Bölüm 30: Koş, Koş ve Koş!

251 41 102
                                    

Melike ve Don Juan Çetin beden değişimini tekrar edip tekrar kendi bedenlerine döndüklerinde, kanlar içindeki yüze tekrar baktı. İçinde kopan fırtınayı tarif etmek imkansız..

Rahatlamıştı bir kere..

Vuran Don Juan Çetin de olsa kendi bedeni ile yapmıştı ya! Selim'in suratı dagilmadan önce gördüğü son yüz kendi yüzü olmuştu ya!

Işte bu yüzden kesilen eski bir hesabın rahatlığı ile bakıyordu ellerine.

" Acıyor.. "

Kapağı açıp çıkan ikili Melike'y3 ve yerde yatan Selim'e baktılar.

" Neren acıyor Melike bacım?"

" Ellerim, kollarım"

Çetin çarpık gülümsemesiyle cevap verdi:

" Kondisyonun eksik kızım. Az spor yap. Iki yumruk atmakla adamın eli kolu acır mı?"

" Buradan çıkalım, salona yazılırım. Ama önce çıkalım. "

G.B. : " Tahminen 5 dakika"

R. : Dolaptan geçip yanımıza gelin. Görevi iptal ediyorum!"

Şeref ve Çetin birbirine kararsızca bakarken düşündükleri kendi hayatları değildi. Melike'yi tehlikeye atıp atmamak konusunda şüpheye düşmüştüler.

Ya Robin'i dinleyip bir an önce geldikleri gibi çıkacaklar ya da Robin'e karşı gelip başladıkları işi bitirecekler.

Bitirmek için yapılması gerekenler ;

1.) Selimi ortadan kaldırıp gelecek olanları şüphesini çekmemek

2.) Kimseye görünmeden gizli kapıdan geçip depoya kadar merdivenleri soluksuz inmek

3.) Hem gizli kapının hem de deponun kapısını açabilmek için yetkili birinin gözüne veya parmağına sahip olmak

Yukarıdaki kapılar retina ve parmak izi ayarlı ise deponunki de kesin öyledir mantığı yürütüyoruz.

Hangi salak bina içindeki kapıları son teknolojiyle kilitlerken gizli deposunu normal bir asma kilitle bırakır ki?

4.) Tüm bunları yaklaşık 5 dakika içinde yapabilmek

Eveet.. sanırım Robin'i dinleyip geri dönmek en mantıklısı. Olması gereken ve hatta tek çözüm.
Ama..

Aması bizimkiler kaçık işte biliyorsunuz. Arı kovanını çubukla dürten cinsten hepsi. Timsahın ağzına elini koymaktan çekinmeyenlerden işte.

Ayağa kalkan Melike son bir darbe de kendinden olsun istediğinden Selim'in hayalarını sıkı bir tekmeyle ezip arkadaşlarına döndü.

" Ee? Bu ölmüş gibi bir şey. En az 1 saat uyanmaz. Çöp asansörüne atıp kurtulalım. Sonra da doğru depoya. "

R. : " Depo filan yok! Unutun! Hemen çıkıyorsunuz oradan!"

Bir çık aradan Robin'im. Gençler bir şey anlatıyor. Onları duyamıyoruz.

" Gözleri kapalı ama elini kullanarak açarız kapıyı. Sonra da atarız asansöre. "

EKİB-İ ŞAHANE Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin