5 \ Galaksiler

7.6K 691 299
                                    


Bölüm isimlerini alakasız koyuyorum. Bilginize.

İyi okumalar.

*

Gözlerim korkuyla açılmış Okyanus'a bakıyordum. O daha çok anlamaya çalışıyordu. Ellerimi kafama çıkarıp hızlı hızlı soluk alıp vermeye başladım. "Allah kahretsin!" Dedim Okyanus'un varlığını silip atmak isterken. "Alara kızım?" Diye bağıran annemin sesi üst kattan gelirken "Ben seni tanımıyorum. Sende beni. Zaten mantıken tanışıyor sayılmazız. Semih muhtemelen senden bahşediyor. Yalan söyleme görevi sende çünkü ben hiç beceremem." Diye hızlı hızlı sıralarken kaşlarını çatmıştı.

"Sakin olmaya ne dersin?"

"Alara?" Annemin sesi çok yakın geldiğinde yalnız olmadığını fark ettim. Komşular da dışarıya çıkmışlardı. "Anne?" Dedim tereddüt ederek. "Ne yapıyorsun kızım orda? Gelip yardım etsene. Semih çoçuğum kötü görünüyor." Okyanus beni arkasında bırakıp annemin yanına gidip elini uzattığında hızla peşinden gidip uzattığı elini indirdim. Bana baktığında tek kaşımı kaldırdım. "Alara ne yapıyorsun kızım?" Diye uyarı dolu bana bakan anneme karşı omuz silktim. Okyanus tekrar elini uzattı. "Ben Okyanus. Semih'in arkadaşıyım." Bana kısa bir bakış atıp "Alara'nın da erk—" araya girip "Anne Semih nerde?" Dediğimde Okyanus sırıtıyordu. "Babanlar eve taşıyor." Derken hala Okyanus'a bakıyordu annem. "Memnun oldum evladım. Daha önce seni bizimkilerin çetesinde görmemiştim." Derken bıkmış gibi bir izlenim vermişti.

"Arkadaş grubu dersek daha hoş olur anneciğim, değil mi?" Diyerek şirince sırıttım. "Sorma ne grup ne grup."

"Ben daha çok Alara ile takılıyorum." Dediğinde Okyanus ona dönen bir çift ateş saçan göz vardı. Benim gözüm tabi ki!
"Yani kafalarımız uyuşuyor demek istedi. Yoksa başka nasıl takılacağız." Diyerek sona doğru sesimi sert tuttum. Çıplak bileğime sanki saat varmış gibi bakıp "Ohooo saat çok geç olmuş. Git artık sen Okyanus. Biraz daha beklersen bir yerin kurulabilir. Karanlık çöküyor ya daha fazla."

"Ya işte böyle yabanidir." Diye hayıflanan anneme kaşlarım kalkık bakarken komşuların hala burda olup bizi izlemesi son noktam olmuştu. "Anne artık eve mi gitsek?"

"Evladım sen kaç yaşındasın?" Diye soran Hatice teyzeye baygın bakışlar attım. "Ufak o, ufak." Diye araya girip Okyanus'a kapıyı işaret ettim. Omuz silkip durmaya devam etti. "Ay ne şeker çocukmuş." Diyen Samet veletinin annesi Merve ablaya "Senin çocuğunun aksine" diye fısıldadığımda annem kolumu çimdiklemişti. "Şiddete hayır diye protesto yapacağım göreceksin." Dediğimde sabır diler gibi yıkardı baktı. "İyi geceler Okyanus. Hadi, hadi canım dostum. Hadi iyi kalpli insan." Okyanus anneme dönüp "İyi geceler—" deyip sustuğunda annem "Hülya adım." Dedi. Ayağımla ritim tutmaya başlamıştım.

"İyi geceler Hülya hanım." Bana göz kırpıp giderken gözlerimi kıstım. Nihayet o gittiğinde kalabalık da dağılmıştı. Annemle birlikte eve çıkarken "Çok tatlı çocukmuş." Dedi sanki tepkimi ölçer gibi. "Ayaklarım bile daha tatlı." Dediğimde eve girmiştik. "Ayaklarından para kazanmamış mıydın sen güzel evladım?" Durdum. "Onu da yapmıştım değil mi?" Dedim ayaklarıma bakarak. Bir ara topuklu ayakkabı için modellik yapmıştım. Ayaklarım çok güzeldir vesselam.

"Fatih koltukta mı uyuya kaldın sen yine?!" Diye cırlayan annemin sesi kulaklarımda çınlarken odama girdim. Bilgisayarın başına oturduğumda görüntülü arayan bir adet Defne'yle iç geçirdim. Aramayı yanıtladığımda dizine koyduğu ojeyi şaşkınlıktan düşürdü. "Ooo hanımefendi. Aktifsiniz ama iki saattir cevap vermediniz. Anca tenezzül ettiniz. Şeref verdiniz." Dediğinde yorgunluktan ölüyordum ve onu hiç çekemeyeceğimi fark ettim. "Yarın konuşuruz." Dediğimde kameraya eğildi. "Dur! O elini yavaşça ordan çek. Konuşacağız." Gözlerimi devirdim. Yorgunum ben yorgun!" Diye bağırdığımda anında kalp atışım yükselmişti çünkü annem duyup buraya gelirse iki saat nutuk çekerdi Annem kendiyle gurur duymalıydı. Kalp atışımı hızlandıran tek varlıktı. "Yarın hafta sonu zaten. Ne kasıyorsun kızım. Yat öğlene kadar."

Hey Sen?! Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin