Dudaklarım daha fazlasını isteyerek aralanıyor Baekhyun'un elleri omuzlarımda kendisini yukarı doğru çekiyor arabanın içindeki hava git gide daha da ısınıyordu. Kalbim bir şekilde daha önce deneyimlemediğim bir hızda atmayı başarmış dudaklarımın arasından vücuduma yayılan karıncalanma duygusu her yanımı ele geçirmişti.
Çok beklemeden hafifçe o da araladığında dudaklarını sonunda alt dudağının her bir hücresini hissediyordum. Bu bir yanardağın patlaması gibi bir şeydi. Tuhaftı, ama öyle güzeldi ki asla bitmesini istemeyeceğim türden bir deneyimdi.
Tam kucağımda oturan Baekhyun iyice hareketlenmişti. Onun elleri ensemdeki saçlarıma dolanmışken benim ellerim sırtında geziniyor, kollarımın arasındaki adamı yavaş yavaş okşuyordum. Sesli bir şekilde dudaklarımdan çekti dudaklarını ve hafifçe çekti başını. Dudaklarım öne doğru uzanmış onun izleriyle yanarken gözlerimi açtım. Yüreğimdeki yangının yansımasını gözlerinde görebiliyordum.
Dudağının bir kenarı yukarı kıvrılırken tekrar asıldı dudaklarıma. Kollarımın arasında biraz daha yükselmişti ve aramızda bir kıvılcımla kendini göstermeye başlayan şehvet şimdi dilimi yakıyordu. Baekhyun, beni bir ateşin içine sürüklüyordu ve biraz daha hareket ederse bu geceyi arka koltuklarda sonlandırabilirdik. Bense kesinlikle sadece dudaklarıyla yetinmek istemiyordum ama ne vardı ki öyle bir şey yaşanırsa bu adamın bana tek gecelik muamelesi yapacağını da çok iyi biliyordum.
Kötü namı sağ olsun.
İşte sırf bu yüzden giderek ateşlenen bu pek de masum olmayan öpücüğü sonlandırmak için küçük bir adım attım ve Baekhyun'u altıma almayı tek hamlede başardım. Böyle küçük bir alanda bunu nasıl başardığımdan pek emin değildim doğrusu ama yine de şimdi dudaklarımız arasında birer santim kala birbirimize bakıyorduk. Baekhyun'un elleri yakalarımdaydı ve dudaklarımın içine doğru derin derin soluyordu. Bense ciğerlerimi onun nefesleriyle dolduruyor ardından yine onun dudaklarının arasında bırakıyordum hiç istemesem de nefesimi.
"Uyuma sırası el değiştirdi."
Kaşları çatılırken daha fazlasını beklediğinden emindim ama yapmayacaktım hayır Bayan Buzdolabı Süsü. Bu gecenin devamının olması demek Baekhyun ile olabilecek her türlü ilişkimin bitmesi demekti ve istemiyordum. Ona doymak istiyordum ki bu pek mümkün değildi bence. Evet, haklısın nasıl mümkün olabilir her dakika onu daha fazla arzularken.
Tamam, daha fazla dağıtma dikkatimi. Yolcu kapısını kapattığımdan beri onu izliyordum. Camın ardından bana bakıyor yüzümdeki ifadeyi anlamaya çalışıyordu. Az önceki hareketlerimi anlamaya çalışıyordu ama en çok neden yarıda bıraktığımı çözmek için çırpınıyordu. Zekiydin Byun Baekhyun öyle zekiydin ki içinde bulunduğun her kötü ortamdan kurtulmayı bir şekilde başarmıştın ama bunu anlayamıyordun ve bu seni deli ediyor. Evet, görüyorum gözlerindeki kıvılcımı. Birazı vücudunda hala varlığını sürdüren şehvet ama geri kalanı hatta birçoğu kendine olan sinirin. Ve ister inan ister inanma bu benim öyle çok hoşuma gidiyor ki bunu hemen şu anda yüzümde beliren çarpık gülümsemeden fark etmiş olmalısın. Ya da sadece ciddi anlamda tuhaf bir adam olduğumu düşünüyorsun. Deli diyelim biz ona Baekhyun.
Daha çok deliyim ama son zamanlarda deliliğim yön değiştiriyor. Benden biraz daha kısa biraz adama doğru olanca hızıyla ilerliyor ve bunun beni korkutması gerekirken aksi bir şekilde daha hızlı bir şekilde gitmesi için onu teşvik ediyordum.
Arabayı sürmeye başladığımdan beri geçen on dakika boyunca süren sessizlik kendini tekrarlıyor bozulmamaya yemin etmişçesine aramızda geziniyordu. Pek şikâyetçi değildim. Sanki Baekhyun yanımda olduğu sürece yıllarca susabilirmişim gibi geliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dördü Yirmi Geçe // Chanbaek
Fanfiction"Adına aşk koyduğun o büyük boşluğa ben koca bir hayat sığdırdım. Beni sevmemene rağmen isyan edip kaçmak, sende aradıklarımı hayatla doldurmaya çalışmak, ruhumun en büyük yanılgısıydı. Hayat bana en acımasız yüzünü sevgini inkâr ettiğim zamanlar gö...