-İtiraf-
*Önceki gün akşam*
''Jimin'le konuştun mu?'' Seokjin saklayamadığı endişesiyle sorduğunda Namjoon yavaşça başını salladı.
''Jungkook'u tanıyor.'' dedi diğerinin gözlerine bakarken. Kısa bir an sessizlik büyüdü.
''Ne istediğini öğrenebildin mi?'' Bu kez endişeyle soran Namjoon'du. Jin sigarasından son nefesini çekip yere attı ve ayakkabısının ucuyla ezdi.
''Sadece onu araştırmamı istedi. Soru sorup dikkatini çekmek istemedim.'' ellerini ceplerine koyup söylediğinde Namjoon derin bir nefes aldı.
''Onun hakkında bir şey bulursa ne yapmayı düşünüyorsun?'' Jin soruyla gözlerini kapattı.
''Bulamaz.'' Seokjin sakince söylediğinde Namjoon güldü.
''Nasıl bu kadar emin olabilirsin, benim izimi buldu, Lee Jung Woo'ya bile ulaştı. O yedi yılı da bir şekilde öğrenecektir.'' Seokjin kapattığı gözlerini açıp karşısında ki adama baktı. Köşeye sıkışmasını isteyen adama...
''Ben senin gibi dikkatsiz iş yapmam Kim Namjoon. Jimin hakkında sen ne biliyorsun?'' dedi. Namjoon'un yüzündeki gülümseme soldu.
''Her şeyi...'' dedi fısıltı gibi çıkan sesi sakindi.
''Eğer ben izin vermeseydim öğrenemezdin, bilmene izin verdim çünkü ona her baktığında beni görmeni istedim. Aslında benim olduğunu-'' karşısında ki öfkeli adam yakasından tutup ona sert bir yumruk attığında geriye sendeledi Seokjin.
Hoseok çoktan silahını çıkarıp Namjoon'a doğrultmuştu, Taehyung belindeki soğuk metali kavradığında Seokjin eliyle Heseok'a küçük bir işaret yaptı. Silah tereddütle eski yerine giderken Taehyung'la kısa süre göz göze kaldı Hoseok. Taehyung'ta kavradığı silahından çözdü parmaklarını ve gözlerini tekrar iki patrona çevirdi.
''Bana dokunurken dikkat etmelisin, bu yüzü korumak pek kolay olmuyor.'' dedi Jin. Elinin tersiyle dudağının sol köşesindeki patlağı tamponladı. Yüzünü acıyla buruşturdu. ''Neden bu kadar öfkelisin? Bu Jungkook'un işine yarayacak ve sen bundan vazgeçmek yerine sürekli saldırganlık peşindesin! Seni kızdırmak istiyor Namjoon.'' Namjoon'un birkaç adım gerisinde duran Taehyung'a dikti bakışlarını. Çenesiyle orayı işaret edip hafifçe güldü. ''Ondan başlayacak.'' dedi sakince.
Namjoon dönüp arkasında dikilen Taehyung'a baktı.
''Ne yapacak?'' diyebildi. Az önceki kabaran öfkesine şimdi başka bir şey eklenmişti, birkaç gündür sürekli hissettiği bir şey. Korku...
''Küçük bir toplantı dedi ama muhtemelen onun güzelce hırpalandığı bir toplantı olacaktır.'' Jin hala tepkisiz görünen adama bakarken söyledi. Namjoon'un ona kıymet verdiğini biliyordu ve bunu bir şekilde küçük patronu da öğrenmişti. Taehyung'a sadece Namjoon'u kızdırmak için zarar verecekti, Jin'in endişelenmesine neden olan şeyse bu değildi. Namjoon'un hamle yapması için uğraşıyordu Jungkook ve sonrasında daha hassas olduğu bir yerden yaralamak istediğinde hedef alacağı kişi hiç şüphesiz Jimin olacaktı. Bu yüzünden endişeliydi.
''Ne zaman?'' Namjoon dişlerinin arasından sorduğunda Jin derin bir nefes alıp yanaklarını şişirdi. Tekrar dudağındaki küçük yaraya dokundu. Ağrımaya başlamıştı ve bunun için Namjoon'u öldürmek istiyordu. Nefesini büzülmüş dudaklarının arasından verip birkaç adımla karşısında ki adama yaklaştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kirletme Hayallerimi
RomanceGeçmişinden kaçarken, yine geçmiş kurtarabilir mi bir kalbi? Peki bir insan kendisinden kaçabilir mi? Hayaller bir gün kirlenir mi?