O günün ardından bir hafta geçti. Bu sürece Tahir alışmıştı gün içerisinde Nefes'i özlüyordu ama yanına gideceği günü iple çekiyordu.
Nefes ise daha alışamamıştı çok fazla özlüyordü. Her saat arayıp sesini duymak istiyordu.
T:Hazal Hanım dosyaları getirirmisiniz?
Dedi odasına doğru ilerlerken.
H:TABİİ Tahir Bey.
Hazal ise hayatına devam etmeye çalışıyordu canı çok yansa bile. Sevdiği adam artık ona yabancı olmuştu.
Masanın üzerindeki dosyaları alıp hızla kapıyı çalarak odaya girdi.
Dosyaları masanın üzerine koyunca Tahir içlerini açıp incelemeye başladı.
T:Çıkabilirsiniz Hazal Hanım.
H:Ha bu yani?
T:Anlamadım!
H:Bir yabancı gibi mi davranacaksın bana? Onca yaşanmışlığımız var be. Hala anlamıyorum neden ayrıldığını. Biz çok mutluyduk Tahir.
T:Hazal çık!
H:Bir açıklamayı hakediyorum. Evlenecektik biz! Ben bunları HAKETMEDİM.
T:Bitti sana olan aşkım bitti seni sevmiyorum. SENİ SEVMİYORUM!
H:Noldu birden sana seni tanıyamıyorum artık!
T:Çık git Hazal.
H:En çok ne koydu biliyor musun? Ben bütün hayatımı sana göre kurdum. Seninle kurdum sonsuza kadar öyle yaşayacağız sandım. Ne kadar safım saçma sapan masallara inandım. Bu yüzden en çok kendime kızıyorum sana inandığım için, güvendiğim için.
T:Daha fazla canını yakmak istemiyorum çık git.
H:Daha ne kadar yakabilirsin ki? Neden ya neden? Evlenecektik biz. Hayallerimiz vardı. Bana söz vermiştin.
T:Çünkü başka biri var! Seni aldattım evet senle nişanlıyken başka bir kıza ilgi duydum onu sevdim doğru..
H:Aldattın öyle mi?
T:Evet.
H:Kim o kadın?
T:Nefes
Kadın gözlerinden yaşlar akıtmaya başladı ve elleriyle adamın göğsüne vurmaya başladı.
H:ALLAH KAHRETMESİN! SENDEN SİZDEN NEFRET EDİYORUM! BUNU BANA NASIL YAPTIN. BEN SANA GÜVENDİM BEN O KIZA ARKADAŞIM DEDİM ARKAMDAN VURDUN BENİ! ALLAH KAHRETMESİN APTALL!
Göz yaşları içinde sinirle vazoyu alıp kırmıştı.
H:APTALL! SEN ŞEREFSİZ, AHLAKSIZ BİR ADAMSIN!
T:KELİMELERİNE DİKKAT ET!
H:BEN BUNU HAKETMEDİM!
T:Yeter çık odadan.
Hazal Tahir'in yüzüne tükürdü.
H:Allah senin belanı versin pislik. Senden nefret ediyorum.
Kapıyı çarparak odadan çıkmıştı. Herkes ona bakıyordu bağrışmaları duymuş olmalılardı ki herkes kapının oraya toplaşmıştı.
Ardından Mustafa sinirle oraya doğru geldi.
M:Hazal ne oldu?
H:Mustafa abi benim canım çok yanıyor.
M:Murat sen Hazal'ın elini yüzünü yıkattır.
Muratdan tamam işareti alınca etrafa bakındı.
M:NOLUYOR LAN! AYI MI OYNATIYORUZ BURADA HERKES İŞİNİN BAŞINA DÖNSÜN. BU KONU HAKKINDA KONUŞAN, HAZAL'A SAÇMA SAPAN ŞEYLER SÖYLEYEN BİRİNİ GÖREYİM YA DA DUYAYIM HERKESİ KAPININ ÖNÜNE POSTALARIM! ŞİMDİ İŞİNİZİN BAŞINA.
Onlar dağılınca Tahir'in odasına girdi.
M:Ulan Tahir ben sana demedim mi? Neden huzursuzluk çıkarıyorsun.
T:Benden nefret etsin istiyorum o zaman unutması daha kolay olur.
M:Ulan aptal herkesin diline düştük ulan. İş yerinde bile bu konuyu konuşuyorlar. Milletin ağzına sakız ettin bizi.
T:Abi sinirliyim zaten çık odadan.
M:Ama dur bak bir hatanı daha göreyim göstericem ben sana. İlişkini onaylamıyorum Hazal'a büyük haksızlık yapıyorsun bunu da unutma.
T:Benim ilişkimden sanane. Ben Nefes'i seviyorum.
M:O kızı da sonunda bu hale getirme de dengesizsin sen.
