Günaydınlar! Umarım bölümü beğenirsiniz, iyi okumalar 💜💜💜💜💜💜💜
Bölümün Yayınlanma Tarihi: 14/09/2018
-Şimdi Ki Zaman-
Choi Mi Cha
''Babam, o gerçekten arkadaşınız mıydı?'' menajer beni başıyla onayladığında bakışlarımı merdivenlere çevirdim:
''Benimle gurur duyar mıydı?'' dedim. Cevabın ne olduğunu biliyordum ama yine de sormak istiyordum, o cevabı duyup, o cevaba sıkı sıkıya tutunmak istiyordum.
''Hem de çok'' dediğinde gülümsedim. Tutunacak bir şeyim olmadığını düşünüyordum ama artık tutunacak bir şeyim vardı, tek bir şeydi ama sonsuza kadar o şeye tutunabileceğim biliyorum. Bir şeye ölene kadar sadık olmak vazgeçemediğim bir şeydi.
''Baban çok güzel dans ettiğini, sesinin onu masallar diyarına götürdüğünü söylerdi. Mi Cha, baban gerçekten haklıydı. Çocukların dansına bu kadar kısa sürede alışman, onlar bir çok kez küçük hatalar yapsa da sen bir kez bile bir hata yapmadın ve sesin. Sesin o kadar güçlü ve eşsiz ki, buradaki herkesin dili tutuldu. Küçük parçalarda şarkı söyleyerek sesini açığa çıkaramıyordun ama az önce yaptığın şey, seni dünyaya tanıtmıştı.'' küçük bir tebessümle menajere döndüm.
''Babam kendimi her zaman sevmemi, her zaman mutlu olmamı ama insanları sevmeyi, onları da mutlu etmeyi unutmamam gerektiğini söylerdi. Ama sorun şu ki, kendimi daha sevemiyorken, kendimi daha mutlu edemiyorken. Nasıl onları ve hayranları mutlu edecektim? Benden nefret ediyorlar, beni istemiyorlar ve istememekle yetinmeyip bana: 'İstenmeyen üye' lakabını taktılar. Sahne adım kadar güçlü olamam, o üç harf güçlü olmamı ifade ediyordu ama ben güçlü değilim. Böyle bir durumda, nasıl bu hayatta tutunacaktım?'' menajer ellerini omzumun üzerine koyup:
''Onları mutlu etmek yerine kendini mutlu etsen, senden uzaklaşıyorlarsa sen onlara yaklaş. Onlarında ister istemez, birbirlerinden başka arkadaşlara ihtiyaçları var Mi Cha, fanların onlara sevgi gösteren üyelere ihtiyacı var. Öyle ya da böyle sende o Bangtan'ın bir üyesisin. İstenmiyor musun? O zaman istenmediğini onların yüzüne vurmak yerine istendiğini onların yüzüne vur ve bunu nasıl yapacaksın biliyor musun?'' başımı iki yana salladığımda gülümseyip: ''Gülümseyerek ama dudaklarınla değil. Gözlerinle gülümsemen gerek, bunu yapamaz mısın? Dans ederek, şarkı söyleyerek gözlerinin içinin gülmesini sağlayamaz mısın?'' bunu yapabilirdim değil mi? Bunu yapmak bu kadar zor olamaz.''
''Sanırım'' diyerek mırıldandığım da menajer gözlerini devirip: ''Sanırımın bir faydası yok Mi Cha, yaparımın bir faydası var. Şimdi, yapamaz mısın? Yapabilir misin?'' derin bir nefes alıp vererek bakışlarımı kendi aralarında şakalaşan üyelere çevirdim, gülüyorlardı. Beraberken her zaman gülüyorlardı, peki onlara ihtiyacım olmadan gülebilir miydim? Evet, küçükken hiç arkadaşım yoktu ama o zamanlar mutluydum. Çünkü özgürdüm, dans edebiliyor, şarkı söyleyebiliyor, resim çizebiliyor ve resim çekebiliyordum. Bunları şimdide yapabilirim, evet yapabilirim.
''Yapabilirim'' dediğimde menajer gülümseyip: ''İşte babasının kızı, baban gökyüzünden seni izleyerek seni her zaman destekleyecek ve bende tam yanında durarak seni destekleyeceğim.'' içimden geldiği gibi menajere sarılıp: ''Teşekkür ederim'' dedim. Sırtıma pat pat vurup: ''Şimdi hazırlanma zamanı, son bir sahneniz kaldı.'' ondan ayrılıp, koşarak çocukların bulunduğu odaya girdim. Benim girmemle beraber gülüşmeler kesilmişti, onları umursamadan masamdaki yerimi aldım.
''Sana ağlama demiştim'' diyen makyöz'e: ''Peki, siz neden ağladınız? Sizin makyajınız neden aktı?'' dedim. Ağlamıştı hem de benim şarkımdan sonra ağladığı daha da net bir şekilde ortadaydı. Bir şey demeden, önce yüzümü temizledi, daha sonra da tekrar makyajımı yapmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İstenmeyen Üye | Min Yoongi | ✔️
أدب الهواةTAMAMLANDI ✔️ Sadece havaalanında ki hayranlar onlara zarar vermesin diye, kendi canını ortaya atan bir fanken. Bir anda kendimi onların arasında, Bangtan'ın 8. Üyesi olarak bulmuştum ve bulunduğum yer istenmediğim bir yer... • 'BTS İstenmeyen üyesi...