34.BÖLÜM
AMARI
Yarı tanrıçalığa alışmaya çalışıyordum.Sonuçta bu hem çok güzel hem de çok korkutucu bir histi.Korkutucu olmasının sebebi beraberinde büyük sorumluluklar getirecek olmasıydı.Ayrıca aklımda hala cevaplanmamış sorular vardı ve bu sorular git gide çoğalıyordu.
Her neyse,bir haftadır ormandaydık ve görünüşe göre yolumuzu kaybetmiştik.İşte haritayı Laina'ya verirsek olacağı buydu!
Tam tamına yedi gündür sanki ormanda kocaman bir daire çiziyorduk çünkü burada her şey birbirinin aynısı gibiydi.
"Çocuklar,üzgünüm yine ben ama maalesef tekrardan kamp kurmalıyız"Dustan işaret parmağını gökyüzünü gösterecek şekilde kaldırdı.Haklıydı,hava kararıyordu ve acilen kamp kurmalıydık.
Gece gece yürümenin zararlı olduğunu iki gün önce görmüştük.Bir grup yarasa saldırısına uğramıştık.Yaklaşık otuz taneydiler.Çıldırmış gibi saldırıyorlardı.Büyük ihtimalle bu da ormanın lanetinden kaynaklanıyordu,hayvanlar normal değillerdi.
Ben,Yuonne,Archer,Dustan ve Laina yakaladığımız yarasaların kanlarını emmiştik.Radolf önümüzde devasa büyüklükte kızıl bir kurtadama dönüşmüştü,bu hayatımda gördüğüm en harika görüntüydü.Tüylerinin arasında yer yer neon renklerinde mavilikler vardı.Yürüdükçe kırmızı ve mavi tüyler muhteşem bir uyum içinde sanki etrafa saçılıyorlardı.Ayaklarının altında köpek izlerinin bulunduğu yer de aynı renkte neon maviydi.Göğüs kafesinde,bacaklarında her yerinde ateş kırmızılığında damarlar vardı.Gözleri ise maviye dönüşmüş parlıyordu.Vücudunda belli belirsiz, rengi koyu kırmızıya çalan gövdesini kaplayan yatay çizgiler vardı.Bu görüntüyü iğrenç kılan tek şey Radolf'un yakaladığı yarasaları yemesiydi.O sırada Ulfred'in yüzündeki dehşeti ve etkilenmişliği görmüştüm.Radolf'un çiğ yarasa yemesinden değil acı çığlıklar eşliğinde kurtadama dönüşmesinden korkmuş,harika görüntüsüneyse hayran kalmıştı.
Yarasa,Birdena'nın yüzünü hedeflemişti ama Radolf ani bir hareketle yarasanın önünü keserek,yerden üç-dört metre yüksekliğe zıplayıp yarasayı havada kapmasıyla ağzına alıp kemiklerini kıtırdatarak yemesi bir olmuştu.Radolf,Birdena'yı korumuştu ama bu normal arkadaşça koruma değildi.Birbirlerine nasıl bir tutkuyla baktıklarını çok net görebiliyordum.
Ulfred'e gelince kurtadama dönüşmemişti,eline aldığı bir buçuk metre uzunluğundaki kılıçla,mükemmel bir çeviklikle vahşi yarasaları havada kesmişti.Kılıcı elinde çevirirken sert kol kasları rahatlıkla belli oluyordu.Havada zıplarken gerilen karın kasları da izlemeye değerdi.Kim bilir kurtadam olunca ne kadar güçlü görünecekti.
Şu an çadırın içinde huzursuzca yatıyor,Ulfred'in yanıma gelip beni güçlü kollarıyla sarmasını istiyordum.O ise taşlı toprağın üzerinde oturuyor,sırtını kütüğe yaslamış bir şekilde zifiri karanlıkta elindeki ince dalla toprağa rastgele bir şeyler çiziyordu.
Çadırdan çıkıp yanına oturdum "Ulfred bir sorun mu var?"
"Ne zaman kurtadam olacağım?"Cevap vermeyince alaycı bir tebessüm belirdi yüzünde "Sen de bilmiyorsun değil mi?"
"Ulfred,Birdena'ya söyledim en yakın zamanda öğrenir"
"Radolf'u gördüm.Korkunç şekilde dönüştü,acı çekiyordu Amari.Basit bir acı değildi o,bıçak saplanması gibi değildi,sanki biri etlerini canlı canlı parçalara ayırıyormuş gibi uluyordu"Sonra gözlerimin içine baktı,"Kurtadam olmak benim için sorun değil,hatta seviniyorum bile,onlar benim hep küçüklük kahramanlarımdı.Ama her dönüşümümde acı çekmek korkutuyor beni"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İKİZLER ORMANI:KARARSIZLIK
VampirKalbinizi paramparça eden birine yeniden aşık olabilir misiniz? Amari,geçmişi arkada bırakıp,kendisine yepyeni bir sayfa açmak için Bulgaristan'a gider.Fakat sonra hiç bilmediği bir nedenden ötürü doğduğu ülkeye yeniden dönmeye karar verir. Peşi...