Ev Arkadaşımız Bir Kız

49 • Parti

Akşama doğru evde parti (!) için hazırlanıyorduk. Veda partisi ! Gitmedi çok güzel bir şeymiş gibi bir de bunun için parti yapıyorduk. Saçmalığa bakar mısınız ?

Cihan ve Mısra isr gözlemlerime göre birliktlerdi. Mutfakta ikisini baş başa yakaladım, Cihan'ı Mısra'nın odasında yakaladım. Ve öyle birkaç şey. Her birinde defalarca yandı canım, defalarca kabullenmeye çalıştım, defalarca tekledi kalbim.

Şimdi ise veda partisine hazırlanıyordum. Öyle fazla abartılı giyinmemiştim. Üstüme bordo bir gömlek, altıma ise basit bir kot pantolon giymiştim. Saçımı tararken içeri Hasan girdi.

"Tarağı ver." Dediğinde kaşlarımı çattım.

"Nah veririm, kendi tarağın yok mu lan ?" Dediğimde kafasını kaşıdı.

"Var ama, kayboldu." Dedi.

"Veremem, lazım." Hasan zorla tarağı almaya çalıştı elimden. Sonra kendimizi yerde üst üste bulduk. Bizi durduran ise kapı sesi oldu.

"Amanıııın !! Ne yapıyorsunuz siz kuzularım ?" Dedi Mısra. Hasan ise üstümde sanki denizin kenarındaki kumsala uzanıyormuşcasına bir pozisyon almıştı.

"Hiiç öyle sahilde güneşleniyoruz."

"Haşaş ! Kalk çabuk Ömer'in üstünden !" Dedi bir anne edasıyla.

"Tarağı versin, kalkarım." Ben de pes edip verdim tarağıx

"Al lan al it !" Dediğimde ayağı kalktı Hasan. Sonra gözlerini kısıp bana baktı.

"İntikam, çiğ yenen bir yemektir." Dediğinde göz devirdim. Rengin'le soyunma odasında kaldıkları günün sabahının intikamını aklıyordu aklınca.

"O çiğ değil. Soğuk." Dedi Mısra ama Hasan dinlemeden çıktı.

***

Akşama doğru herkes hazırdı parti için. Gerçekten biz burada onun gitmesine hüzünümüzden ölürken salak gibi bir partiye katılmamız çok saçmaydı. Sanki Mısra'nın gidişini kutluyorduk. Mantıksızlığa bakar mısınız ? Ama tabi Mısra gitmek istiyordu, biz de bir şey diyemedik tabi.

Hepimiz hazırlanmış Mısra'nın hazırlanmasını bekliyorduk.

"Abi ne saçma bir parti konsepti ya ! 'Yaşasın arkadaşımız gidiyor çok mutluyuz bu yüzden parti yapıyoruz.'" Göz devirdi Hasan. Haklıydı.

"Abi çok haklısın ya ! Senden nefret ediyorum ama ilk defa çok haklısın." Güldü Hasan.

"Salak !"

Mısra koridordan çıktı. Muazzam görünüyordu. Üstünde sade siyah mini salaş bir elbise vardı, üstünde ise gösterişli parlak bir ceket vardı. Onu çok kibar gösteren topuklularıyla kusursuzdu. Saçlarını ise kıvırcıklaştırmıştı.

"Nasılım ?"

"Harika !" Diye atladım ben. Sonra utanıp başımı eğdim.

"Muazzam." Dedi Cihan bu sefer utançla kafasını eğen Mısra idi.

"Güzel olmuşsun hasbam ! Deyip güldü Sina.

"Bir Haşaş'lı Revane kadar tatlı görünüyorsun." Dedi Hasan, ikisi de güldü.

"Gidelim ?"

"Hadi bakalım."

***

Partinin Rengin'in evinde yapılacağını duyan Hasan'ın sevinçten havalara uçmalarıyla birlikte eve vardık. Partiyi dışarıdaki küçük havuzun orada yapacakmışız.