2-Kim Bu Can Ardel?

436 25 0
                                    


Derin'den..

Okuldan eve döndüğüm akşam babam ve anneme tez danışman hocamın tam bir gıcık olduğunu belli etmemek için resmen kıvranmıştım.Babam söz konusu hocanın söz konusu tavırlarını duysa eminim olaya el atmak isteyecekti.Bense şimdilik böyle bir kaosu gereksiz görüyordum,yaşayıp görecektik.Ayrıca o adamı gözümde büyütmemem,ondan öğreneceklerime odaklanmam konusunda kendi kendime uzun süre telkinlerde bulunmuştum.Bu sabah gün okula gitme zorunluluğum olmadığı bilinci ile mükemmel başlamıştı.Harika bir sabah kahvaltısı,annem Seren Hanım ile kız kıza kahve keyfi...Ve ardından gelen tuhaf bir mesaj : Gönderen:0534......... ''Sevgili Derin ben Can Ardel,öğleden sonra 15.30 dersi için okulda olmalısın.Lisans öğrencilerine sürpriz quiz yapacağım.Gözetmen sensin.'' Gerçekten ilginç bir mesaj.Ayrıca Sevgili Derin?Tamam bu itham şekli Can Hoca dışında pek çok hocaya uygundu ama dünkü tavrından sonra kısa süreli bir şok etkisi yaratmamış değildi üzerimde.Her ne kadar çaylak stajyer ve ayak işlerini yapacak ezik öğrenci konumuna düşmek istemesem de Can Hoca'nın bu 'kibar sayılabilecek' mesajı ve ufak da olsa gözünde iyi bir imaj yaratma çabam baskın çıktığı için ''Elbette Hocam..'' şeklinde kısa bir mesaj yolladım.Bereket bugün erken uyanmıştım,saat henüz 11'e geliyordu.Odasında giyinmekte olan annemin yanına ağır adımlarla gittim,anlaşılan bugün babamı okulunda ziyaret etme planımız suya düşmüştü.''Anne,gelebilir miyim?''diye sordum kapısını tıklatırken.''Gel tabii..'' dedi sessizce.Kapıyı usulca açıp içeri süzüldüm.Annem beyaz bir pantolon üzerine ince triko toz pembe bir tişört geçirmişti,turuncumsu bakır saçları her zamanki gibi yapılıydı.Makyaja ihtiyaç duymayan narin ve yaşına rağmen neredeyse hiç kırışmamış cildine bir kaç dokunuş yapıp,aynada bir kendi yansımasına bir de bana baktı,''Eee,hani daha hazırlanmamışsın?Öğle yemeğine yetişelim demiştik.''dedi annem bir miktar hayal kırıklığı içinde.Sessiz bir nefes verdim.''Ben maalesef gelemiyorum.'' diye yanıtladım suratımı düşürürken. İstemsiz çatılan kaşları ile,''Neden ki?''diye sordu. ''Tez Hocam okula çağırıyor,Lisans öğrencilerine quiz yapacakmış gözetmenlik görevi bil bakalım kime ait?'' dedim yapmacık bir heyecanla tek parmağımı havaya kaldırırken. Annem dudaklarını birbirine bastırıp kısa bir an duraksadıktan sonra , ''Okul işi daha önemli kızım biliyorsun.Baban her zaman ne der?''diye sorduğunda ''Öncelik okuldur.'' dedik ikimizde aynı anda ve gülüştük.Sanırım babam haklıydı,öncelik her zaman okuldur.Ne kadar yıkıcı olsa da ...

2 Saat Sonra Okulda..

Yarım saat önce gelmek gibi bir aptallık yapmanın cezasını çekiyordum sanki.Can Ardel ortalarda yoktu ve ben Lisans öğrencilerinin yanında gezinmek istemediğim için Hocaların odalarının olduğu sessiz ve nadiren insan geçen o koridorda bir korku ya da dram filminin baş karakteri gibi umutsuz ve yorgun bir şekilde duvar köşesine sinmiş öylece bekliyor arada bir de telefonumu kontrol ediyordum.Can Ardel'i aramama rağmen geri dönüş alamamıştım.Daha sonra sıkılmamın bir sonucu olarak Seçil ve Işıl'ı aramıştım ancak onlar da evlerinde tez aşamasına geçiş yılının verdiği rahatlık ile kaynak toplama işine girişmişlerdi.Artık sıkılmamın son safhasında boş beleş beyaz,düz ve renksiz duvarları incelemeye doyduğum aşamada koridorun sonunda ayak sesleri duyuldu.Sonunda Can Ardel arka kapıdan fakültemize giriş yapmıştı,dersinin başlamasına ise 5 dakika vardı.Dakik bir adam dedim içimden,ne benim gibi haddinden erken geldi ne de dersine geç kaldı.Odasının kapısını açarken göz göze geldik.Gülümser gibi oldu ya da bana öyle geldi,bir başka ihtimal bu bitik halimin onu eğlendirmesi olabilirdi.O kapısını açıp çoktan odasına dalarken bense hızlı adımlarla koridorun sonunda bulunan odasına adeta ışınlandım.Kapıyı geldiğimi gördüğü için açık bırakmıştı yine de hafifçe tıklatarak içeri girdim.''Merhaba Hocam.'' dedim bu sefer kendimden emin bir sesle.''Merhaba,anlaşılan erkencisin bugün.'' dedi donuk bir sesle ve yüzüme asla bakmayarak.Çalışma masasına geçip kendini koltuğuna bıraktı,sessizliğime uyuz olmuş olacaktı cevap bekleyen öfkeli gözlerle gözlerimin en içine baktı.Bu sefer ben ifadesizdim.''Görev aşkı diyelim.'' dedim yine kendimden emin bir tonla.Karşısında kibirli ve çok bildiğini sanan ama hiçbir işe yaramayan o öğrencilerden olmak istemiyordum ama bu davranışımı resmen o istiyordu.Karşısında hem itaatkar hem de öz güvenli kendinden emin birilerini istiyordu.Tamamen tezat bir adamdı ama yine de Akademisyendi.Benden üstündü,bu süreçte ne yaparsa yapsın kabulüm olmak zorunda olmalıydı.''Öyle olsun bakalım.''dedi neredeyse duyulmayacak bir sesle.Kolundaki saate hafifçe baktığı sırada söz konusu saatin bir servet değerinde olabileceği aklımın bir köşesinden hızlıca geçti.Ardından çabucak bakışlarımı ondan kaçırdım gördüğü an yine ufaktan laf dokundurabilirdi..Neyse ki yırtmıştım.Masasının üzerinde duran bir tomar kağıdı alıp bana açıklama yapmaya tenezzül etmeden hareketlendi,o önden ben arkadan odadan çıktık.Hemen karşıda bulunan Bahar hocanın odasını kapısını usulca tıklattı ve direk içeri kafasını uzatarak,''Bahar ben 2.sınıflara quiz'e gidiyorum.Kapımı kilitlemedim,gözetmenliği Derin yapacak 5 dakikaya dönmüş olurum.''derken şaşkınlığım içinde Bahar hocayı kafamla selamladım.Can Ardel Bahar hocadan bir cevap beklemeden kapıyı kapatıp yola koyuldu.Bahar hocaya yalnızca Bahar demesi dikkatimden kaçmadı.Sesli hatta bağırarak oflamamak için kendimi zor tutarken,çoktan sınıfların olduğu bölüme varmıştık.2. Sınıflar Can Ardel'i koridorun başında gördüğü an hızlıca sınıfa doluştular,gözlerimi devirdim.Üniversite'ye giden insanlara bak dedim içimden.Sınıfa girdiğim an dikkatimi çeken ilk şey kızların ön sıralara yoğunluklu biçimde oturmuş olmasıydı.Sırıtmamak için kendimi zor tuttum.Can Ardel...2 gündür tanımama rağmen her kıza yüz verecek bir tip asla değildi hele ki öğrencilere.''Evet Millet..Geçen hafta konuşulanları ve 1. sınıftan öğrendiklerinizi hatırladığınızı umuyorum..Sürpriz bir quiz yapıyoruz bu hafta,kağıtları önlerden arkalara doğru gönderin..'' dedi gür ve otoriter bir ses tonuyla.Sınıfta istemsiz bir uğultu koparken ön sıralar denileni yaparak boş kağıtları arka sıralara yolladı. ''Soru Bir: Freud'un Psikoseksüel gelişim dönemleri hakkında detaylı bilgi veriniz.Soru İki: Elektra ve Oedipus Kompleksi hakkında örnekler eşliğinde kısa bilgi veriniz. Süreniz 1 saat başarılar.'' deyip ben dahil tüm öğrencileri şokta bırakarak çekip gitti.Kalkan hiçbir parmak söylenen hiçbir söze aldırış etmedi.Gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldım.Hasta ruhlu adam.Sınıfta yükselen ''Hocam yazamadık ne yapalım?'' seslerini elimi havaya kaldırarak susturdum. Soruları tane tane tek tek yeniden söyledim.Öğrencilerin minnet dolu bakışları ve teşekkürleri eşliğinde süreyi başlattım.İlk defa gözetmenlik yapıyordum.Bu oldukça heyecan verici olmakla birlikte saçma derece sıkıcı geliyordu.Gözlerim öğrencilerin üzerinde olsa da kafamda tabir yerindeyse kırk tilki dolaşıyordu.Başlayamadığım tezim..Hiçbir zaman canlı olarak tanıma imkanım olmayacak olan Freud,mükemmeliyet düşkünü ama bir o kadar ilgili babam,son zamanlarda neredeyse hiç görüşemediğim dostlarım ve hayatıma yeni katılan Can Ardel. Ne yapacağım ben seninle Can Ardel.Neden diğer hocalar gibi nezaketen de olsa birazcık kibar değilsin?Ya da neden karşındaki insanları insan yerine koymuyorsun?Senin için insan ne demek?Kendin dışında herkes mi ? Yoksa senin dışında herkes insan dışı bir varlık mı?Seni gerçekten tanıdığım gün bu sorulara cevabı kendim vereceğimi umuyorum.Kimsin sen Can Ardel?Gerçek bir Freudyen mi?Onun görüşlerinin günümüz yansıması mı? Ya da ona çok benzeyen ama olumsuz ve karanlık bir yüzünü kendine maske yapmış bir adam mı?

Freud İle Bir GeceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin