HALA SEVİYORUM

1.1K 79 48
                                    


kaldığımız yerden devam arkadaşlar. Biliyorum sizi çok beklettim, ama geri döndüm işte. Denizime kaldığımız yerden devam ediyoruz.  Umarım beğenirsiniz, iyi okumalar...

ve bugün benim doğum günüm, bunun içinde bölüm attım ayrıca.

--------

SU

"kabul ediyor musun" diye sordu imam bana 3. kez. Derin bir nefes verdim, her şey çocuğum içindi. Zaten resmi nikahı yapmıştık Ahmetle..

"ediyorum" Ahmete döndü ona da sordu, ama ben nedense duymuyordum onların konuşmasını. Şahitlere yani babam ve Ahmetin arkadaşına, imama ve ahmete boş boş bakıyordum. Beynim beni zorla geçmişe sürüklüyordu, Ateşle olan evliliğime....

"mehiri ne kadar" dedi imam, o vakit beynim geçmişi bıraktı. Sonra yine aklıma o gün geldi. Ayrıldıktan sonra Ateş babamı görmüş ve mehirim olan 10 bini vermişti. Babam bana getirdiğinde ben de hayır kurumuna bağışlamıştım.

"istemiyorum" dedim.

"ama Su..." dedi ahmet, onun sözünü kestim ve "lütfen" dedim. Oflayarak "sadece 50 gramlık bir bilezik olsun, mehir vacibtir" dedi. 

"Ahmet..."

"hadi ama Su" isteksizce de olsa kafamı "evet" manasında sallayarak kabul ettim. İmam,

"bende ALLAH ın huzurunda sizin nikahınızı kıydım" dedi ve dualar okudu. 

Uyuşmuştu sanki bedenim. Kalbimde başkası varken, karnımda başkasının çocuğu varken Ahmete eş olabilir miydim acaba, ya da onu sevebilir miydim. Ateş beni boşasa da onu unutamadım, bana inanmaması, boşaması umurumda değil. Onu hala seviyordum, bu yüzden ya Ahmeti üzersem, onun sevgisine kıyarsam diye korkuyorum. Rabbimde tek istediğim bu kalbime düğümlenmiş aşkın ipini sökmeme yardım etmesidir, yoksa başkaları zarar görecek.

ATEŞ

"Acaba o doğru mu söylüyordu, ya o yapmamışsa." bu sual Sudan boşandıktan sonra beynimde sürekli döndü. Her bu soruyu düşündüğümde kendi kendime şu cevabı verdim, "anneni öldürdüğünü görenler var, şahitler var." dedim, her ne kadar kalbim bu cevabı söylediğimde sıkışsa da.

"ateş" diyen ses tanıdık geldi, Hira. Boşandıktan sonra onu hiç görmedim. İlk kez görüyordum. Her hira düşündüğümde "doğrumu söyledi acaba" diye geçiriyordum içimden. Ama cevap bulamıyordum. 

"ateş"

 "hı"

"dalgınsın, şey biraz konuşalım mı"

"o..olur geç, geç otur" kafasını salladı ve geçti, bende yanına oturdum. 

"bak biliyorum, yalan söylediğimi düşünüyorsun ama gözlerimle gördüm suyun zehr...."

"eğer bu konuda konuşacaksan konuşma, bu konuyla ilgili başka bir şey duymak istemiyorum" Suyun aleyhine duyduğum her şey beni üzüyordu.

"tamam, ııı, sana bir haberim var" dedi "ne haberi" dedim.

"şey, yani , o "

"geveleyip durma da söyle"

"ne tepki vereceğini bilmediğim için korkuyorum aslında" 

"söylesene" sesim yüksek çıkmıştı, çünkü her saniye geriliyordum. suya bir şey olmuş gibi hissediyordum.

"tamam, sakin ol. Su evlendi" şok olmuştum. Saçmalıyordu, ne diyor bu. Hayır ya olamaz.

"ne saçmalıyorsun"

"doğru söylüyorum"

"kimle"

"Doktor, Ahmet ile" onla mı,  neden onunla.

"ben, ben mehmeti arayacağım" 

"bana inanmıyor musun" gözlerimi devirdim ve Mehmeti aradım.

"alo, mehmet"

"ne yüzle arıyorsun ha"

"bir..bir şey soracam"

"ne soracan lan utanmaz herif"

"of, su yani Su evlendi mi"

"sözüne inanmayarak boşandığın kadının evlenip evlenmemesi seni ne ilgilendiriyor ki"

"hadi ama"

"kızım mutlu bir yuvanın temelini attı Ahmetimle. senin ona yaşattığın üzüntüler yetmedi mi, artık bir rahat bırak kızımı. onu seviyorum dedin ama ona inanmadın. Nasıl düşünebildin sevdiğin kadının anneni öldürebileceğine, ha. Sevgi ve aşk, seviyorum demekle olmuyor Ateş bey. Saygı gerek, sadakat gerek, GÜVEN gerek. Sevmek için yürek, sürdürmek için emek gerek. Ama sen adam mısın ki sözlerimi anlayasın" 

gelen dıt, dıt, dıt sesiyle telefonu kapattığını anlamıştım. Son söyledikleri aklıma kazınmıştı, "sevmek için yürek, sürdürmek için emek gerek"....

"doğru mu söylemişim"

"hayır"

"ne hayırı"

"nasıl evlenebilir"

"sen de evlenebilirsin" anlamaz bakışlarla baktığımı anlayınca elimi tuttu ve,

"mesela benimle evlenebilirsin" hızlıca ellerimi çektim.

"ne dediğinin farkında mısın sen"

"hadi ama, oturup karının yasını mı tutacaksın beni bıraktı diye" hızla ayağa kalktım, o da benimle birlikte kalktı.

"bunları ne sen söyledin, ne de ben duydum. Sakın, sakın gözüme görünme, defol" dememle bana sinirli bir bakış attı ve gitti.

Ben hala suyu seviyorum, o sadece  bana ait, sadece benim denizim....


DENİZİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin