ÖMER
Bir insan annesine bu kadar mı benzerdi ? Resmen ikiz gibilerdi. Ama annesi daha kiloluydu. Annesinin hangisi olduğunu benzerliklerinden anlamıştım.
Gelinin gelinliğinin kuyruğunu tutarak salona giriş yapmıştı. Mısra'ya baktığımda ise gözleri dolmuştu. Hatta ağlıyordu bile diyebilirim. Ama sonra önüne dönüp telefonu eline aldı.
'4G Ve Whatsapp grubu.
Mısra: Annem şu lacivert elbiseli kadın.
Hasan: Onu anladık zaten. Ona çok benziyorsun.
Mısra: Uygun bir zamanda onu kenara çekip konuşmak istiyorum.
Mısra: Ve konuşana kadar ona görünmek istemiyorum.
Ömer: Seni bir şekilde görür, masanız pistin hemen yanında. Nasıl gizleneksin ?
Mısra: Ben de bilmiyorum.
Mısra: Bir süre tuvalete gizlenirim.
Mısra: Oradan da yakaladığım bir yerde kenara çekerim.
Mısra: Ortalıkta bağırıp çiftin düğününü mahfetmek istemiyorum.
Mısra: Ve bu bir zor konuşma olacağı için, kendimi toparlayamayabilirim.
Mısra: Siz de çevremde bir yerde dursanız olur mu ?
Cihan: Olur tabi.
Ömer: Senin için buradayız.
Hasan: Aman hemen duygusala bağlamayın.
Sina: Cihan kıskanıyorm seni.
Mısra: Şapşikler ya ! Hadi kapatıyorum. Kızlar tuvaletinin oradayım.Diye yazıp yerinden kalktı Mısra ve lavaboya doğru ilerledi. Biz de sürekli onu izliyorduk.
Uzun bir süre sonra annesi de tuvalate doğru yol aldı.
"Beyler yürüyün." Dedim ve hepimiz masadan kalkıp tuvaletlerin oraya geldik.
Tuvalet salonun ıssız ve küçük bir koridorundaydı. Fazla kişinin göreceğini sanmıyordum. Biz hemen duvarın arkasına saklandık.
Mısra derin bir nefes aldı ve annesiyle karşı karşıya geldi. O an onun ne kadar zor bir durumda olduğunu anladım.
Bir süre aralarında sadece bir bakışma oldu. Ve Mısra'nın daha konuşmadan gözleri doldu.
"Mısra ?!" Dedi annesi Mısra'ya. Mısra ağlamaya başladı.
"Neden yaptın ?" Diyebildi sadece Mısra.
"Kızım..."
"Neden beni bırakıp gittiniz. İstediklerinizi yaptım, çalışkan bir öğrenciydim, bir dediğinizi ikiletmedim, size saygı duydum, Kıbrıs'a taşınacağımız zaman gıkımı çıkarmadım. Sonra İzmir'e geldik ve siz beni bırakıp gittiniz." Mısra hıçkırarak ağlamaya başladı. "Neden anne neden ? Bak sana hala anne diyorum. Neden bana bunu yaptınız anlamıyorum. Ortada kaldım ben anne, ortada. Bana yardımcı olan kişi Kübra Teyze oldu. Tek başıma ortada kaldım. Neden beni bırakıp gittiniz ?"
Mısra iyice ağlamaya başladı. "Ben sizi bu kadar severken neden, neden, neden ?!"
Annesi sessiz kaldı. Onun da gözleri dolmuştu.
"KONUŞSANA !" Diye bağırdı Mısra. "KONUŞSANA ALLAH'IN CEZASI !" Dedi ağlayarak.
"Kızım bak biz gitmek zorundaydık."
"Gittiniz de ne oldu ? Ayrılmışsın babamdan !! Neden gitmek zorundaydınız ?! Bu dünyadaki hiçbir neden, bir ailesin çocuklarını terk etmesine sebep olamaz !" Artık bağrıyordu Mısra. Hem ağlıyor, hem bağırıyor.
"Beni Bolu'daki yuvamdan ayırıp Türkiye'nin en öbür ucuna götürdünüz bir şey demedim, oraya alıştım bu sefer İzmir'e getirdiniz yine bir şey demedim. Ama sonra beni terk ettiniz ! Neden ? Neden ya neden ? Ne yaptım size ben ?"
"Mısra sana anlatamayacağım şeyler var."
"Siz bana zaten hiçbir zaman bir şey anlatmadınız ! Kıbrıs'a taşındık iş için dediniz, belki de yalandır. İzmir'e geldik yine iş için dediniz ama sonra beni terk ettiniz ! Sen beni bırakıp gittiğinden beri ben seni bulmaya çalıştım ! Havaalanında görünmüşsün ! Nereye gidiyordum kim bilir ?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ev Arkadaşımız Bir Kız
أدب المراهقين1 kız ve 4 erkek aynı evde yaşamak zorunda kalırlarsa neler olur ? Küçüklükten beri kanka olan Hasan, Cihan, Ömer ve Sina. Ailesi terk ettiği için evsiz kalan Mısra. Eğleceli, komik ve romantik olan bu hikayeyi okumaya ne dersiniz ? **** Evet, Mısra...