26 🍬 'Sarılma'

10.8K 773 275
                                    

Hello! Umarım bölümü beğenirsiniz, iyi okumalar 💜💜💜💜💜💜💜

Bölümün Yayınlanma Tarihi: 08/12/2018

Yeni bölüm 25. Ve 26. Bölümler 100 vote, 50 yorum olduktan sonra gelecektir 💜

Choi Mi Cha

''Aiishhh'' ellerimi ve ayaklarımın tabanlarını yere vurarak, yerimden kıpırdanmaya başladım. Yoongi gideli iki saat olmuştu ama ben hala olduğum yerde duruyor ve Yoongi'nin söylediği şeyi analiz etmeye, daha doğrusu anlamaya çalışıyorum.

'Belki de yapmışımdır. Nereden biliyorsun?'

''Ah!'' ellerimde hissettiğim ağrılarla beraber yaptığım şeyi durdurarak, doğruldum ve dizlerimi kendime çekerek bakışlarımı aynadaki yansımama çevirdim.

''Bize ne yapmış olabilir ki?'' diyerek sordum boş gözlerle aynada gördüğüm yansımama. Gerçekten ama! Kafayı yemiş bulunmaktayım sanırım.

''Gerçekten kafayı yedim''

''Kısaca düşünceli Mi Cha'nın biraz fazla agresif olduğunu söyleyebiliriz.'' kapının ardından bana bakışlarını diken Sehun'un gözleriyle gözlerimi buluşturup: ''Agresif mi? Hayır. Gördüğün bu Mi Cha sadece tek bir cümleye anlam yüklemekten delirmiş olan Mi Cha. Agresif Mi Cha, tam olarak nasıl bende bilmiyorum açıkçası.'' yukarı bakmaktan acıyan gözlerimle bakışlarımı Sehun'dan kaçırdım. Çenemi dizlerimin üzerinde birleştirdiğim kollarımın üzerine koyarak, derin bir iç çektim.

Sehun'la konuşmaya başladığımız günden itibaren beni anladığını düşünürdüm ama o da beni diğerleri gibi anlamıyordu. Hata Minnie bile beni anlamıyordu, beni kim anlar ki zaten? Her şeyi tek bakışında anlayan babam dışında.

''Seni anlamıyorum değil mi?''

''Beni kimse anlamıyor Sehun, üzerine alınmana gerek yok.'' diyerek ona kısa bir bakış atıp, bakışlarımı yere çevirdim. Zeminde ayakkabıların izleri vardı, çamur değilde daha çok gölge gibi. Aslında gölge de denmez çünkü gölgeler ışıkta kaybolur, fakat bu ayak izleri ışıkla gözüküyordu. Parlak bir iz gibi diyebiliriz.

''Anlatmak ister misin?'' başımı iki yana sallayıp: ''Anlatacağım şeyi sadece bana o cümleyi söyleyen kişiyi anlar'' dedim ve tekrar ona bir bakış atarak: ''Üzerine alınma'' diyerek bakışlarımı tekrar parlak ayak izlerine çevirdim.

Ayak izlerinden bir tanesi büyük, bir tanesi de küçüktü. Büyük ihtimalle büyük olan Yoongi'nin ayakkabısının izi, küçük olanda benim ayakkabımın izi.

''Yurda geçmiyor musun?'' omuzlarımı silkip: ''Sen git, ben daha sonra geçeceğim'' dedim.

''Olmaz, tek başına dönmene izin veremem'' dediğinde doğrulup, ayağa kalkarak: ''Peki, gidelim o zaman'' dedim. Aslında inatlaşırdım ama şu anda inatlaşacak havamda değilim. Eve gidip dinlemek iyi olabilir, çünkü yarın ödül töreni var ve bende o ödül törenine gitmek zorundayım.

***

Sessiz bir yolculuğun ardından yurdun önüne gelmiştik.

''Teşekkürler ve iyi geceler'' dedim. Gülümseyip, göz kırparak: ''Rica ederim ve iyi geceler'' dediğinde hızlıca arabadan indim, arka koltuğa koyduğum çantamı da alarak Sehun'a el sallayıp, güvenliğin yanına gittim. Araba sesinden Sehun'un gittiğini anlamıştım, bu yüzden hiç arkama bakmadan içeri giriyordum ki güvenliğin bana seslenmesiyle durmuş ve bakışlarımı ona çevirmiştim.

İstenmeyen Üye | Min Yoongi | ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin