Kadını uyandırmadan sıyrıldı yataktan. Evin içi hala dün geceden kalan mumların kokusuyla doluydu. Mutfağa yürüdü, ömrünün en uzun yoluymuşçasına. Çay yaptı. Ne zaman başlamıştı ki sabahları çay içmeye? Dağınık salona doğru yürürken hissizdi. Yavaşça oturdu pencerenin kenarındaki koltuğa akşamdan kalma hisleriyle yüzleşmek için.
Kadın arkasından yaklaşarak sarılıp kocaman bir teşekkür etmişti bir gece öncesi için. Döndü ve "günaydın" dedi ismi Lâl olmayan kadına.
Yine tutmamıştı oyun. Yine bozulmuştu plan. Hiçbir beden, hiçbir kadın dolduramıyordu içindeki yalnızlığı. Oysa evlense, çekseydi çizgiyi şöyle boydan boya. Gücü yetmemişti içindeki tufana. Söz dinlememişti susuzluğu. Dinmemişti parmaklarının ucuna hapsettiği yoksunluk sızısı. Kaldığı yerden devam edecekti bu parçalanmışlık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LÂL BİR HAYAL... (Tamamlandı)
Genel KurguBİR BEYAZ YAKALI HİKAYESİ... Arda'nın tutku dolu dünyasına girmek üzeresiniz. Gerçi o dünyada tek bir kişi var ama siz yine de girin bakalım neler olacak? Siz Arda hakkında ne düşüneceksiniz, ne hissedeceksiniz? Bir adamın kendi ve bir kadına ola...