19.BÖLÜM

1K 34 2
                                    

Şaşkınca bi Cihan'a bi Seyran'a bakıyordum. Seyran koşarak Cihan'a sarıldı. Geri çekildiğinde

"Bak abi bunlar dostlarım daha yeni tanıştık ama onları çok sevdim" dedi. Cihan, bana ve Mira'ya bakıp

"Ben onları tanıyorum zaten hatta aynı sınıftayız" dedi. O an aklıma gelen soruyla

"Ama Seyran ile aynı sınıftasınız" dedim.

Cihan

"Ben sınıf tekrarıyım" dedi. Başımı aşağı yukarı salladım. Sonra Seyran ile Cihan gittiler bizde Mira ile yürümeye başladık.

Eve geldiğimde çok yorulmuştum odama gidip yatağıma uzandım. Telefonumu elime alıp en sevdiğim şarkıyı dinlemeye başladım.

Birden zilin çalmasıyla ayağa kalkıp odamdan çıktım. Hızla kapıyı açtığımda Mira'yı görmemle derin bi nefes verdim. Mira içeriye girerken

"Kızım daha az önce birlikteydik." Dedim. Mira omuz silkip

"Şimdi gidip hazırlanıyorsun. Ve dışarı çıkıyoruz" dedi. Kaşlarımı çatıp

"Ben hiçbir yere gelmiyorum" dedim. Mira dudak büzüp

"Sen beni üzecek misin?" Dedi. Omuz silktim.

Mira şirince gülümseyip

"Hadi kırma beni" dedi. Oflayarak

"Tamam" dedim. Mira gülerek koltuğa oturdu.

"Hadi git hazırlan" dedi. Bıkkınca nefes verip odama girdim. Üzerime rahat şeyler giyinip tekrardan salona geçtim. Mira gülerek ayağa kalkıp kolumi girdi.

"Hadi gidelim" dedi. Birlikte gülerek evden çıktık.

...

Pamuk şekerimi iştahla yerken

"İyki buraya gelmişiz" dedim. Mira'da gülerek

"İyki" dedi. Onu böyle mutlu görmek benide mutlu ediyordu. İlk başta baya korkmuştum ama korktuğum gibi olmadı aksine Mira baya iyi toparladı.

Mira kıvranmaya başladığında

"Ne oldu?" Diye sordum. Mira derin bi nefes alıp

"Ben lavaboya gidiyorum" dedi. Bende bir şey demedim. Mira hızla yanımdan gittiğinde bakışlarımı denize çevirdim. Dalgalar kıyıya vuruyordu. Derin bi nefes aldım. Uzun zamandır kendimi bu kadar huzurlu hissetmemiştim. Devamlı bir olayın içindeydim. Şu anki huzur gerçekten ihtiyacım olan tek şeydi.

Bu yaşta bu kadar sıkıntıyla başa çıkmak bünyeme zarar vermişti. Arada kendimi bile unutmuştum. Gerçekten ben ne ara kendime zaman ayırdım? Uzun zamandır ayırmadığım kesin.

Cihan hayatıma girdiğinden beri bir olaydan başka bir olaya sürüklendim.

Cihan özünde iyi birisi yoksa gerçekten kötü mü?

Bu soru uzun zamandır beynimi kemiriyor.

Tam diyorum ki Cihan iyi birisi sadece kötü olmaya zorlandı belkide mecbur kaldı onun içindeki iyiyi ortaya çıkarmam lazım hop bir şey oluyor Cihan bu düşüncelerimi alt üst ediyor. Onunla ilgili bütün iyi düşüncelerim bir anda derin bi yıkıma dönüşüyor. Gerçekten Cihan'ı anlayamıyorum.

Omzuma dokunan el ile irkildim. Yanımda hareketlilik hissedince başımı yana çevirdim. Kutay'ı görmemle sertçe yutkundum.

Kutay ciddi bi tavırla

"Deniz insana gerçekten huzur veriyor öyle değil mi?" Diye sordu. Bir şey demeyip sadece yüzüne baktım.

Kutay tebessüm edip

"Bak İkra. Cihan hayatında olduğu mühletçe sen asla huzurlu ve mutlu olamazsın. Cihan kötü birisi ve etrafındakilere kötülük yapıyor. Onunla kimse mutlu olamaz sende olamazsın." Dedi. Ciddi görünüyordu.

Peki bana bunları neden söylüyordu?

Benim iyiliğimi düşünecek değildi. Çünkü bendende nefret ediyordu ve intikam almak istiyordu. Peki şimdi neden iyiliğimi düşünüyormuş gibi konuşuyor?

Kutay gülerek

"Aklının karıştığını biliyorum. İkra sen bana büyük bi yanlış yaptın kabul. Ama senin kötülüğünü istemiyorum. Feyzan, Cihan sana sadece zarar verir." Dedi.

Aslında haklıydı Cihan kötüydü yanındakileri mutlu edemezdi ama ben onun yanında olmak istiyordum. Nedenini bilmiyorum ama Cihan'ın yanında kalıp onun içindeki iyi insanı ortaya çıkarmak istiyorum.

Derin bi nefes alıp

"Cihan kötü birisi olabilir yada kötü olmaya mecbur bırakılmışda olabilir ama ben onun yanında olmak istiyorum. İster iyi olsun ister kötü." Dedim. Şu an bunu neden söyledim bilemiyorum? İçimden gelenleri söylemek istedim. Cihan'ın yanında olmak istememin sebebi ne onu da bilmiyorum ama onunla olmak onu iyi birisi yapmak istiyorum. Ve ben buna inandıkça Cihan'ı asla bırakmayacağım.

Kutay ciddi bi tavırla

"Sen bilirsin ama şunu unutma Cihan kötü ve herkese kötülük saçıyor." Dedi ve kalkıp gitti. Derin bi nefes alıp bakışlarımı denize çevirdim.

Kutay haklıydı ama içimden bi ses Cihan özünde iyi birisi diyordu. Ben içimdeki umuda tutunarak Cihan'ın içindeki iyi insanı ortaya çıkaracağım.

Kolumdan sertçe tutulup ayağa kaldırılmamla gözlerim irileşti.

Mira korkuyla

"Ya bırak onu" dedi. Cihan sertçe

"Mert, Mira'yı burdan götür" dedi. Mert, Mira'nın kolundan tutup onu peşinden çekeledi. Onların ardından bakarken Cihan sertçe gözlerime bakıp

"Kutay ile ne konuştun?" Diye sordu. Derin bi nefes verip

"Önemli bir şey değil" dedim. Cihan gözlerimin içine öfkeyle bakıp

"Bana sakın yalan konuşma" dedi. Gözlerindeki öfke beni korkuturken sertçe kolumu çekip

"Bir, ben sana hesap vermek zorunda değilim. İki, ben yalan konuşmuyorum" dedim. Cihan sinirle solurken

"Bana hesap vermek zorundasın. Ve umarım yalan konuşmuyorsundur" dedi. Gözlerine baktığımda bi duygu kırıntısı aradım ama yoktu sadece öfke vardı.

Derin bi nefes alıp hızla yürümeye başladım. Cihan arkamdan bağırarak geliyordu. Onu umursamayıp hızla yürümeye devam ettiğimde hızla üzerime gelen arabayla sertçe yutkundum....

Umarım bu bölümü beğenmişsinizdir.

Özür dilerim yapılan yorumlara cevap veremiyorum. Affedin beni. Umarım darılmıyorsunuzdur. Yaptığınız her yorum benim için çok değerli. Wattpadde fazla aktif değilim o yüzden anında yorumları göremiyorum bunun içinde özür dilerim.

Bu bölüm hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?

Sevdiğiniz karakter

İkra

Cihan

Mira

Cemal

Kutay

Seyran

Mert

Soğuk Tehlike!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin