§
"Gece gece yürüyüşe çıkmak kimin aklına geldi ki?"
"Neden geldin o zaman Jimin?"
Ben, Taehyung, Jimin ve Jin yürüyüşe çıkmıştık. Hava soğuktu ve ince bir t-shirt giyinmiştim. Aman ne güzel.
"Hava fazla soğuk değil mi?"
Jin'i onayladığımda gece boyunca susmayan Taehyung girdi araya.
"İyi işte beyninize oksijen gider, Jennie'nin de uykusu kaçar."
"Hey, dostum 1 saattir yürüyoruz, bence dönelim."
"Ay aman, sanki köpek falan kovaladı da, yorgun düştün. Altı üstü birkaç adım attın."
Cümlesine noktayı koyar koymaz arkamızdan 5-6 köpeğin sesi birden gelmeye başladı.
"Hassiktir Tae, senin o şom ağzına ya!"
"Küfür yok, küfür yo- Kaçın!"
Hepsi kaçarken ne olduğunu anlamdan ben de kaçmaya başlamıştım. Neden ya?!
Neden bir gece yarısı köpekler tarafından kovalanıyorduk biz!Hepsi Taehyung'un suçuydu.
Jin'le Jimin onu öldürmezse iyiydi.•
"Sakın, sakın bir daha benimle gece yarısı falan yürüyüşe çıkma.
Geberiyordum senin yüzünden."
diyerek depoya daldığımda, hepsinin içeriye girmesini bekledim. Sonra da kapıyı hızlıca kapatmıştım."Aksiyon oldu işte."
"O aksiyonu bir yerlerine sokarım Taehyung."
Taehyung sırıtırken, Jimin ona sadece göz devirmişti.
"Ne oluyor? Bu haliniz ne?"
"Sorma Hoseok hyung, 10 köpek tarafından kovalandıkta."
"Ben yüzüme su çarpayım bir."
Onların yanlarından ayrılıp, tek yerini bildiğim Jungkook'un odasına girdim. Gözlerim kapanmamak için zor duruyordu.
Yatağında uyuyordu Jungkook. Dudağımı ısırıp, parmak uçlarımda gezerek banyosuna girdim. Yüzüm kıpkırmızıydı ve terlemiştim. Kapıyı kilitleyip,ılık suyu açtım. Küvet dolarken, biraz bekledim. Su yarısına kadar geldiğinde ise t-shirt'ümü çıkardım. Boş, onlardan birine ait eşofman altımı çıkardığımda, t-shirt küvetin içine düşmüştü. Kahretsin! Bir bu eksikti zaten.
Mecburen ufak bir duş aldıtan sonra, havluya büründüm. Bu şekilde bir erkeğin, özellikle de Jungkook'un önüne nasıl çıkardım ben?
Kapıyı yavaşca araladığımda, hâlâ uyuduğunu gördüm. Dolabından bir t-shirt ödünç almaktan bir şey olmazdı değil mi?
Tekrar parmak uçlarımda yürüyerek, yatağın sol tarafındaki, dolaba yöneldim. Arada Jungkook'u kontrol ediyordum tabii. Dolabın kapağını açıp, uzun t-shirt arayışına çıktım. Kazaklar, kapşonlular, pantolonlar ve sonunda t-shirtler. Siyah-beyaz olanını elime alıp, kapağı kapattım. Banyoya ilerlemeye başladığımda ise, sesini duymamla korkmam neredeyse üstümdeki tek şey olan havluyu düşürmeme sebep oluyordu.
"Bir erkeğin odasında böyle dolaşmamalısın..Ben olmasam, tanımadığın biri olsa şu an tam da onun altında olurdun."
Arkamı dönmedim, ne de ilerlemedim. Birkaç saniye sonra kendime geldiğimde başımı olumlu anlamda sallayarak, hızlı adımlarla tekrar banyoya girmiştim. Kalbim gerginlikten ve utançtan fazla hızlı atıyordu.
§
ŞİMDİ OKUDUĞUN
cheiro no cangote | jenkook
FanfictionSaçları boynuma değdiğinde huylanırken, burnunu boynuma hafifçe sürtüşünü hissettim. Ardından hoş sesi fısıltılı bir şekilde yankılandı kulaklarımda. "Cheiro no cangote." [ Jennie ๑ Jungkook ] © mavitzm | 2018