Mercy | MYG

Bölüm 35

Yazar Anlatımından;

Saat sabahın ilk ışıklarıydı. Herkes dün gece bir şeyler ile meşgul olduğundan uyumamıştı. Jin, Jungkook, Namjoon ve Hoseok Kahvaltı için yine dünyayı sipariş etmişler sessizce yemek yiyorlardı.

Demir merdivenden gelen ses tüm sessizliği bozmuş ve kucağında kızı ile gülerek inen adam da onlara katılmıştı. Nötr olan suratlar bir an da gülümsemeleriyle aydınlanmıştı o an.

"Babba babba babba" diyerek el çırpan minik herkesin neşesi haline gelmişti. En az Yoongi kadar diğerleri de Yun'a bağlanmışlardı.

Hoseok yüzünde buruk bir tebessüm ile onları izledi. Dün gece öğrendiği gerçeği daha kendi kabul etmiyordu. Bunu nasıl onlara diyecekti. Nasıl Yoongi'ye diyecekti.

Her şey aslında oyun muydu? Bu minik beden Kai'nin iğrenç oyunu sonucunda mı buradaydı? Annesi miydi gerçekten Danbi? Aklında tonlarca soruyla boğuşmuştu dün geceden beri.

Bu bir oyunsa amaçları ne olabilirdi ki? Bu minicik bedenle bize ne yapabilirlerdi ki? Kendi düşünceleri arasında boğulduğunu anlayan adam kafasını eğip sanki onlardan kurtulmak istercesine kafasını sağ sola salladı. Yalan da olabilirdi sonuçta.

Ya değilse?

"Yoongi?" Diyerek hızla kafasını kaldırdı. Doğru veya gerçek en azından Yoongi'ninde bilmeye hakkı vardı.

"Hı?" dedi kafasını kaldırmadan Yun'a yemek yediren adam.

Hala onlara bakmaya devam ediyor nerden başlayacağını bilmiyordu zaten dün gecede yun uyuduğu gibi onu oradan alıp uzaklaşmıştı. Eğer yalansa çocukları boş yere oyalayacaktı.

Ya asıl amaç buysa?

"Eee konuşacak mısın?" Dedi kafasını kaldırıp yoongi.

"Ay sıçayım ya. Ayaklarım ağrıyor bulduğum yerde ağzına edeceğim o çocuğun bana unutturmayın sakın." Diyerek büyük koltuklardan birine kendini attı Taehyung.

Herkes bir anda ona dönmüş ve boş gözlerle bakmıştı. Kapıya en yakın olan boş masada koltuğa uzanmış hala sessizce küfürler savuruyordu. Buna rağmen garip bir gülümseme mevcuttu suratında.

"Kim hyung?" Diyerek konuşmuştu sonunda Jungkook.

Yattığı yerden tutunarak kafasını kaldırıp oturur pozisyona gelen Taehyung cevap verdi. "Kim olacak salak aşık number two" derken eli ile iki işareti yaptı ve devam etti. "Park Jimin."

"Salak aşık mı?"

"Ne oldu ki?"

" O nerede?" Aynı anda Jungkook, Hoseok ve Jin soru yöneltmişti ve Taehyung kahkaha attıktan sonra mızmızlanarak ayağa kalktı ve onlara doğru yürüyüp yanlarına oturdu.

"Hastanede işimiz bittikten sonra ağzından Min Hee'ye aşık olduğunu kaçırdı. Min Hee'de o sırada arkasında onu dinliyordu. Sonra bizim salak arabaya binip hızla siktir olup gitti." Dedi Taehyung.

"Min Hee'ye mi aşıkmış?"

"Bizim Jiminden bahsediyoruz değil mi?"