4G'nin Dönüşü• Baba

5.7K 403 81
                                    

Hasan•

Rengini sokağın sonundaki bankta otururken görünce kalbim yerinden çıkacakmış gibi atmaya başladı. Ona sıkı sıkı sarılmak istiyordum ama bunu yapmayacaktım.

Ve... Onu çok özlemiştim.

Yanına gelip bankta yanına oturdum.

Kokusu... Onu bile özlemiştim.

"Naber ?" Dedim mesafeli bir sesle. "Dalmışsın." Yanına oturduğumu yeni fark etmişti. Ne düşünüyordu kim bilir ?

"Karışığım, sen ?"

"Aynı." Deyip onuz silktim. Bir süre sessizlik oluştu. Karşımızda duran denizi izledim. "Niye çağırdın ?" Dediğimde beklemediğim bir şekilde sarıldı bana. Anında karşılık verdim.

Tutamıyordum kendimi. Köpek gibi özlemiştim, gözlerini, saçlarını, sesini, kokusunu, tenini...

Sarıldık öyle, kalbim öyle bir atıyordu ki... Kendini Rengin'e duyurmaya yemin etmiş gibi.

O anda kaybolmak istedim. Gözlerimi kapattım.

Kollarımda o ve deniz sesi, işte huzur...

Geri çekildiğinde dolan gözleriyle bana bakıp elimi tuttu. "Çok özlemişim seni Hasan."

'Ben de seni' diyemedim, dökülmedi kelimeler dilimin ucundan.

Hayır, dolmasına izin vermeyecektim gözlerimin.

Gözünden bir damla yaş yanaklarına aktığında elimi yanağına koyup sildim. "Ağlama, canım yanıyor." Dedim titreyen sesimle.

"Benim de." Onun da sesi titriyordu, onun da canı yanıyordu. Ölüyordum sanki usul usul.

"Hasan ben seni unutamıyorum." Dediğinde kalbim durdu sanki.

Ben de seni mavi...

O gözlerin aklıma çiviyle kazınmış gibi, silemiyorum.

"Seni bıraktığım günden sonra çok ağladım. Unutmaya çalıştım, başka şeylere kafa yormaya çalıştım. Ama çıkaramadım seni, olmuyor yani, yapamıyorum." Ağlamaya başladı.

"Ağlama." Canım yanıyor ağlama işte, ağlama.

Ölüyorum karşında görmüyor musun ?

"Birine her zerresiyle güvenmek isteyip de güvenememek nasıl bir his anlamıyorsun."

Birinin güvenini kazanabilmek için her şeyi vermeye hazır olup da kazanamamak nasıl bir his anlamıyorsun.

"Senden nefret etmek istiyorum. Güvenmek istemiyorum. Ama olmuyor yapamıyorum Hasan. Ne yaptın sen bana ya !?" Diye bağırıp ayağa kalktı. Sustum. O bugün bana içindekileri kusacaktı, ben susacaktım.

"Çık aklımdan çık ! Senden nefret etmek istiyorum anlıyor musun ? Dünyadaki bütün erkeklerden nefret etmek istiyorum. Ama sen yanlış yerleştirilmiş bir domino taşı gibi, nefret edemiyorum senden !"

İçim yanıyordu, tarifi yoktu bu acının, bu yıkımın.

"Ne yapmam gerekiyor bilmiyorum senden nefret etmek için ? Çıldırmak üzereyim, kafayı yiyeceğim ! Çıkmıyorsun aklımdan, kalbimden. Çıkmıyorsun, gitmiyorsun !" Ayağa kalkıp sıkıca sarıldım ona.

Güven vermek istiyordum, onun istediğinin aksine, beni daha çok sevmesini istiyordum. Asla benden nefret etmesini sağlamayacaktım. Asla...

"Tamam, sakin ol." Dedim saçlarını okşarken. "Sakin ol." Bir süre sarıldık öyle. Ben saçlarını okşadım, o sakinleşmeye çalıştı.

Ev Arkadaşımız Bir KızHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin