Taehyung ile arabadan inmiş ve iki katlı villaya doğru yürümeye başlamıştık. Havuzun etrafında toplanıp içen bir grup genci pas geçerek evin içine doğru girdik ve topluluğun olduğu yere doğru adımladık. Bu sırada Lisa arkadan gelip kolunu omzuma atmış ve yanağıma sulu bir öpücük bırakmıştı. "Gelmeyeceğini zannettim"
Zaten gelmeyecektim demeyeceğim için sadece gülümsemekle yetinmiştim. Aslına bakarsanız Lisa iyi bir kızdı. Okulun karpuz güzelleri arasında başı çekiyordu çünkü gerçekten göz alıcı bir güzelliği vardı. Ama gel gelelim hiç sevgilisi olmamıştı. Yani ciddi bir ilişkisi diyelim biz ona. Gönül eğlendirenlerdendi işte.
Taehyungun kolundan yavaşça çıkınca bana "noldu" dermiş gibi bir bakış atmıştı. Bende önümüzde durup elindeki çikolatalı sütü içen Jennie'yi gözlerimle işaret ettim ve onu oraya doğru ittim. Giderken bileğimden tutup beni de götürmesine bir anlam verememiştim fakat ne kadar sosyallik o kadar az acı felsefesini uygulamıştım. Jennie bize şüpheci bakışlarını yollarken ben en içten gülümsememi yüzüme taktım ve elimi ona doğru uzattım.
" Selam Jennie,ben müstakbel görümcen"Söylediğim söz üzerine şüpheci bakışları yerini kahkahaya bırakmıştı. Elimi hafifçe sıkıp tekrar eski halini aldığında konuştu.
"Sevgili görümcem okul birincisi. Artık bir el atarsın değil mi görümceciğim?"Ben ise kafamı aşağı-yukarı salladım. Taehyung benim yanımda avel avel bana bakınca daha fazla tahammül edemedim ve onu Jennie'nin yanına ittim. Sevgilisi karşısında hala transtan çıkamadı gerizekalı. Jennie anında Taehyungun koluna girince tebessüm ettim ve konuştum.
" Sen buna sahip çık Jen, bu biraz gerizekalıdır da"Taehyung söylediğim şeye gözlerini devirirken biz jennie ile gülme krizlerine giriyorduk.
Bu sırada elindeki şarap ile bizim bulunduğumuz masaya doğru adımlayan çocukta gezindi gözlerim.
Bu şeydi ya...
Baekhyun.
Bizim masanın önünde durunca Taehyunga kısa bir selam vermiş ve jennie'ye göz kırpmıştı.
Neydi bu şimdi?
International playboy havaları mı?
Jennie ellerini tanıştırmak amacı ile Taehyung ve Baekhyun arasında tutmuştu.
"İkizim Baek"
Jennie'nin bir ikizi mi vardı? Şaşkınlığımı gizleyememiş olacağım ki Baekhyun bana dönmüş,gözlerime birkaç saniye baktıktan sonra tekrar önüne dönmüş ve hafif kıkırdamıştı. Gülünce boğazındaki çıkıntı kendini daha çok belli ediyordu. Ve itiraf etmeliyim ki bu gerçekten çekici gösteriyordu. Fakat ben daha yolda kalmadım. Her erkeğe düşme gibi kötü bir huyum vardı evet, yani yakışıklı erkeklere düşme huyum demeliyim.
Ama yaşadığım son olaylar bana ne denli dikkatli davranmam gerektiğini en acı şekilde öğretmişti. Bu yüzden bu düşme içini kendi içimde yaşamalıydım.
" Dans edelim mi?"
Düşüncelerimden arınmama neden olan sese döndüm. Bir elini beline koymuş,bir elini ise önümde eğdirmişti.
Böyle bir afeti kıramayacağım için önünde hafif reverans yaptım ve kemikli ellerini ellerimle buluşturdum.
Dans eden kalabalığa doğru ellerimiz havada bir kraliyet ailesi üyesi misali yürüdük ve kalabalığın tam ortasında durduk.
Ben tek elimi onun omzuna,o ise benim belime koymuştu. Diğer ellerimiz birleşikti ve dansa yön veriyordu.
Hafif yüzüme doğru yaklaşarak konuştu.
"Bayağı iyiymişsin"Arsızca gülüp konuştum.
"Hangi konuda mesela?"Bu arsızlığımın farkına varınca hafifçe gülmüş ve dansa devam etmiştik. Biliyordum danstan bahsetiyordu ama erkekleri böyle denemek hoşuma gitmiyor değildi yani.
"Fazla açık sözlüsün sanki? Yada cesur mu demeliydim?"Güldüm ve tekrardan yüzüne bakmaya başladım.
"Öyle olmak için extra bir çaba sarf etmiyorum,sadece içimden geldiği gibi davranıyorum."Beni döndürüp tekrardan kendine çekince beni aşağıya doğru eğdi ve üzerime doğru eğilerek konuştu.
"Doğallık sana yakışıyor."Beni tekrardan eski halime getirince ellerim yine omzunu ve elini buldu.
"Beni tanımıyorsun bile, şansını sana bakabilecek kızlardan yana kullanmanı tavsiye ederim"Şaşkınca yüzüme baktı. Elleri ile belime baskı yaparken beni daha çok kendisine yaklaştırmıştı.
"Çirkin miyim?"Kafamı hızla sağa sola sallayarak konuştum.
"Sana çirkinsin demedim,sadece erkekler ile ilgilenmiyorum."Bu sefer şaşkınlığı bütün yüzünü kaplamıştı ve bu hali cidden komik duruyordu.
"Yoksa sen şey misin?"Göz devirdim ve konuştum.
"Merak etme lez değilim ama sen homofobik olabilir misin? Bundan "şey" diye bahsetmen gurur kırıcı"Kolları sırtımda yerini bulmuştu. Dans iyice hızını arttırırken konuşmaya başladı.
"Ahh üzgünüm, sadece senin gibi bir kızın erkeklerle ilgilenmemesi tuhaf olurdu."Bacağım onun bacağından yukarıya doğru çıkarken beni yavaşça yere doğru eğip üzerime eğiliyordu.
"Benim gibi bir kız derken? Ne demek istediğini anlamadım sanırım."Beni yeterince yere eğdiğini anladığımda bacağımı bacağına sardım ve dönerek kolları arasında ayağı kalktım. Söyledim mi bilmiyorum ama modern dansta oldukça iyiyimdir.
"Yanlış anlamaya meyillisin"Bu sefer farklı tarafa döndürmüştü beni. Kollarından uzaklaşıp tekrar dönerek kollarına geldiğimde fazla yakın olmamız umrumda bile değildi. Keza onun da öyle.
"Sorumun cevabını alamadım hâla? Nasıl bir kızmışım ben?"Son bir hareket ile beni tekrardan aşağıya doğru eğmişti. Bacağımı yavaşça havaya kaldırdığımda bir elimi destek almak amacıyla ensesinde sabitlemiştim. Elleri bacaklarımda yavaş ve bir o kadar da ürkekçe gezindiğinde konuştu.
" Fazlasıyla güzel"Beni eski halime getirince ne zaman toplandığını anlamadığım kalabalık hep bir ağızdan tezahürat yapıp alkışlamaya başlamışlardı. Cidden o kadar iyi miydi?
Kendimi sohbete nasıl kaptırdıysam yaptığımız muhteşem gösterinin farkında bile değildim. Gözlerim kalabalıkta bir süre gezinmişti. Herkesi teker teker aklıma kaydetmeye çalışıyordum fakat arka tarafta gördüğüm karanlık sima bana herşeyi birkaç saniyede unutturmayı başarmıştı.İğrenç bir insandı.
Gözlerimi anında kaçırdım ve yanımda en az benim kadar şaşkın duran Baekhyun'un elini yavaşça tuttum ve kalabalığa doğru hafifçe eğilerek selam verdim.
Ardından kalabalık yavaş yavaş dağılmaya başlamıştı. Ben de fırsattan istifade masada bize şaşkınlıkla bakan Taennie ikilisine doğru yürümeye başladım. Masaya geldiğimizde mal mal bize bakıyorlardı.
"Ne bakıyonuz olum?"İkidide kafasını iki yana salladı ve Jennie konuşmaya başladı.
"Siz ne yaptınız öyle?""Halay çektik"
Gülmeye başlayınca bende gülmeye başlamıştım. Karşısında üzgün duran birisini bile tek bir kahkahası ile güldürebilirdi. Tuhaf ama şirin bir kızdı.
"Bir de dans edemem dersin!
Taehyung'un sitemle söylediği şeye gülmüştüm. Bu sırada tekrardan konuşmuştu.
"Dansta Baek ile çift olabilirsin. Ben de jen ile olurum hem?"
Kafamı bilmem dermişçesine sallamış ve Baekhyuna dönmüştüm. Fazla heyecanlı gözülüyordu.
" Ne dersin baek? İster misin?"
Ellerini sevinçle çırptı ve konuşmaya başlayacaktı ki birisi onu engellemeyi çok kolay bir şekilde başarmıştı.
"İstemez."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Magic||Rosemin
Fanfiction🥀Ben yine de ısrarla senin bahçende büyümek isteyen bir papatya olacağım.. Pjm|Pch