Sahil kenarında bir balıkçıya oturmuştuk.
"Serra hani çaya gidecektik, ne balığı ?" Dedim o küçük sahil kenarındaki restoranın sahibiyle konuşurken. Sonra bana döndü.
"Sen bana ismimle mi hitap ettin ?" Dedi büyük bir şaşkınlıkla.
"Pardon ağzımdan kaçtı katnem kız !" Dedim ben de göz devirip.
"Yok benim hoşuma gitti, Serra de bana."
"Çok beklersin katnem kız." Serra bana dil çıkardı ardından balık ekmeklerimiz geldi.
"Bak bu balık ekmekler efso." Deyip koca bir ısırık aldı.
"Ben balık sevmiyorum." Dedim yalan söyleyerek.
"Yalan söyleme." Bana balık ekmeğimi uzattı. "Al da ye hadi." Tereddütle elindeki ekmeği aldım.
"Allah'ım ! Ben neden kabul ettim ki seninle gelmeyi ?"
"Çünkü bence o elektriği sen de hissetin."
"Yok canım, en ufak elektrik hissetmiyorum. Hem sen neden her fırsatta bana yürüyorsun ?"
"Spor yapmak için." Deyip güldü. Ben ise kusacak kova aradım.
"Bak beni uğraştırma, şu denizden aşağı at kendini, hadi bakayım."
"Bak sana ciddi bir soru soracağın, ciddi bir açıklama bekliyorum." Ekmeğini masanın üstüne bıraktı. "Ben nasıl bir insanım senin gözünde ?"
"Katnemsin, çirkinsin, her fırsatta yürüyorsun, sıskasın." Dedim ekmeğimden kocaman bir ısırık alıp.
"Yaa ! Ciddi bir açıklama dedim."
"Gayet ciddiydim." Dediğimde yüzünü buruşturdu ve ekmeğini masaya bırakıp ayağa kalktı, aynı zamanda montunu giydi ve uzaklaşmaya başladı.
"Nereye kız ?" Diye bağırdım arkasından. Arkasını dönmeden yürümeye devam etti. "Serra !" Ben de hemen kalktım ve arkasından koşup yanına geldim, kolunu tuttum.
"Nereye gidiyorsun kız ? Hesabı bana mı kitleyeceksin ?"
"Kalbimi kırdın sıska oğlan, gitmek istiyorum." Dedi ciddi bir şekilde. Ben de sesli bir nefes verdim.
"Tüm ciddiyetimle söylüyorum, bir daha söylemeyeceğim ve bu diyeceklerimi asla başıma kakmayacaksın tamam mı ?" Başını salladı. "Farklı bir kızsın. En ufak bir mayajın yok, doğal bir güzelliğin var. Gözlerin siyah olduğu halde çok güzel görünüyorlar. Çok güzel ve doğal bir kızsın. İyi birisin."
"Vuhu !"
"Tamam, bu söylediklerimi an itibariyle unutuyoruz ve yemeğimizi yiyoruz okey ?"
"Okey."
CİHAN
"Şimdi benim alışverişe gitmem lazım, çantamın kolu koptu, kendime yeni çanta almalıyım."
"Biz gidelim o zaman, gel Ömer." Dedim Ömer'e.
"Beni yalnız mı bırakacasınız ?" Dedi Mısra dehşetle.
"Biz de mi seninle gezelim ?" Diye sordum.
"Eh ! Bir zahmet gezin yani. Yalnız bırakıp gidecek kadar da kötü kalpli değilsiniz herhalde." Deyip yürümeye başladı Mısra. Ömer rahatsızca yerinden kıpırdandı. Ağzından 'uzak durmalıyım' gibi kelimeler mırıldandı ama duymadım pek.
"Abi benim evde çok önemli işim var, sen gez Mısra ile, ben gidiyorum." Mısra Ömer'i duyup arkasını döndü.
"Nereye kuzum ? Sen de gezsene."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ev Arkadaşımız Bir Kız
Teen Fiction1 kız ve 4 erkek aynı evde yaşamak zorunda kalırlarsa neler olur ? Küçüklükten beri kanka olan Hasan, Cihan, Ömer ve Sina. Ailesi terk ettiği için evsiz kalan Mısra. Eğleceli, komik ve romantik olan bu hikayeyi okumaya ne dersiniz ? **** Evet, Mısra...