instagram: roenvia
Jungkook'tan
"Ve Oh Dounght istifa eder."
Taehyung'a baktım. "Sence istifa mı etti yoksa yaptığı pislikler ortaya çıkınca kaçtı mı?"
Namjoon başını salladı. Cidden sinirliydi. "Tabiki kaçtı. Hapse girmemek için."
Yoongi telefonuna bakıyordu. "Hayatımin yarısını YG'ye harcadım. 23 yılımı da YG'nin büyümesini izleyerek geçirdim."
"At yalanını sikeyim inanı."
Namjoon'a bakıp gülmeye başladım. Oh Dounght'un şirketi resmen batıyordu. Bizim sayemizde. Yıllardır hayal ettiğimiz gün bugündü. Biz bu gün için yaşamıştık.
Namjoon memnun değildi. "İstifa ederek kaçmaya çalışıyor. Şirketin başına Sehun'u geçirecek."
Taehyung nefesini dışarıya verdi. "Bence G-Dragon geçecek."
Namjoon gözlerini kıstı. "Sence Oh Dounght Sehun varken onu başa geçirir mi?"
Dişimi sıktım. "Sehun başa geçerse onu öldürürüm."
Yoongi göz devirdi. "O piç ne anlar şirket yönetmekten?"
Sinirle nefes alıp vermeye başladım. Tamam Oh Dounght istifa etmişti ama hala devam edecekti. Sehun vardı. Sehun'u aracı olarak kullanıp devam edecekti. Sehun piçi asla şirketi bırakmazdı. İdollere uyuşturucu içirmeye devam ederdi.
Taehyung başını iki yana salladı. "Bütün suç Hanbin'in üstüne kaldı."
Nefesimi dışarıya verdim. "Oh Dounght şirketinde hep uyuşturucu bulunduruyordu. Hanbin otu şirkette buldu. Belki de buna zorlandı."
Namjoon başını olumlu anlamda salladı. "Doğru."
Jin kaşını çattı. "Ya Hanbin gerçekten uyuşturucu kullandıysa?"
Jin ve Namjoon'un geçen günkü kavgasının Jisoo yüzünden çıktığını sanmıştım ama ot yüzünden kavga etmişlerdi.
Artık birbirlerine tahammülleri bile kalmamıştı.
Namjoon kaşını kaldırdı. "Kan testi temiz çıktı. Oh Dounght kendini masum çıkarmak için Hanbin'in ortaya attı. Baktı herkes üstüne gelmeye devam ediyor istifa etti."
Namjoon sonuna kadar haklıydı. Yoongi de onayladı. Hanbin ot kullanacak biri değildi zaten.
Hoseok dudağını ısırdı. "Bu ne çeşit bir piç lan?"
Sinirden yerimde duramıyordum. "Ama beklesin. Beklesin o. İstifa edip bu işin içinden çıkamaz. Hayatını mahvedeceğim onun! Daha hiçbir şey yapmadım."
Ben sinirle nefes alıp verirken kendimi bok gibi hissediyordum. Kızlar uyuyordu. Bizde gelen otlarla uğraşıyorduk. Mekan çok karanlıktı.
Aramızda sadece Jimin yoktu.
Sinirle kahve saçlarımı geriye attım."Adama bak. İstifa edip kurtulacağını sanıyor."Namjoon bana yaklaşıp omzuma dokundu. "Hırsına yenik düşme. Her şeyi hallediyoruz. Bak şirket batıyor. Kaçacak delik arıyorlar."
Gözlerinin içine bakıp başımı salladım ve Ondan da oğlundan da ölesiye nefret ediyordum.
Aniden kapı çaldığında Tae kaşını çatıp ayağa kalktı."Jimin mi acaba?"
Tae kapıya koşarken nefesimi dışarıya verdim.
Sakin ol Jungkook. Az kaldı. İkisi de yok olup gidecek. Sen kazanacaksın.
Tae kapıyı açtığı anda gözlerim açıldı. Jimin içeriye girdiğinde hıçkırarak ağlıyordu. Direk yere çöktüğünde ağzım açıldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
impresive | liskook
Fanfiction"Biz aynı şeyleri giyerek bile dünya gündemine oturuyorsak sevgili olursak yer yerinden oynar. Bu yüzden şu andan itibaren çıkıyoruz." ©2019 |roenvia