Bölüm başlığından anlaşıldığı üzere bölüm smut, rahatsız olacaklar direkt olarak bölümün sonuna geçebilirler. Bölümü tamamen geçmemenizi tavsiye ederim, sonuna mutlaka bakın✨
Chanyeol'un dudakları dudaklarımla ilk buluştuğu andan beri bunun tekrarlanması için gizli gizli can atan yanım, bu sabah gelen küçük öpücükle büyük bir hayal kırıklığı yaşarken şu anda üzerimdeki gerginliği alan dudaklara sonunda kavuşmuştum. Bu içimde gittikçe büyüyen özlemin sona ermesinin getirisiyle birlikte parmak uçlarıma kadar hissettiğim bir ateş beni ele geçirmişti.
Chanyeol sanki bu anı bekliyormuşçasına dudaklarıma asıldığında elleri sırtımda geziniyor, tişörtümün altından belimi okşuyor soğuk parmakları ile tenimdeki ateşi bastırmak için çabalıyordu. Ellerim boynundan saçlarına uzandığında o bacaklarını biraz daha aralamış rahatça oturuyordu.
Elleri daha da aşağı kaydığında büyük bir özenle kalçalarımı bulmuş ve beni kendisine bastırmıştı. Bu ani hareketi ikimizin de aynı anda inlemesine sebep olurken Chanyeol dudaklarımızı ayırmadan büyük bir tecrübeyle koltuğu geriye yaslamıştı.
Şimdi yarı üzerine uzanmış yarı oturur bir şekilde nefes nefese ona bakıyordum. Chanyeol'un gözlerinden küçük bir tereddüt geçtiğini gördüğümde kendimi geri çekip kaşlarımı çatmıştım o da dirseklerinin üzerinde doğrulup bana bakmayı sürdürmüştü. Kalp atışlarım onunkilere karışmıştı ve ikisini de çok net bir şekilde duyabiliyordum.
"Bunu gerçekten istiyor musun?"
Sorusu dudağımın bir kenarını yukarı kaldırmıştı ki aynı zamanda üzerinde otururken kendimi biraz daha bastırmam artık aramızda kelimelere söz bırakmamış Chanyeol dudaklarıma uzanmıştı. Elleri her yerimde geziniyor çıktığı keşifte ilginç bulduğu yerlerde uzun süre oyalanıyordu. Kalçalarım gibi...
Öpüşmemizden bulabildiğimiz küçük bir aralıkta üzerimizdekilerden kurtulmuştuk. Çıplak gövdesi dudaklarıma açık bir davetle meydan okurken yerimde duramamış ve utanmadan, sıkılmadan dilimi gezdirmiştim. Önce karın kaslarından sonra iki göğüs ucunun tam arasına ıslak dilimle boydan boya geçerek âdemelmasına ulaştım.
Dudaklarımın arasında ağırladığımda bu koca adamın boynunu, yüksek sesle inlemiş bir eli kalçalarıma giderek beni olanca gücüyle kendine bastırmıştı.
"Ah!"
Aşağılarda elleriyle verdiği güç savaşını umursamadan biraz daha yukarı çıkıp çenesinin vermiş olduğu engeli aşarak dudaklarına ulaştım. Dili izinsizce dudaklarımdan kayıp sıcaklığını tüm ağzıma yaymak için işe koyulduğunda itiraz dahi etmemiştim ki buna fırsatım olsa da etmezdim.
O sıralarda bir yerde ellerime verdiği ipleri onun ellerine bıraktım belki diliyle giriştiği o güzel yolculuktan belki de parmaklarının kalçalarımda verdiği savaştan dolayı bilmiyorum fakat arsızca dökülen inlemelerim eşliğinde kendimi onun altında buldum.
Üzerimde yükselip kara gözlerini dikti gözlerime. Öyle yoğun bir arzu vardı ki oralarda tek bir bakışı ile inlemiş kıvranmaya başlamıştım altında.
Bundan zevk aldığı öyle belliydi ki dudağının bir kenarı yukarı kıvrılırken vücuduma yapacağı ıslak yolculuğun ilk durağı kulaklarım olmuştu. Dili hafifçe tenime dokunmuş ardından aşağı doğru kaymaya başlamıştı. Gözlerim kayarken sanki bütün dünya bu arabanın içine dolmuştu ve ben hepsini kucaklamaya çalışıyormuşum gibi bir hisle başa çıkmaya çalışıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dördü Yirmi Geçe // Chanbaek
Fiksi Penggemar"Adına aşk koyduğun o büyük boşluğa ben koca bir hayat sığdırdım. Beni sevmemene rağmen isyan edip kaçmak, sende aradıklarımı hayatla doldurmaya çalışmak, ruhumun en büyük yanılgısıydı. Hayat bana en acımasız yüzünü sevgini inkâr ettiğim zamanlar gö...