Bölüm 23

91 28 12
                                    

Bölüm şarkısı medyada. Keyifli okumalar ❤

Melodi'den Devam:

Gözlerimi ovuşturarak rüyada olup olmadığımı anlamaya çalışıyordum. Gerçi bundan olsa olsa kabus olurdu. Sevdiğim bey en tehlikeli şahsın (ümstad siyak kuşak Mehmet abi) mekanında tozu dumana katarken onu durdurmazsam olacakları tahmin bile edemiyordum.

Melek benden önce aralarına atlayarak "lan bensiz adam mı dövüyorsunuz?" dediğinde Onur ve Tunç dayılana dayılana buraya geliyordu. İşin kötü yanı yerde iki seksen uzanan çocuğun arkadaşları da buraya geliyordu. Kendimi horoz dövüştürüyor gibi hissetmem hiç normal değildi. Onur her zamanki fişeqliğiyle sarışın bir kıza çift şeritli otoban yaparken kavgayı unutmuş olmasını umuyordum.

"Kızım bir şeyler yapalım! Mehmet abi gelecek birazdan." diyip Denizle büyük bir istişareye girecekken Tunç son noktayı koymuştu.

"Aman Ali Rıza bey tadımız kaçmasın." dediği gibi Sarp'ın koluna yapıştığında gülümsememi bastırmaya çalışıyordum.
Bu çocuk beyin yerine plastik şişe taşıyor bence. Bunun başka açıklaması olamaz.

"Deniz sen Meleği sakinleştir. Ben de Sarp'ı." dediğimde onaylayarak olay yerine geçiş yaptık.

"Olay yerine geçtim amirim. Anlaşıldı. Tamam."
Einstein'ımız Deniz kendini arka sokaklarda Mesut komser sanmaya devam ederken ben çoktan kavganın ortasına atlamıştım.

"Sarp dur lütfen! Ben çok kötüyüm."
Timsah gözyaşlarımı akıtarak Oscar'lık performans sergilerken ben bile kendimden bu kadarını beklemiyordum. Bende de ne cevherler varmış be. Hepsi yutmuş gibiydi numaramı.

"Neyin var? Niye ağlıyorsun?"

Sarp efendi bu halime endişelenmiş olmalı ki çocuğun yakasını bırakmıştı. Fırsattan istifade kolundan tutarak köşeye çekiştirdim.

"Amcamı ameliyata almışlar."
Bahanemi seveyim. Benim amcam yok ki...

"Tamam sakin ol. Ağlama güzelim. Nesi varmış?"

Birtanecik, mikemmel, harikulade sevgilim yanağımdan süzülen yaşları elleriyle silerken içimde çocuğu kandırmanın acısını yaşıyordum.

"Ya adam doğuruyor. Hem de ikiz." dediğimde 'ne diyo la bu?' dercesine suratıma bakmıştı. Yemin ediyorum beynim aktı. İki gram varsa o da uçtu şu an.

"Ahahaa şaka yaptım. Basuru vardı." diyerek toparlamaya çalışırken ümstad Mehmet abi olay yerine intikal etmişti. Elindeki sopanın kalınlığına bakılırsa bu akşam birilerinin pekmezi akacaktı.

"Kızlar ne oluyor burada!?"

Memo abi adeta kükreyerek araya atladığında Sarp'tan jet hızıyla uzaklaştım. Sevgilim olduğunu öğrenirse çocuğu komalık eder mazallah. Gençliğimin baharında kocasız kalmak istemem.

Deniz'le beraber Meleğin yanına giderek adamın karşısında resmen boy sırasına girdik.
İlk ses benden yükselmişti.

"Mehmet abi bu yerde yatan lavuk bana sarkıntılık ediyordu."

Sonrasında işaret parmağımla Sarp'ı göstererek "Bu çocuk da beni korudu." diyebildim.

Biricik Eros'uma 'bu çocuk' dedim. Allah affetsin...

"Tamam kızlar. Siz gidin oturun. Ben de şu arkadaşla bir görüşeyim."

Memo abi yerdeki çocuğu yaka paça içeri götürdüğünde arkasından acıyan gözlerle bakıyorduk. Yavşak çocuk pek de gençti. Erkenden gitti...

ÜÇ SİLAHŞÖRLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin