9.BÖLÜM

17.8K 658 164
                                    


"Geldiler beni almaya geldiler. Biliyordum işte. Atınç'ın beni kurtaracağını biliyordum."

Bitiyordu işte kurtuluyordum. Evi arayacaklardı ve beni alıp gideceklerdi. Ah ne kadar da özlemiştim arkadaşlarımı.

Boran sinirle etrafına göz attı ve hemen ayaklandı.

"Yasemin Ecrin'i al gizli odaya götür. Ecrin sende hiçbir zorluk çıkartmıyorsun eğer herhangi bir hatan olursa gelenlerin hepsini kurşuna dizerim." Söyledikleriyle adeta şoka girmiştim. Yasemin koluma girip beni üst kata çıkartırken beynimde hala Boran'ın söyledikleri yankılanıyordu.

' .....herhangi bir hatan olurza gelenlerin hepsini kurşuna dizerim.'

Onun için insanların canını almak bu kadar kolay mıydı? Peki buna dur diyen kimse yok muydu? Kimse Boran'ın karşısında duramıyor muydu gerçekten? O kadar mı güçlüydü Boran? Yada bizim insanlarımız bu kadar mı korkaktı?

Yasemin beni üst katın koridorunda durdurdu ve elini duvara sürttü. Birden duvar hareketleniyor sandım ama o duvar değildi. Orada bir kapı vardı.
Şimdi moralim yerinde olsa ' Yok amına koyim bizde film çekiyorduk zaten' derdim ama şuan tek istediğim ağlamaktı. Onun yanında kendimi güvende hissettiğim adam beni arkadaşlarımı öldürmekle tehtit ediyordu. Kurtuldum diye o kadar sevinmiştim  ki... 

Şuan Atınç aşağıdayken onun yanına gidemiyordum. Bu gizli odada hapsedilmiştim adeta. O beni aramış ve bulmuştu , nasıl yaptıysada başarmışlardı işte. Ama sonra ne olmuştu?  Herşey bok çukuruna düşmüştü işte.

"Ağlama."

Artık ağladığımı bile fark etmiyordum. Bu nasıl bir acizlikti böyle? Elim kolum bağlıydı sanki. Kaçıncı yüzyılda yaşıyorduk Allah Aşkına! Resmen evde hapis hayatı görüyordum.

"Nasıl ağlamam Yasemin? Abin beni köle gibi buraya hapsetti. Hiçbir yere çıkamıyorum , hiçbir arkadaşımla görüşemiyorum. Bugün bir korumayla konuştum diye adamın haşatını çıkarttı. Söylesene bana ben böyle nasıl yaşarım?"

"Haklısın Ecrin fakat Abim seni çok seviyor. Tüm yaptıkları onun için. Tamam abim takıntılı olabilir ama seviyor işte."

"Sadece takıntılı mı? Abin hastalıklı Yasemin, o  bir mafya. Böyle davranırken onu sevmemi bekliyor benden. Az önce sen de gördün e n değer verdiğim insanlarla tehtit etti beni. Ben onu nasıl sevebilirim?"

"Abimin senin sevdiklerine zarar vereceğini düşünmüyorum. Sen üzüleceksin diye onlara birşey yapmaz. Seni korkutmak için demiştir onları o. Şimdi onlar gitmiştir hadi çıkalım. Zaten gitmeselerdi bunları sana söylemezdim. Yoksa abim beni keserdi Allah Korusun." Dedi  tebessümle.

Ben hala üstümdeki şaşkınlığı ve üzüntüyü atamamışken Atınçlar gitmişti Yasemin'in dediği gibi. Aşağı indiğimde Boran sinirle salonda volta atıyordu.

BORAN

Ecrin'i hemen Yaseminle birlikte gizli odaya yolladım. Burayı nasıl buldular bilmiyorum ama Ecrin'i onlara vermeye hiç niyetim yok. Ecrin'e ufak bir tehtit yollamayı da ihmal etmedim tabiki  yoksa rahat durmazdı. Arkadaşlarına zarar vereceğimden değil gözü korksun rahat dursun diyeydi.

Kapıyı açıp karşımdaki Ecrin'in iki arkadaşı , yanlarında orta yaşlarda bir adam ve arkalarında 4   5 üniformalı polisle karşılaştım.

"Buyrun?" Dedim sert sesimle.

"Ecrin Aydın' ı kaçırma şüphesiyle evinizi aramaya geldik Beyefendi."

"İlk olarak Beyefendi değil Boran Bey. İkinci olarak siz ne hakla beni böyle şeylerle suçlarsınız? Siz benim ne kadar itibarlı bir adam olduğumu bilmiyorsunuz herhalde. Elinizde kanıtınız var mı?"

Cani!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin