Ayağa kalkıp kapıya yöneldi. Senora tam kapıdan çıkacakken durdu.
"Philipe geldiğinde burada tanıdığı bir avukat olup olmadığını sorar mısınız?"
"Sorarım fakat bir şey mi oldu?"
"Eşimle aram pek iyi değil, her an boşanabiliriz hazır olmak istiyorum."
Sinirimi belli etmemek için zor tuttum kendimi.
"Sizin adınıza üzüldüm, Philipe'nin artık buradaki bir avukatı tanıyacağını sanmam. Yıllardır Fransa'daydı."
Adelina hafifçe gülümseyip kapıdan dışarı çıktı. Delirmemek içten değil!
Philipe geldiğinde kitap okuyordum, ayak seslerine başımı kaldırdığımda Philipe gülümseyip yanıma oturdu.
"Ne okuyorsun? Fazla kaptırmışsın kendini."
Elimdeki kitaba baktı, zamanında kafasına fırlattığım kitaptı bu.
"Gerçekten bunu okuyacağını düşünmemiştim."
"Okumayacak olsam neden alayım hayatım?" diye gülümsedim. Yanağını öpüp başımı yasladım. "Zamanında satın aldığıma en çok değen kitap bu oldu."
Philipe başımı öpüp kitabı elimden aldı.
"Bunu bana fırlattığın günün akşamında okumaya çalışmıştım." dedi "Senin hakkında bir şey öğrenirim diye. Ama sıkıcı bir tarih kitabının nesiyle ilgilendiğini anlayamamıştım."
"Değişik zevklere sahip biri olduğumu düşünüp beni unutman gerekirdi." diye takıldım
Hafif bir kahkaha attı
"O halini sen görseydin sen de ne olursa olsun unutmazdın." dedi dudağımı öpüp. Ardından dikkatlice yüzüme baktı. "Sen iyi misin? Sanki kötü bir şey olmuş gibi..."
"Önemli değil." diye iç çektim "Sadece sevgili arkadaşın Adelina geldi."
"Adelina mı?" Hafifçe kaşları çatılmıştı "Neden gelmiş?"
"Seni görmek için... Ha bir de senden boşanmak için avukat tavsiyesi istedi."
"Tanrım...Elenor ben çok özür dilerim."
"Senin bir suçun yok. Ben kafama takmıyorum, sen de düşünme."
"Sevindim." diye gülümsedi. "Carmen nerede? Uyudu mu yoksa?"
"Evet, sen gelmeden bir saat önce odasına gitti."
"O zaman bu gece sana yemeği ben hazırlayayım." Dudağımı öpüp ayağa kalktı.
"Yardım ister misin?"
"Hayır canım, teşekkür ederim."
Mutfakta sandalyeye oturdum. Philipe arada birkaç malzemenin yerini sordu. Yemek hazır olduğunda pek alışkın olmadığım bir yemekle karşılatım.
"Buranın yemeklerinden." dedi Philipe ben yemeğe biraz çekinceyle bakınca "Tadını seveceksin söz veriyorum." Çatalına bir parça alıp zorla bana tattırdı. Gerçekten çok lezzetliydi.
"Kokusuyla alakası yok, çok beğendim." dedim
Yemekten sonra Philipe'nin ısrarıyla dolaşmaya çıktık. Tamam yürüyüş bana da iyi geldi ama o kadar uykum var ki...
12 Haziran
Sabah çok erken uyandım. Nedense uyuyamadım bir türlü. Bahçede biraz hava aldım. Kahvaltıyı hazırladıktan sonra Philpe'e bakmak için odamıza gittim. Kapıyı da öyle gürültülü açmadım ama Philipe uyandı sese.
"Ben mi uyandırdım?" dedim yatağaın kenarına oturup.
"Uyanmıştım zaten. Sen bu kadar erken kalkmazsın, ne oldu?"
"Uyuyamadım ama bir şey yok."
Philpe beni öpüp kendine çekti.
"Eskiden sabahları uzanıp sohbet ederdik." Dedi.
"Evet."diye gülümsedim "Carmen büyüdüğünden beri vaktimiz olmadı. Küçük cadı hep bizden önce kalkıp bizi uyandırıyor."
Yanına uzandım.
"Ne konu hakkında konuşacağız?"
"Sanırım Adelina konusunu netleştirmem gerek."dedi Philipe elimi tutup.
"Açıklama yapmak zorunda değilsin. Kafama takmıyorum bile."
"Sevgilim seni tanımasam inanacağım." Beni öpüp yüzümü okşadı. "Adelina biz gençken benimle ilgileniyordu bunu inkar edemem ama inan aramızda hiçbir şey olmadı. Senin Jhan'ı kardeş olarak görmen gibi ben de Adelina'ı kardeşim gibi görüyordum. Ailelerimiz bizi evlendirmeye kalkınca istemediğimi belirttim , Adelina da İngiltere'ye gitti zaten. Bir daha da hiç görüşmedik."
"Yaşadıklarımız ne kadar benziyor." diye mırıldandım.
"Evet. Ama Adelina hiç takıntılı olmadı."
"Bana pek öyle gelmedi ama... Neyse üzerinde durmayacağım. Sana güveniyorum."
Kapımız çalındı, içeriye kızımız geldi.
"Günaydın güzelim." dedi Philipe
"Günaydın. Babacığım bir madam geldi. Seni görmek istiyor. Arkadaşınmış."
=>l
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçmişin İzi(Geçmişten Gelen-2)
Fiksi SejarahGeçmişten Gelen adlı romanın devamı. Elenor'un hikayesi