Kütüphane [II] ?

1.2K 92 21
                                    

"Baekhyun?"

"Hım?"

"Baekkie?"

"Hmm~?"

"Yah Byun Baekhyun!"
Hızlıca kafamı sesin geldiği yöne çevirdim,
İlgisiz kalmış bir Park Chanyeol kadar zararlı ne olabilirdi ki, bu dünyada?
Gözlerini bana dikmiş ve parlak parlak bakması belki sizi etkilemez ama bu benim gördüğüm en tatlı şey, Chanyeol bir yenisini ekleyinceye kadar.

"İlhamım kaçtı azcık yanıma gelsene?" Hızlıca masadan kalkıp yatağında oturan Chanyeol'ümün yanına gittim.
Kollarının arası tam bana göre olduğunu söylemiş miydim?
Peki ya gülümsemesinin kalbimi hızlandırdığı?

Bu adam...
Hızlıca kollarından sıyrılıp kafamı yukarı kaldırdım, gözlerimiz kenetlendiğinde uzun süredir yapmak için yanıp tutuştuğum şeyi yaptım.
Elimi yanağına koyduğumda ellerini belime yerleştirmişti, gözlerimiz hala birbirinde yok oluyorken kafamı öne doğru kaldırdım.

Gözlerinde kaybolan gözlerim,
Dudaklarında var oluşu hissettiğinde
kapanmışlardı.

Biraz daha yaklaşıp bir elimi omzuna oradan da ensesine doğru sürttüm.
Dudaklarını kıpırdatmaya  başladığında yavaşça ona katıldım.
Dudaklarımız bir uyum içerisinde dans edip var oluşlarına kavuşuyorlarken gözlerim tekrar açılmıştı.
Biraz daha yaklaştım ona, daha ne kadar yaklaşabilirim bilemem.
Ensesindeki saçlarla oynamaya başlamış sonrasında öpücüğü bozmuştuk, var oluşu.
Alınlarımızı birbirlerine yasladığımızda gözlerim gülüyor çünkü gözleri gülüyor.
Bana sarılmak için haraketlendiğinde kendimi huzurlu kollarının arasında buluyorum.

"Chanyeol-ah..."

"Efendim,Baekhyun-ah?"

Kafamı göğüsüne yasladım ve söyledim.
"Seni seviyorum, seni çok seviyorum."
Kıkırdadı ve beni cevapladı,
"Bir ilişkiye hazır mıyım bilmiyorum Baekhyun-ah."

Kafamı kaldırıp ona baktım.
"Yah! Benimle oynuyor musun yoksa?" Kıkırdayarak sorum ve sonrasında Chanyeol'üm ile gülüşmüştük, küçük küçük öpücükler bahşetmiştik birbirimize.
O varken her şeyi yapabileceğimi biliyorum ama o yokken hiçbir şeyi bile yapamayacak kadar aciz kalırım.
Korkutsa da bu duygu o varsa gülebilirim.


Hızlıca kolilere konmuş kitapları kenara koydum ve sırtımı kütlettim.
"Ah sonunda!" Diye sesli konuştuğum da Chanyeol yataktayken dikeldi ve sordu,

"Bitti mi? Tanrıya şükürler olsun!" Mutlu bir şekilde söylemesine kıkırdadım ve ona döndüm.

"Sonunda bitti, daha fazla imza ve not görmek istemiyorum!"
Chanyeol ürkekçe sordu;
"Bir şey söylicem ama kızmak yok?" Dediğinde kafa salladım ve o can alıcı şeyi söyledi.

"Yarın fan meeting var."
Hızlıca arkamı döndüm Chanyeol'e çünkü sinirli olduğum zamanlar çirkin de oluyorum.

"HAYIR! Olamaz ya ben daha fazla imzalanacak kağıt görmek istemiyorum!"
Chanyeol arkamdan sarıldığında yumuşamıştım.
Bir şey demesine kalmadan beni sakinleştirmesi efsane bir olay değil mi?

"BAEKHYUN!" Sesle ayrılmak zorunda olsak bile sorun değildi.

"Efendim Tao Hyung?" Cevapladığım da söyledi.

"Sanırım kütüphaneyi boyamaya ve birkaç işte bütün üyelerle birlikte olacakmışız? Hadi bitirdiysen hemen gidelim! Öncesi sonrası yapmalıyım ve tiner koklamalıyım! Hadi ya hala oturmuş beni izliyorsun!"

"Hyung yoksa sen... Keş misin?" Sonrasında güldüğümüzde içeri Minseok girdi.

"Gençler hızlı hazırlanın gidelim kahve içmem gereken konular var!"

Hyung? [ChanBaek]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin