Arkadaşlar kitabımın bu kadar ilgi göreceğini hiç beklemiyordum. Tüm ilginizden dolayı teşekkür ederim kuzumlar ❤️ 4G Ve Kuzuları ve ben sizleri çok seviyoruz ! Hikayenin sonunda size birkaç soru sordum, cevaplarsanız çok sevinirim ❤️ İyi okumalar.
Otelin arka tarafına geçtik ve orada hiç kimse yoktu. Küçük bir havuzun önündeki banka oturduk.
"Ben aslında aslen Bolu'luyum. Yani Bolu'da doğdum ve hayatımın büyük bir kısmını Bolu'da geçirdim. İlkokul ve oratokul. Ora cennet gibi bir yer. Çok güzel arkadaşlıklarım olmuştu. Caner'le de orada tanışmıştık. Onun annesi ve babası yoktu ve yatılı okula gidiyordu. Annem ve babam, onun anne ve babasını çok seviyordu. O yüzden hafta sonları Caner bize kalırdı. Çok iyi vakite geçirirdik. Kardeşim de yoktu, ama o hep o esksikliği dolduruyordu. Kardeşim gibiydi.
"8. sınıftayım. Sınavlarım vardı tabii bilirsin. Ben en son sınava girdim ve çıktığımda annemler beni nasış karşıladı biliyor musun ? Ellerinde valizlerle. Tatile gidiyoruz diye sevinmiştim. Yanlarına gidip sorduğumda Kıbrıs'a gideceğimizi söyledi ve benim dünyam başıma yıkıldı.
"Doğup büyüdüğün şehirle aramıza deniz girecekti. Ben ilk başta şaka felan olduğunu düşündüm ama çok ciddilerdi. Sebebi ise babamın işiymiş. Babam Bolu'dayken bir işçiydi ve fazla geliri yoktu. Babama da Kıbıs'tan iş teklifi gelmiş.
"Ağladım, zırladım ama en sonunda gitmek zorunda kaldın. Caner'i de Bolu'da bir çocuk esirgeme kurumuna göndermişler. Hayatımın en berbat günlerini yaşıyordum. 9. sınıf kabus gibiydi. Caner'in yokluğu, ailemin kavgaları. Kıbrıs bize uğursuzluk getirdi. Annemle babam kavga etmeye başladılar. Babam anneme şiddet uygulamaya başladı.
"3 yıl orada kaldık ve babamlar aniden İzmir'e taşınmaya karar verdiler. Tabi ben yine çok şaşırdım ve sinirlendim. Kıbrıs güzeldi ama ben orayı hiç sevmiyordum öünkü hayatım berbattı.
"Neyse işte, sonra İzmir'e geldik. Ev bulamadığımız için otelde kaldık birkaç gün. Otelde bir gün gözlerimi açtığımda odada ne annem vardı ne de babam. Bomboştu oda. Bütün odaları gezdim ama kimseyi bulamadım. Aradım, öyle bir numara yok diyordu.
"Kıbrıs'ta da senin ailenle tanışmıştık. Aile dostumuz gibi olmuşlardı. O yüzden hemen anneni aradım ve olanları anlattım. Annen benim için ağladı. Annemin ve babamın beni terk edip yurt dışına gittiklerini söyledi. Ve beni sahiplendi.
"Sizin de Türkiye'de mal varlığı olarak genelde hep yat, gemi gibi şeyleriniz varmış. Bir tek bu eviniz varmış. Bana para göndermeyi teklif etti ama kabul etmedim. Bursum vardı çünkü. Her neyse, bana bu eve gelmemi söyledi. 4 erkeğin olması seni rahatsız edebilir dedi. Ama biliyor musun zerre rahatsızlık duymadım.
"Otelden çıktığım gün de Caner'le karşılaştım. Hala yurda gidiyormuş ve İzmir'e gelmiş. O kadar mutlu oldum ki onu görünce. Size de sevgilim diye yalan uydurdum. Nasıl kardeş givi arkadaş olduğumuzu sorgulamayın diye.
"Öyle yani. Annem ve babam tarafından terk edildim. Yalnız kaldım. Hatta bir gün sokakta yattım biliyor musun ? Titreye titreye, üşüye üşüye, korka korka. Çünkü otelde kalma zamanımız dolmuştu ve beni çıkardılar. Daha doğrusu annem ve babam ısrarla çıkarılmamı istemişler. Niye böyle yaptılar anlamıyorum. Çalılkandım, zekiydim, annemi ve babamı çok severdim, asla onları utandıracak bir şey yapmadım ama onlar... Onlar beni terk etti."
Ona baktığımda ağlıyordu. Zorlu bir hayat geçirmişti ve şu an ağlıyordu. Onun kadar üzüldüm ben de. Sanki ben yaşamışım gibi hissetim. Başını göğsüme yasladı ben de sardım onu kollarımla.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ev Arkadaşımız Bir Kız
Teen Fiction1 kız ve 4 erkek aynı evde yaşamak zorunda kalırlarsa neler olur ? Küçüklükten beri kanka olan Hasan, Cihan, Ömer ve Sina. Ailesi terk ettiği için evsiz kalan Mısra. Eğleceli, komik ve romantik olan bu hikayeyi okumaya ne dersiniz ? **** Evet, Mısra...