25-Katil ve Maktul

301 13 1
                                    


 Bölüm Şarkısı:Yüzyüzeyken Konuşuruz-Uykusuz ve Dengesiz

Multimedia:Ateş Soyder

Derin'den.. 

Can'ın,Utku ve ''beni kendisine göre'' fazla samimi bir şekilde bulması ve beni apar topar çalışma odasından çıkartıp kendi odasında azarlamasının üzerinden fazla geçmeden,Felsefe bölümünün hocalarından birinin vefat haberini almıştık.Son zamanlarda hayatlarımızın hızla değişen olaylar örgüsüne adapte olmak ve takip etmekte oldukça zorlandığım bir gerçekti.Can'ın lansman hazırlığı son sürat devam ederken,üst üste gelen kayıpların ve ölümlerin onu bu lansmanı iptal etmekten alıkoymayacağını iyi biliyordum.Ve o da aynen böyle yapmıştı.Bölümümüzün bütün hocaları ve şehirdeki diğer Üniversitelerin Psikoloji-Felsefe-Sosyoloji bölümünün hocaları lansmana davet edilmişti.'Hayat devam edecek.'mottosuyla umursamaz yönüne bir paravan çekmiş gibiydi.Bütün bunların dışında onu ilk defa bu kadar heyecanlı görüyordum.Güz döneminin başından beri gündemde olan ve fazlasıyla emek verdiği kitabını nihayet tamamlamış ve insanlara tanıtacaktı.Heyecanını anlamamak aptallık olurdu ancak!

Önümde sonuç kısmına geldiğim tezim bir word sayfası halinde açık bir şekilde bekliyordu.Acele etmeme gerek yoktu fakat sonuca ulaşana kadar yazdığım her şeyden memnundum.Sonuç kısmını bir kaç hafta içinde bitirdiğim takdirde,tez savunmama hazırlanabilmek için elimde bir aydan fazla bir süre kalacaktı.Bu da içimi rahatlatıp keyiflenmem için yeterli bir sebepti.Bilgisayarı kapatıp,okuma gözlüğümü çalışma masamın bir köşesine bıraktım.Sabahtan beri tepede sıkıca bağladığım saçlarım başımı ağrıtmaya başlamıştı,tokayı tek hamlede çıkarıp saçlarımı serbest bıraktım.Akşam için hazırlanmam gerekiyordu,işin kötü tarafı söz konusu davete şehrin bir diğer büyük Üniversitesinde Felsefe bölümünün Profesörlüğünü yapan babam ve değerli eşi annem de davet edilmişti.Onlar ve Can'ın olduğu bir ortamda gerilmemek içten değildi.Daha önce evimizde Can'ı ağırladığımızda bu şekilde gerildiğimi hissetmemiştim,çünkü o dönemler aramızda böylesi bir duygu yoğunluğu yoktu.Sıkıntıyla yerimden kalktım,henüz ne giyeceğime karar vermemiştim.Büyük giyinme dolabının sürgülü kapaklarını araladım.Belki de bu sefer elbise giymek yerine etek kombini yapmalıyım diye düşündüm.Deri görünümlü pembe mini eteğimi asılı olduğu askıdan çekip aldım,severek almama rağmen giyme fırsatım olmamıştı bu zamana kadar belki de bugün doğru gündü.Üzerine beyaz şifon bir gömlek seçtim.Moda'nın tamamen dışında sayılmazdım,hatta ona oldukça ilgi duyduğum bir gerçekti tabii ki takıntılı Freud serüvenimden sonra.Bu yüzden kombin yapmak ve şık olmak benim için on dakikalık bir işlemdi.Seçtiğim kıyafetleri yatağın üzerine bıraktıktan sonra banyoya geçtim.Aynadaki yüzüm her zaman ki gibi memnuniyetsiz bir Derin'in izlerini taşıyordu.Ailemin son zamanlarda kavgalarının baş rolü olduğum için, kendimi suçlu ve mutsuz hissediyordum.Bu yüzden de onlarla geçirdiğim,geçireceğim vakti minimuma indirmeye çalışıyordum nitekim günlerdir yaptığım da yalnızca buydu.Kahvaltıdan,akşam yemeğine bir araya gelmek..Ben etrafta olmadığımda gereksiz negatif hava da dağılıyordu sanki.Ancak bu akşam hep bir arada bir kaç saat vakit geçirmek zorundaydık ve benim de üzerimde ki yorgun umutsuz ve mutsuz enerjiyi ortadan kaldırmam gerekiyordu.Aksi halde yeni bir gerginliğin baş kahramanı olmam kaçınılmaz olacaktı.Üzerimdeki pijamalardan kurtulup kendimi ılık suyun kollarına bıraktım,saçlarımı şampuanlayıp ayrıca kremledikten sonra hızlıca duştan çıktım.Genel duş rutinim yani uzun düşünme seanslarımı yapacak vaktim yoktu.Saçlarımı bir havluya sarıp banyoyu terk ettim,odama girer girmez içimi ürpertecek bir soğuk bedenimi hızla yoklayıp geçti.Çalışma masasının karşısında açık unuttuğum pencereyi çabucak kapatıp perdemi çektim.İç çamaşır çekmecemden bir takım çıkarıp üzerime geçirdim ve üstüne saten bir sabahlık giydim.Saç ve makyajımı yaptıktan sonra giyinmem daha iyi olacak gibiydi.Makyaj masama oturduğum sırada boş odanın içinde yankılanan telefonumun sesi ile yerimden sıçrasam da sesli bir şekilde oflayıp hala masanın üzerinde olan telefonumu elime aldım.Arayan Utku'dan başkası değildi.

Freud İle Bir GeceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin