Bölüm 24

9.2K 553 141
                                    

Kanatlarım yok ama bir uçuruma aşığım

Kanatlarım yok ama bir uçuruma aşığım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Neymiş gece yarısı bir şey yiyemezmişim. Neymiş  doktorun yemek listesi varmış... Ben önce aç karnımı doyurayım benim yanımda yatamanın hesabını soracağım. Adama bak ya resmen yanıma gelip sıvışmış ben sana sormaz mıyım?

Selda sen tıkına bildiğin tıkın yoksa bu Ateş sana bir lokma daha yedirmez. Ağzıma pastaları tıkarken bir anda ışık açıldı. Buyurun cenaze namazına... Ateş gözlerini kocaman açıp  bana bakarken ağzımdakini yutkundum. O bana ve önündekilere bakarken bende sol elimdeki turşuya bakarak ağzıma attım.

"Sana gerçekten  inanamıyorum. Bir fare gibi gece yarısı kalkıp ne bulduysan yiyor musun?" Sinirle yanıma gelip masadakileri tezgaha koyarken bende turşu kasesini elime alarak yemeğe devam ettim.

"Senin midenin içinde neler var hiç bilmiyorum. Ver şunu Selda..." Elimden turşuları almaya çalışinca vermedim. "Ömrü hayatımda pasta ve turşuya aynı anda yiyen bir kadın görmedim."

"Ya bıraksana turşu yicem bırak!"

"Ne oluyor burada... Ateş ne yapıyorsun?" Ateş'in annesini görünce  ayağa kalkip arkasina saklandım. Bir yandanda ona inat yemeğe devam etmiştim.

"Anne görmüyor musun, ne bulduysa yiyor yakında  bizide yiyecek diye korkuyorum." Ona omuz silkerken annesi bana bakıp  güldü.

"Ne güzel oğlum işte karın turşu yiyor. Buda demek oluyor ki kız babası olacaksın."

"Kız mı?" Beni öksürük alırken Ateş de karıma baktı. Kızımız mı olacaktı. Ben öksürmeye devam ederken Ateş bir bardak su doldurup bana uzatmış verirkende bu defa turşu tabağımı elimden almıştı. "Ben sizi yalnız bırakayım. Iyi geceler."  Ben suyumu içerken  bile utanmayı nasıl başarıyordum.

Elimin tersiyle ağzımı siliyordum ki Ateş yüzünü buruşturarak bana ıslak mendil verdi. Birincisiyle ağzımi diğer ikisiyle de ellerimi sildim. Sessizce ona bakarken masayı kaldırmaya devam etti. Araksıni döndüğü anda uzanıp çubuk  kraker alacaktım ki sakın, dedi.

"Söyler misin ne yapacağım seninle, şuan sen böyleysen birkaç ay sonrasını düşünemiyorum."

Ne var canım ben hamileyim. "Yattığım yerden  şekerimin düştüğünü hissediyordum. Açıkıyor olmam benim suçum değil."

Ateş  anlayışlı bir yüz ifadesine bürünerek ellerimden tuttu. "Canım ben yeme aç kal demiyorum. Yalnizca doktorun söylediklerine riayet edelim. Sağlıklı beslenelim. Yoksa bebeğimiz hastalıklı dünyaya gelecek bunu ister misin?" Bu kadar da tatlı konuşulmaz.

İNTİKAM ATEŞ'İ 🚬 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin