inmişti arkamı dönüp baktığımda kızlar yavaş yavaş uyandıklarını görmüştüm. Hiç sesimi çıkartmadan arkayı dinlemeye başlamıştım.
Deniz; Lan saçım ıslak benim niye ?
Mira; Su döküldü herhalde ya gerçekten döküldü ya da rüya görmüş olabilirim.
Deniz; Mira ağzın niye tükürüklü ?
Arkaya dönüp baktığımda '' Mira'nın ağzındaki tükürükle duş aldın tatlım hatırlamıyor musun? Mira musluğun ağzını açık bırakmış maşallah sende bie güzel duş almışssın'' Deniz suratını buruşturup '' iğrençsin Mira bunu sana kaç defa söyledim bilmiyorum '' Mira çantasından çıkarttığı peçeteyle ağzını siliyordu. '' Tamam lan doktora gidecem aaa sırf senin içn gidicem ha '' Uçak indiği için bizde valizlerimizi alıp havaalanından çıktığımız gibi önceden çağırdığımız 'uber' kapının önünde bekliyordu. Ubere yerleştiğimiz gibi ilk önce Hira'nın birgünlük rezerve ettiği otele gitmemiz gerekiyordu. Yarım saat içinde otelde odalarımzda yerleşmiş birşekildeydik. Daha sonra Deniz'in odasına gittiğimde Mira yatağın üzerine yattığını görünce '' Deniz nerde ?'' dememe kalmadan Duş sesi gelince anlamıştım. '' Neyse Deniz duştan çıktıktan sonra söylede yarın okula gidip halledelim. Malum akşam oldu.'' Mira sadece kafa sallamakla yetinmişti. Bende Hira ile kaldığım odanın yolunu tutmuştum.
Özkan'dan;
Evet şuan Demirlerin holdingindeydik cidden burada işler çok karışıktı ne yapacağımızı bilmiyordu. Kıvanç dosyalara kaşe basmakla yükümlüydü Can ise müdürün istediklerini yapıyor. Demir ise bütün dosyaları kontrol ediyor. Bende imzalanması gereken dosyaları kontrol ediyordum. Cidden bizim günahımız neydi ya diye kendi kendime soruyordum. Bir anda Can
"ıyyyyyy be iğrenç '' dediğinde bir şey olduğunu anlamıştım '' Neye bakıyorsun lan ?' bana bakıp
'' Kızlarla olan gruba girip bir baksana Mira yengemden tiskindim yeminle'' Şuan Can'nın baktığı fotoğrafı çok merak ediyordum. Fotoğrafa baktığımda cidden bende gülmeye başlamıştım. Sevgilime üzülmüştüm. İlk gittiğinde duş alacağına adım gibi emindim. Telefonu yerine koyup işime devam ediyordum. Can bu sefere kıkırdamaları yükselmeye başlamıştı. Müdürün odasından yüksek bir şekilde bağırma sesi geldiğinde Can'nın suratını bir korku kaplamıştı. O yüzden hiç kimse telefonuna dokunmadan işine devam etmeyi tercih etmişti. Saat geç olmuştu ve biz hala şirketteydik. Şuan istediğim şey ' uyku' başım çatlıyordu.
Kıvanç, Demir masalarının üstüne kafalarını koyup uyumaya başlamışlardı. Can'a baktığımda sandalye de kafasını bir ileri bir geriye götürüyordu. O da uykunun yoluna gittiği belli oluyordu. Benimde uykum vardı ne yapsam diye düşünürken müdür bir anda odadan çıkıp
'' Çocuklar benim odama geliyorsunuz, hemen'' Bizim çocuklar hala uyuyorlardı. Can müdürün sesini duyduğu gibi ayağa fırlamıştı. Kıvanç ve Demir hala uyuyorlardı
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayaller 2: Üniversite
Teen FictionHayaller bitti artık gerçekler başlıyor. Kendi hayallerini kuran 4 kızın hikayesi üniversitede de devam ediyor. Ama bu sefer her şey çok farklı olacak