BÖLÜM 6

185 59 31
                                    

Arkamdan seslenen Eros'a panikle dönerek gülümsemeye çalıştım. Derin bir nefes alıp söyleyeceklerimi toparladım.

"Aa şey bu kız senin kardeşin miydi? Valla hiç benzemiyorsunuz. Kız ne kadar güzel baksana."

"Batırdın kızın üstünü sakar mısın?"
Eros'cuğum azıcık kızmış olabilirdi. Hem benim çırpınışlarımı hem de sıvayıp tüy dikişimi izliyordu.

"Şey çok özür dilerim valla bilerek olmadı. Hem zaten bilerek olsa gelip özür dilemezdim bu durumda_ Neyse salla..."

Kızılcık bana öldürecek gibi bakarken mükemmel düzenli çantamdan on saatin sonunda bir peçete bulup tekrar kızın yanına koştum. Hem manyak gibi kolayı silip hem de konuşuyordum..

"Ya valla sakarlığım için kusura bakma. İstersen evim çok yakın sana bir tişört vereyim. Temiz temiz gidersin."

"Şey abi olmaz mı?"

Kız kararsız bir biçimde abisine bakarken Eros da bana yandan ters bir bakış atarak kafasını salladı.

"Olur ama çabuk olun işim var."

○○○○

Önde Deniz ve Melek arkada Ben, Sarp ve adının Buse olduğunu öğrendiğim kızılcık hep beraber bizim eve gidiyorduk. Şaka gibi!

Meleğin Deniz'e dinlettiği şarkıyı duyunca istemsizce kıpkırmızı olmuştum. Bir de utanmaz gibi bana dönüp sırıtıyorlardı. Bu aralar psikopat gibi ikisi de bunu dinliyordu. Hele Melek bana dönüp "Kanka bende sana döşüyorum" diyordu. Gerçek bir psikopatla yaşıyorum...

"Tut şunun ucunu döşeyelim abi
Kolonları kirişleri dolanalım abi
Mutfağa banyoya ulaşalım abi
Hiçbir şey olmaz Fırat bu abi"

"Kızlar şunu kapatır mısınız?" dediğimde mırın kırın edip sonunda kapattılar. Eros'uma yine rezil oluyordum. Gerçi Sarp da güldüğüne göre rezil olmuş sayılmazdım...
Hayır yani bir reklam şarkısından da bu kadar fesatlık çıkartılmazdı. Ayıp ya!

.........

Eve ulaştığımızda Buseye tişörtlerimden birini verip içerde giyinene kadar da Sarp'a salonda beklemesini söyledim. Melekler bizi yalnız bırakıp kaynaştırma planları yaparken çocuk hâlâ karşımda tip tip durmuş bana bakıyordu..

Kaşlarımı çatarak Eros'a döndüm.
"Açıkta bir şey mi gördün ne bakıyorsun?"

"Yoo şeyi düşünüyordum neden her yerde karşıma sen çıkıyorsun bunlar sence de fazla tesadüf değil mi?"

"Olabilir ki. Yani aynı semtte yaşıyoruz sonuçta."

Çocuk yine sırıtmaya başlarken ben daha çok sinirleniyordum. Aklı sıra bana gönderme yapacaktı...

"Yani bugün kardeşimi daha tanımıyorken üzerine kolayı bilerek dökmediğini söylüyorsun?"

"Yoo niye bilerek dökeyim ki?"

"Yani bilmem. Belki benden etkilenmiş de olabilirsin. Kıskanmışsındır belki."
Melek içerden fırlayıp "Evet sana deli gibi aşık her boka seni katıyor." dediğinde gözlerimi utançla kapattım. Karşımda meraklı ve şaşkın bir çift göz duruyordu.

"Melodi bu doğru mu?"

Ah be Sarp niye soruyorsun!
Yanaklarım patlıcana benzer bir hal alıp mora dönüşürken Meleğin ağzına nasıl sıçsam diye düşünmeye başladım. Sonra bulunduğum durumu farkedip bu planları ertelemeye karar verdim.

Tam cevap verecekken kurtarıcım bilin bakalım kim oldu? Ayol tabi ki kapıydı. Hemen uçup kapıyı açtım.
Gelen pizzacıydı ama ben pizza söylememiştim ki. 'Allah'ım bu iki mal yine ne yapıyor?' diye düşünürken birden kendimi rüzgârdaki peçete gibi yere doğru süzülürken buldum.

ÜÇ SİLAHŞÖRLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin