Faith.Elimdeki kahve bardağını ona uzattığımda bana oturmam için yer açmıştı. Ben de yanındaki yerini aldım ve battaniyeyi üzerime çektim. "Uyudu mu?" Kahvesinden bir yudum alarak konuştu. "Evet. Uykusu yoktu, zor oldu ama uyudu."
Oturduğumuz salıncağı tek ayağıyla hafiften sallıyordu.
"Faith." derin bir nefes aldı. "Evelyn ile boşanıyoruz."
Bu gün bana sarılıp ağlama sebebi onu bırakıp giden eşiyle boşanması mıydı? "Ve o Marlena'yı almak istiyor."
Hayır değildi.
O kızı için ağlıyordu. Bakışlarımı havuzdan çekip ona döndürdüm. Boş bir şekilde karşıya bakıyordu. Ağlamaktan dolayı hafiften gözleri şişmişti. "Ama alamayacak." kendimden emin bir şekilde moralini düzeltmek için konuştum. "Alabilir Faith. Yeni bir aile kurmuş. Yakında evlenecek ve kızımı benden alacak."
Bakışlarımı ondan çektim ve kahvemden bir yudum aldım. "Her ne olursa olsun Zayn. O kendisine muhtaç bir bebeği bırakarak gitti. Daha yeni doğmuş minicik bir bebeği bırakan gaddar bir kadına tekrar aynı şeyleri yapabilir düşüncesiyle vermezler."
Tam olarak ne olduğunu davanın nasıl bir halde olduğunu bilmiyordum. Fakat tek bildiğim Zayn Marlena'yı kaybederse yıkılırdı. "O benim her şeyim Faith. Kızımla aramda çok farklı bir bağ var." Sesi titriyordu.
"Biliyorum Zayn. Görebiliyorum bunu."
Battaniyenin üstüne çıkardığı elini destek olmak için tuttum. "Üstelik bir aile kurmuş olabilir fakat bu aileyi evliyken kurdu. Bu da bir çeşit aldatma sayılabilir. Evliyken nişanlandı sonuçta."
Bakışları ellerimizi buldu ve sonra bana döndü. Gözlerinde bir parça umut görmüştüm. "Aldatan ve giden birine bebeğimi vermezler değil mi?"
Kahvemi sehpaya bırakarak ona döndüm. "Sanmıyorum. Bence iyi bir araştırma yaparlar."
Heyecanlanmıştı. O da benim gibi kahve bardağını sehpaya bıraktı ve ellerimizi ayırdı. Kollarını bana sararak beni kendine çekti. "Onu kaybedemem."
Boşta olan ellerimi sırtına koydum ve sarılmasına karşılık verdim. " Marlena'yı alamayacaklar Zayn."
***
Rüzgar esintisi içimde tuhaf bir his oluşturmuştu. Gözlerimi yavaşça attığımda şaşkınlıkla etrafıma baktım. Bahçedeydim. Güneş yeni doğuyordu. Kafamı koyduğum yerden kaldırdığımda bana yastık olanın Zayn olduğunu gördüm.
Dün gece çok geç saatlere kadar konuşmuştuk. Ve o artık dayanamayacağını söyleyerek uyumak için başını omzuma koymuştu.
Onu uyandırmadan kalkamazdım. Ama uyanmasınıda istemiyordum. Dün gece kendini çok yıpratmıştı. Bunu görebilmiş ve hissetmiştim.
Salıncaktan kalkmak için hareketlendiğimde belime sarılı olan kollar buna engel olmuştu. Şu an da patronumla birlikte bahçede sarmaş dolaş yatıyorduk. Yerimde biraz daha kıpırdadığımda Zayn'in de hareketlendiğini hissettim.
"Günaydın." Yeni uyandığı için sesi boğuktu. Ellerini belimden çekip oturduğu yerde dikleşti. "Ah belim. Burda mı uyumuşum?"
Kafamı aşağı yukarı sallayarak onu onayladım. Kendine geldikten sonra bulunduğumuz yakınlık onu da rahatsız etmiş olacak ki ellerini belimden çekti. "Pardon uyku sırasında olmalı." Başımla onu onaylayıp ayağı kalktım. "Ben çocuklara bakıyım."
Masanın üzerindeki kupaları elime alarak bahçe kapısından içeri girdim. Elimdeki bardakları bıraktım. Saat sabahın altısıydı.
Marlena ve Brooke'un hala uyuyor olması beni rahatlatmıştı. Biz bahçedeyken uyanabilirlerdi. Odadan çıkıp Zayn'in yanına gitmek için adımlarımı bahçeye yönlendirdim. Kafasını salıncağın kenarına koymuştu. Arkadan uyuyor gibi gözüküyordu.
"Zayn. İstersen odana git orda uyu. Burda boynun tutulacak gibi."
Kafasını çevirdiğinde uyumadığını anladım. "Ah ben uyuyorsun sandım."
"Hayır."
"Pekala. Marlena uyuyor. Şey bende odama çıkacağım. Sende uyumalısın."
Beni kafasıyla onayladığında eve girmek için adımlarımı kapıya yönelttim. "Faith." Olduğum yerde durdum ve Zayn'e döndüm. "Efendim."
"Teşekkür ederim."Zayn.
Evde bir kaç saat daha uyuduktan sonra kafeye gelmiştim. Harry dışarda işleri olduğunu söylemişti. Bu yüzden benim burada olmam gerekiyordu.
Kahve makinesinden gelen sesle kahve dolu fincanı elime aldım. Saate baktığımda öğlen ikiye geliyordu ve kafe bu gün de boştu.
Cam kenarında boş bir masaya oturdum. Aşçılar mutfaktaydı. Ön tarafta konuşacak kimse yoktu. Düşüncelerimle baş başaydım.
Dün gece Faith bana çok destek olmuştu. Güçlü bir şekilde ayakta kalırsam kızımında mutlu olacağını söylemişti. Çünkü söylediğine göre Marlena hissediyormuş. Buna şahit olmamıştım ama herhalde öyleydi. Çünkü Marlena'ya bir şey olduğunda hissedebiliyordum.
Aslında bu hissiyat annelerde daha fazla. Çünkü bebek anne karnına düştüğü anda anneyle arasında bir bağ oluşur ve kadın anne sıfatını alır. Fakat baba sıfatı ancak çocuk doğduğunda kazanılır. Buna rağmen Marlena ile aramda çok farklı bir bağ olduğuna inanıyordum. Herkes bana yapamayacağımı söylediğinde bile ben tek başıma kızıma, aileme sahip çıkmıştım.
Kapıdan gelen sesle bakışlarımı kahve fincanından çektim ve oraya baktım.
Gelen Faith'di.
Kucağında Brooke vardı ve sağ eliyle Marlena'nın elini tutuyordu. Marlena yavaş yürüdüğü için Faith onu bekleyerek ilerliyordu.
"Faith?" Oturduğum yerden kalktım ve yanlarına ilerledim. "Kızım. Gel bakalım babaya."
Marlena'yı kucağıma alıp öpücüklere boğdum. "Evde sıkıldık ve biraz yürüyelim dedik. Sonra da seni ziyarete gelmenin iyi olabileceğini düşündüm."
"Çok iyi yapmışsın. Hadi gelin oturalım." Marlena kucağımda ilerlemeye başladım. Az önce oturduğum masaya oturduk.
"Bende tekim bu gün canım sıkılıyordu. Çok iyi geldi." Kucağındaki kızımın saçlarının arasına bir öpücük kondurdum.
"O zaman çok iyi olmuş." diyerek gülümsedi.
"Sen nasıl geldin o kadar yolu?" İki bebekle gelmesi zordu.
"Ha şey. Marlena'nın bebek arabası ve Brooke'ın kangurusu dışarda kaldı. Ben onu alıyım."
Brooke kucağında kalkarken onu durdurdum. "Hayır hayır. Ben onları alıyım hemde sana içecek bir şeyler hazırlıyım. Ne içersin?" Marlena'yı Faith'in yanına oturttum.
"Mekan senin ne önerirsen."
Gülümseyerek söylediği cümle yüzümde bir tebessüm oluşturdu. "Pekala."
Kapıdaki arabayı içeri aldım ve tezgahın arkasına geçtim. Buranın en güzel kahvesini hazırlayacaktım. Yanında da olmazsa olmaz tatlıyla.
Kahveyi makineden çıkarttım ve tepsiye koydum. Yanına da dolaptan sunumu hazır yaş pastayı çıkarttım. Tepsi elimde ön tarafa geçtim ve adımlarımı masaya yönlendirdim.
O sırada açılan kapıyla bakışlarım oraya kaydı.
Gelen kişi elimdekilerin düşmesine ve tuzla buz olmasına yol açmıştı.
"Evelyn?"
***
Sonunda geldi Evelyn skdkdjd
Bakalım işler nasıl değişecek...Bol yorum ve oy bekliyorum!
Öpüyorum ❣️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Baby Sitter.
Fanfiction"Artık sadece kendi bebeğime değil, onun da bebeğine bakıyordum." @besameoldlover 29.08.16