Sahne Bizim! -22-

344 24 15
                                    

Multimedia: Seung Ho ve Taeyon

22.Bölüm

“Yeni bir grup çıkaracağım.”dedi Min Hyuk onun sorusunu umursamadan. Onun ciddi bakışları altında ikisi de kaşlarını çattı.

“Bundan bize ne?”diye sordu Seung Ho çıkışarak. “Ben neden ceza aldığımı soruyorum!”

“İki kişilik bir grup…”diye devam etti Min Hyuk imalı bir bakışla. Tek kaşını kaldırarak ekledi. “Bir kız bir erkek… Tahmin edin bu şanslı ikili kim?”

Uzun bir süre sessiz kalan ortamda Seung Ho ve Taeyon kaşlarını çatmış bir şekilde keyifle onların tepkilerini izleyen Min Hyuk’a bakıyorlardı. Taeyon hareketlenip Min Hyuk’un yanına gitti ve elini onun alnına koydu. Bir iki saniye sonra dudak büktü.

“Ateşi yok…”dedi düşünceli bir sesle.

“Elini çeksen iyi olur.”dedi Seung Ho sıkılı dişlerinin arasından. İçinde kıvılcımlanan kıskançlık krizlerini bastırmaya çalışıyordu ama aklına gelen görüntü ona hiç de yardımcı olmuyordu. Taeyon geçen sefer de Seung Ho Min Hyuk’a saldırdığında gidip Min Hyuk’un yakasını düzeltmişti. O zamandan beri Seung Ho, o ikisinin ilişkisinin fazla samimi olduğunu düşünüyordu. Hadi ama! O Han Bin’in varlığına bile yeni alışmıştı!

Taeyon Seung Ho’ya cevap verme ya da bakma ihtiyacı duymamıştı ama yine de elini çekmişti. Kollarını birleştirip öne, Min Hyuk’a doğru, eğildi.gözlerini kısarak yüzünü incelemeye başladı.

“Kafayı yedin sonunda, değil mi?”diye sordu bir tesbitte bulunurcasına. Yanına gelen Seung Ho iç çekip onu omuzlarından tutup doğrulturken Min Hyuk onun her hareketini dikkatle izliyordu.

“Kesinlikle kendisinde değil.”diyerek Taeyon’u onayladı Seung Ho. Taeyon omuzlarındaki baskıdan dolayı doğrulmak ve hatta bir adım geriye gitmek zorunda kalmıştı ama şu anda omzundan ayrılmayan elleri fark etmeyecek kadar şaşkındı.

“Onu hastaneye götürmeli miyiz?”diye sordu Taeyon işaret parmağını düşünürcesine çenesinin altına koyarken. Bu cümleyle birlikte Seung Ho ellerini onun omuzlarından çekip cebinden telefonunu çıkardı.

“Ben Hyun Joon hyungu arıyorum. Arabayı hazırlasın hemen.”

“Ben çok ciddiyim.”dedi Min Hyuk onların bu şaşkın hallerine bakarak. “Bu düeti grubun ilk parçası olarak görün.”

Masasında geriye yaslanıp onlara sırıtarak bakan Min Hyuk’u son  kez süzdü Taeyon ve başını iki yana sallayarak Seung Ho’ya dönüp ciddi bir sesle konuşmaya başladı.

“Arabayı unut! Ambulansı ara. Durum çok ciddi…” Seung Ho başıyla onaylayıp tekrar telefonuna dönünce Min Hyuk bu iki delinin ciddi olduğunu fark ederek hızla yerinden kalkıp telefonu kulağına götüren Seung Ho’dan telefonu kapıp aramayı sonlandırdı. Sonrasında o ikisini zorla koltuklara oturttu.

“Bunun Taeyon için bir ceza olduğunu söylememe gerek yok sanırım.” Diyerek açıklamaya başladı Min Hyuk. “Sana gelirsek Seung Ho… Uzun zamandır senin solo çıkışınla ilgili düşüncelerim vardı.”

“Sen de diyorsun işte! Solo!”diyerek isyan etti Seung Ho ellerini iki yana açarak. “Ama burada grup kurmaktan bahsediyoruz.”

“Tamam işte!”dedi Min Hyuk asıl noktayı aslında söylemiş ama fark etmemiş gibi bir heyecanla. “Erkek solist sensin!” Seung Ho onun bu düz mantığı üzerine gözlerini devirip sırtını beyaz koltuğa yaslarken ofladı. Taeyon ise onların bu tartışmasından çok daha farklı bir noktaya takılmıştı.

Sahne Bizim!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin