8.Bölüm (Nasıl Eve dönücem?)

398 19 0
                                    

Esraylan derse girdik. Kızlar bize merakla soruyorlardı ne konuştuğumuzu. Ama tabi biz birsey demedik 'Aramızda' .                                                                                                                                                __________

Dersden sonra Eve gitmeye hazırlanırken Sınıf Öğretmenim beni çağırdı.

Ögretmen: Burcu benim ismim Pelin. Herhalde Ayşe Hoca da demiştirki Ek derslerin olucanı.

Ben: Evet demişti Ayşe Hoca

Pelin Hoca: Evet. Ben sana Ek ders saatlerini hazırladım sanada uyarsa, böyle olsun

Hmm, Çarşamba ve Perşembe, yani haftada iki kere iyi güzelmiş bende Servise doğru yürürken baktım Servis gitmiş yok. Ben napıcam şimdi üfff. Oradan bana birisi seslendi.

Kaan: Burcu gel Eve atayim seni 

Ben: Yok Istemem

Kaan: Hadi ama Burcu lütfen

Ben: Kaan istemediyimi söyledim, lütfen 

Kaan: Yapma böyle nasıl gidiceksin Eve? Hadi gel

Çiğdem: Kaan! Dur! Bensizmi gidicektin?

Ben arkamı dönüp gittim ve tabi ordan Kaanın sesinide duydum, nasıl Çiğdeme kızdığını. Ben şimdi napıcam uff. Ay birine çarptım herhalde

Ben: Özürdilerim dalmışım

Aman Allahım, bu Selçuk. Ay kalbim nasıl çarpiyo, yerinden çıkıcamış gibi. Çok tatlıymış yakından ya. Gözleri çok güzel kahverengi, gözlerine daldım gittim. 

Selçuk: Önümden çekilirmisin?

Ben: tabi buyur

Birşey demeden gitti, öküz. Oda sonucta önüne bakmadı, gıcık.

Ben: Buarada ben Burcu, aynı Sınıfdayız

Selçuk arkasını döndü: Biliyorum  

Ve devam yürüdü. Bende peşinden gittim ama tabi neden bilmiyorum.

Ben: Dur bekle!

Selçuk: Evet birşey daha mı diyiceksin?

Ben: Eeee….. Sen nerede oturuyorsun?

Selçuk: Bundan sanane

Ben: Şey? tabi haklısın, tamam ozaman sen git, yarın görüşürüz

Aptal Aptal. Gerizekalıyım ya. Ben neden böyle birşey soruyorum. Tabiki yakında otursaydı onunla gidiçektim. Ama Kaan sorarsa gitmek yok, güzel Porscheyle. Neyse artık Babamı ararım, eğer İşten çıkabilirse gelir alır.

Selçuk: Burcu? 

Bu Burcumu dedi? Arkamı döndüm ve ona baktım.

Ben: Efendim

Selçuk: Neden sordun nerede oturduğumu?

Ben: Ben servisi yetişemedim ve benim çok iyi Arkadaşım Berin beni beklemedi. Yeni olduğum içinde nasıl Eve gidicemi bilmiyordum. Diyicektim sende aynı yere gidiyorsan, beraber gidelim diye

Selçuk: Sen nerede oturuyorsun?

Ben: Şah Sitesinde sahıle yakın biryer. Biliyormusun orayı?

Selçuk: tamam gel! Peki? Kaanla neden gitmedin? Onun arabasıda vardı, yani neden benimle geliyorsun?

Al işte ne diyeceksin şimdi. Gerçekten ben niye Kaanla gitmedim. Ah benim akılı Kafam. Sonuçta Çocuk kötü birşey istemediki. Ama nerden bile bilirdim, belki kötü, belki Selçukta öyle Piskopattır böyle kimse konuşmuyor onunla. Allahım sen koru. Burcu ya yine Fantasiyi çalıstırdın.

Selçuk: Burcuuu?

Ben: Efendim?

Selçuk: Soru sormuştum.

Ben: Haa, ne sormuştun? Tamam hatırladım. Bunu bende tam olarak bilmiyorum ama ben pek Kaan dan hoşlanmadım, çok Ukala biri. Aslında senide tanımıyorum ya sen Piskopatsan?

Selçuk: Evet öyleyim. Tipimde tam Piskopata benziyor. Seni şimdi bizim Eve götürücem orda, seni bi odaya kitlicem, ondan sonra, babanı aricam, ve diyicemki „kızınız benim yanımda, gelin alın“ yani öylede Eve gidiceksin.

Ben (kahka atarak): Süper fikir. Babam patronundan izinde alabilir ozaman „kızım kacırıldı“ diye

Selçuk: Gel Metroya binicez

Ben: Şey? benim akbilim yok ama

Selçuk: Sorun değil bendensin

Konuşma bu konuşmaydı sonra daha Eve gelene kadar birşey konuşmadık. Yani çokta konuşkan biri değilmiş yani. Ama Sağa olsun iyi biriymiş.

+++++++++++++ Sitenin önündeyiz

Ben: Çok Teşekür ederim, çok sağaol. Sana borçlandım. Sen nerede oturuyorsun? Herhalde bu yakınlarda. Beni bıraktığına göre

Selçuk: yok hayır. Yakınlarda oturmuyorum ben. Burda benim Arkadaşım oturuyor, Cem belki tanırsın bizim sınfta, hep benimle takılıyor.

Ben: Ha Evet Cem. Öylemi? 

Selçuk: Evet, sık sık gelirim buraya. Hatta normalde Siteleri pek tanımam buralarda, tesadüf oldu.

Ben: Bak hala sorumum cevabını alamadım. Bu sana üçünçü soruşum. Sen nerede oturuyorsun?

Selçuk: Ümraniyede

Ben: Ne! Peki, beni neden bıraktın?

Selçuk: yardıma ihtiyacın vardı, bıraktım

Nereden bilebilirdim ki?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin