Kyungsoo Hyung?

1.9K 140 58
                                    

Jonghyun Hyung gittikten beri 3 ay geçmişti. Ne kadar kolay değil mi? 3 ay demek. Ama öyle değil.
Hastaneye kaldırıldığım zamandan sonra daha iyi(?) davranmaya başlamışlardı.
Ama iki gün önce olan şey yüzünden hala şaşkınım.

2-3 gün önce———

Hızlıca gelirken giydiğim eşofman ve bol tişörtü giyip arabaya yetişmeye çalışıyordum. Bütün üyelerin fotoğraf çekimi hızlı geçmişti ama benimki tam bir İŞKENCEYDİ!

Adam bana takmıştı yok "Bay Byun elinizi biraz aşağı indirin.", " bacağınızı azıcık kaldırın.", " ı-ıh bu pozu beğenmedim." , " mimikleriniz hala kullanmayı öğrenemediz mi ?" Ve daha niceleri! Çıldırdım! Kelimenin tam anlamıyla! Bir zaman sonra Luhan Hyungun verdiği pozların aynısını versemde onda sevmiş bende sevmemişti.

Gıcık adam işte! Öğretmenler gibi.

Tam çıkış kapısına geldiğimde biri beni yana çekmişti ve baktığımda Kyungsoo-shi görmüştüm.

"Baekhyun, ımm.. acaba yarın okulundan sonra seni alıp bir yere götürebilir miyim?" Dediğinde her zamanki yalanımı atıyordum.

"Ama etütüm-" ama atamadım.

"Bir güncük, Lütfen." Dediğinde uzatmadan kafa salladım.

"Tamam, diğer üyelerle nerede buluşacağız." Dediğimde şaşırtmıştı cevabı.

"Sadece sen ve ben. Başka kimse olmayacak Baekhyun."

"A-ama.. sen-"

"İstemiyor musun?"

"Ondan değil. Garipsedim sadece..." sormamasını umarken beni yine şaşırtarak sordu.

"Neden garipsedin ki?"
Bugün Kyungsoo-shi'nin çenesi mi düştü?

"Sadece genellikle 'azarlanılan' kişiyim.. bu yüzden."

Kafasını salladı ve beraber arabaya geçtik.
Ben her zamanki gibi Luhan Hyungumun yanına geçecekken orada Kris-shi'nin oturduğunu gördüm. Boş olan tek ye Kyungsoo-shi'nin yanıydı.
Oturup kapıyı kapadım ve kulaklığımı taktım.

Cam kenarı olduğundan dışarı bakıyorken birden üyelere baktım.

Herkes uyuyor veya müzik dinliyordu kimse konuşmuyordu, büyük ihtimalle benim yüzümden, ama yanıma bakınca Kyungsoo-shi'nin ayağıyla ritim tuttuğunu gördüm. Canı sıkılıyordu sanırım.
Ah telefonunu evde unutmuştu doğru ya.
Neyse yapacak bir şey yok...
Cidden yok mu?
Ah şu vicdanım.

Kulaklığımın bir kulağını Kyungsoo-shi'ye uzattım ama kafam o tarafa değilde cama dönüktü.
Bu 'almak zorundasın' demek gibi bir şeydi.

Eli elime değdiğinde titremiştim çünkü eli sıcacıktı benimkine zıt olarak.

Alıp taktığında ben kafamı cama dayayıp uyumaya çalışmaya başlamıştım.
Çok geçmeden omzuma bir ağırlık düşmüştü. Ne olduğunu biliyordum, o kadar aptal değilim, bu yüzden bakmaya gerek duymadım.
Zaten hemen sonra ben uyuyakaldım.

"Aww~ Jongin çok tatlı durmuyolar mı?" Bu sanırım Luhan Hyungtu.
"Hıhı aynen."
"Kyungsoo Hyungla ne zaman şey ettiler ki?"Derin sesinden Tao hyung olduğunu düşündüm.

"Ne bileyim ama çok tatlı duruyolar~ Bekle fotoğraf çekmeliyim!"
Bir kaç sesten sonra gözlerimi açmıştım.

"Noluyor burda?" Kısık sesim ve uyku mahmurlu gözlerimle sormuştum.

Jongin Hyung cevapladı.

"Geldik hadi kalkın." Yeni uyandığından huysuzlaşmış mıydı?


Hyung? [ChanBaek]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin