63 | Ben yaşlı mıyım

3.4K 190 42
                                    

Tahir olmak da ayıp değil
Zühre olmak da...
Hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.

Bütün iş Tahir ile Zühre olabilmekte.
Yani yürekte...

/Nazım Hikmet/

Mihriban:

Akşam için hazırlanırken Bora yatağa uzanmış dergi karıştırıyordu. Elindeki dergiyi çekip alarak "Giyinsene artık." Diye söylendiğimde "Ben bunları giyeceğim." Dedi.

Üzerindekilere bakarak "Gül de takalım yakana Bora." Dediğimde yataktan kalkarak aynanın karşısına geçti.

"Ne varmış hâlimde?"

Askıdan aldığım spor tişörtü üzerine tutarken "Bak bu olur." Diye mırıldandım. Askıyı elimden alarak dolaba geri asarken "Ben tarzımı seviyorum." Dedi.

"Hayatım tarzını ben de seviyorum ama tatildeyiz. Bir nevi balayı da sayılır. Niye resmi giyinesin ki? Hem hava ceket giymeni gerektirmeyecek kadar sıcak."

Bana, dediğim hiçbir şeyi kabul etmeyen bir bakış gönderirken "Ben senin kıyafetlerine karışmıyorum." Demekle yetindi.

"Aman sen bilirsin."

Saçlarımı da tepeden toplayarak dağınık bir topuz yaparken "İnşallah bir dahaki tatile haber verirsin de iki tane dudak kalemi atarım çantama." Diye söylenmeye devam ettim.

Saat yediyi geçerken Berkay Bey'in arka bahçesine gelmiştik. Bahçedeki masaya bardak dizen, doğal olduğu her halinden belli turuncu saçlı kadın bize gülümserken aynı şekilde karşılık verdik.

"Hoşgeldiniz."

Gülümsemeyi bırakmayarak "Merhaba, siz de hoşgeldiniz." Dedim. Bu sırada kadın elini uzatarak "Funda ben." Dedi.

"Memnun olduk Funda Hanım."

"Hayır hayır... Sadece Funda lütfen."

"Peki Funda... Ben de Mihriban... Eşim Bora."

Bora kadının elini kısaca sıkarak memnun olduğunu dile getirirken masaya geçtik. Bu sırada Funda, içeri doğru "Hayatım misafirlerimiz geldi." Diye seslendi.

Bora yanımdaki sandalyeye geçerken Berkay Bey de elinde kocaman bir servis tabağıyla masaya geldi.

"Öncelikle teklifimi kırmadığın için teşekkür ederim Mihriban. Sen de sağol abi. Size iyi haberi şimdi veriyorum ki ben harika balık ızgara yaparım. Değil mi Funda?"

Funda gözlerini devirerek gülerken "Gevezelik yapma da soğumasın balıklar." Diye söylendi. Aralarındaki her şeyi şakaya vuran iletişimleri, istemsizce gülümsememe sebep olmuştu.

"İki mi üç mü?" Diye sorarken tabağıma balık yerleştirdiğinde "Bir Berkay Bey bir!" Diye cevapladım.

"Bey mi? Utanıyorum artık Bey denince. Berkay... Sadece Berkay."

"Peki o zaman bir balık yeterli Berkay."

Tabağım sonunda önüme geldiğinde iştahla balığa bakarken Berkay'ın "Abime iki koyuyorum güç yapar." Demesiyle Bora'nın zaten yerlerde olan modu onunla iletişime geçilmesiyle eksi yüzlere inmişti. Neyse ki Bora karşılık vermeyerek ortamın atmosferini bozmamayı seçti.

"Hadi Funda hadi! Kurt gibi açım! Rakı balık yapacağız bu gece!"

Bora bardağına rakı doldurulmasını takdire şayan bir kibarlıkla reddederken Berkay "Kullanmıyor musunuz?" Diye üsteledi.

DİLHUN 1 | Yıllanmış Aşk Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin