Pişmanlığın ateşi

47.9K 2.3K 147
                                    

"Sana inanamıyorum Selda, sana gerçekten  inanamıyorum. Sen bunu yapmış  olmasın sen bu değilsin. Sen daha fazlasısın... Bir intikam uğruna  bunu yapmak... Yok, benim aklım  fikrim almıyor  sen bir kalıba  sokta öyle anlat."

Ne diyebilirim ki haklıydı. Ben bu hataya düşmüş  olmazdım. "Tamam, haklısın  bende kendime kızıyorum  ama elden ne gelir  olmuyor  işte  olmuyor  zamanı  geriye alamıyorum." Büşra dört  dönmekten vazgeçerek yanıma oturdu.

"Sen hâlâ  olayın  şokundan kurtulamadın galiba... Selda siz o adamla..." Büşra  ellerimi bırakıp  önüne döndüğünde bende yastığima biraz daha sarıldım. "Ailen öğrenirse ne yapacaksın?"

"Öğrenmeyecek... Ne olursa olsun öğrenmeyeceklee buna  izin vermem." Büşra  gerçekten dolmuş  olmalıydı ki bir kez daha bana kotu bir bakış  atmıştı.

"Ben olmasaydım buraya geleceklerdi. Nasıl  gelmeyecek  olsunlar ki seni arıyoruz  adamın  biri çıkıp  Selda uyuyor diyor. Kimsin diyorum  ben Ateş Gündoğdu, beni  hatirlamadın mı  Okan'ın aradaşim diyor. Selda ben o gun meraktan ölecektim. Okan tutmasa eve baskın  yapamaya gelecektim."

"Okan mı? O da mı biliyor?"

"Elbette  biliyor  onunla beraber  sabaha kadar seni bekledik. Keşke  bana kötü  bakışlar  atmana aldırış  etmeden seni kolumdan tutuğum gibi  zorla eve getirseydim. Ama şuc bende senin intikam sevdandan vazgeçtini sanıp sana alandım."

"Büşra  zaten kötüyüm  daha fazla üstüme  gelme."

"Allah'ım  sen bana sabır  ver. Kızım  nasıl  sakin olmamı  beklersin. Sen benim ev arkadaşımsın sana ulaşmayınca öldüm  öldüm  bittim. Şimdide  karışima geçmiş  ben adamla birlikte  oldum ama kafam yerimde  değildi  diyorsun."

"Yeter Büşra  yeter! Aklım  başımda  olsaydı  yapar mıydım? Ölsem de yapmazdım." Ikimiz de ayni anda oflayinca birbirimize  baktık sitemlerinde hakli olduğunu  bilsem de elimden ne gelirdi. O günden  sonra Büşra  tavır  koysa da ben kendi derdimdeydim.

Ertesi  gün  Ateş,  arayıp  halimi hatırıimi sormuş  bende iyi olduğumu  söyleyerek  onu  geçiştirmiştim. Birkac günde  öyle  arayip  sormuştu. O gecenin üstünden  bir hafta geçmişti ki Ateş  terkar  görüşmek istedi.  Bende bu süre zarfında  düşünüp  taşınmıştım. Ucunda ölüm dahi  olsun ondan intikamı  alacaktım. Bu yüzdende teklifini  kabul  ettim. Beni evine  davet ettiğinde tereddüt etsem de özel  konuşalım  dediği  için tamam demiştim. Akşam için hazırlandığimda odadan  çıktım.

Kapıya geldiğimde aniden zil çaldı. Kapıyı  açtığımdaysa gelen kişi  Okan'da başkası  değildi.  "Hoş geldin Okan..." dediğimde elinde çiçeklerle içeriye  girdi.

"Hoş bulduk Selda,  bir yere mi gidiyorsun?" Hareketlenmeyle gelen Büşra'ya baktım. Böyle  yaparak  onu  zor durumda bırakıyor  gibi  görünsemde onların  sevgisine inancım  tamdı.

"Evet, Okan dışarıya  çıkıyorum size iyi eğlenceler..."diyerek  kendimi evden dışıraya attim.  Taksiye bindiğimde  Ateş'in evinin  adresini  bilmediğimi hatırlayarak ondan adresi  atmasını  istemiştim. Yaklaşık yirmi dakika sonunda  evine  geldiğimde  içimi  yine tedirginlik doldurdu. Ben bu adama nasıl  katlanacaktım. Tek dileğim  her şeyin  bir an önce  olup bitmesiydi.

Kapıya geldiğimde derin bir nefes alıp  çaldım. Günler  sonra onunla ilk kez karşılaşacaktım. Eğer  ilk günkü gibi ukala olursa ona nasıl  tahammül ederdim hiç  bilmiyordum. Kapı  açıldığında  yüzüme  zorla tebessüm  kondurdum. "Hoş  geldin,  içeriye  gel."  Hiçbir şey söylemeden içeriye  girerek etrafıma  baktım. Ardımdan kapıyı  kapatip  elini belime götürmesiyle irkilerek ona baktım.

İNTİKAM ATEŞ'İ 🚬 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin