24.Bölüm KANSER

24.7K 593 48
                                    

Nefes,bana sarılmıştı! Sevdiğim kadın bana sarılmıştı.Minicik elleri sırtımda kenetlenmişken,başı onun için atan kalbimin hizasındaydı.Şu an hala bunun şokunu yaşıyordum.Bunu kaç defa Çınar'a anlattım bilmiyorum.Ama sanırım uzaktan aptal bir aşığa benziyordum.Liseli bir aşık... Karşımdaki küçük tabureye oturan Çınar,elindeki rakı bardağını masaya koydu... "Kardeşim birşey sorucağım."  "Sor lan sor?"  "Tanıdığın ucuz bir mezarcı var mı?"  "Ne alaka amına koyayım."  "Seni bile aşık eden kız varsa,Dünya'nın sonu gelmiştir abicim.Hazırlık yapmak lazım.Ulan kim derdi ki bizim koca Rüzgar Bozkurt,karanlığın veliahtı,bir kız için böyle olacak?"  "Bende anlamadım ki oğlum.Birden oluverdi işte herşey.Ondan nefret ederken,şimdi uğruna ölürüm lan! Neyse ben kaçıyorum ufaktan.Yengen evde bekler."  Ayağa kalkıp gidecekken durdum. "Ha bu arada,Dünya'nın sonu gelse,zaten mezara gerek kalmaz oğlum hangi Dünya'da yaşıyorsun sen pis cahil?"   "Haa...Kanka valla benim okuldada din kültürüm hep zayıftı."  "Ya bi siktir!" Çınar'ın söyledikleri gülmeme neden olurken,adımlarım kadınıma  koşmak için can atıyordu.Arabaya bindiğimde,hesabı,pinti Çınar'a kakaladığımı fark ettim.Ödesin piç! Bugüne kadar hep benim  iliğimi sömürmüştü.Ödesinde,ebesiyle vakit geçirsin biraz!

Ne yapsam ne içsem geçmiyordu!Haftalardır bulanan miğdem,dönen başım,üzerimdeki aşırı halsizlik katlanılmaz bir hal almıştı artık.Üzerine bir de sabaha karşı burnum kanayınca...Rüzgar'ın yokluğunu fırsat bilerek çalışma odasına girdim.Bununla ilgili bir araştırma yapmam gerektiğini hissettim.

Okuduklarımı tekrar okuyordum.


Zor AşkımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin