10 - İstenmeyen Değişiklikler

380 56 74
                                    

güncellenmiştir

•güncellenmiştir•

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

A H Z E M

.

Sehren Vilayeti

Aseliye Şehri

İkindi

Marseha'nın dört vilayetinden biri olan Sehren, merkez İtah Şehri'nin kuzeydoğu sınırlarında yer alıyordu. Vilayet, sık ormanları ve ülkeye yaşattığı zorlu isyanlarıyla meşhurdu. Bu isyanlar o kadar çoktu ki halk arasında tam sayısı hakkında mutabakata varılabilmiş değildi. Ahzem ise biliyordu, Askeri Okul'da öğrencilere öğretilen en temel bilgilerdi bunlar. Düşmanı tanımaya, görmeye ve onlara karşı nefret oluşturmaya neden olması için atılan ufak tohumlardı. Altı yüz on dokuz yılda, irili ufaklı otuz üç tane isyan görmüştü bu vilayet. Ahzem'in kendisi de on beş yıl evvel çıkan isyanda yüzbaşı olarak görev almıştı. İsyan, vilayetin deniz kenarındaki yeşil dağlarla kaplı güzel şehri Suhan'da çıkmıştı. Sebep olarak insanlar, şehrin ateşin Beyinin zevkinden eksik etmediği altınlara karşılık, kendilerine ödenmeyen günlük yevmiyelerini göstermiş, çay fidanlarını ateşe vermişlerdi.

Devletin eli olan ordunun tepkisi gecikmemiş, insanlar yaptıklarının sonucunu kendi canlarıyla ödemişlerdi. Hakan, kimin parmağı varsa hepsinin asılmasını istemiş ve Serbevne de kocasının bu kararına karşı çıkmakta geç kalmıştı. Göz korkutmak bazen iyi bir yöntem olabilirdi fakat bazen de büyük bir itici güce sebep oluyordu. Sorun kökten çözülmediği gibi nefreti arttırmaktan başka bir işe yaramamıştı.

En çok isyanın Sehren'de çıkmasının en önemli sebebi, yıllar boyunca iyice yerleşmiş düzenin bozuk ve yozlaşmış olmasıydı. Fakir halktan alınan vergiler yüksek bulunuyor ve ordunun bu vergi içinden aldığı payın devamlı artıyor olmasına ses çıkarıyorlardı. Ayrıca isyan etmek buradaki halkın kimliğinin en önemli parçalarından biriydi. Her yıl farklı farklı isimlerle istenen aynı vergilere ülke içinde ilk itiraz sesleri önce buradan yükseliyordu. Dördüncü ve Beşinci Tümen'ler ise buradaki halkı tanıdığı için ona göre uygun bir demir yumruk geliştirmişlerdi. Bu vilayetin yerel yönetiminde validen çok ordunun öne çıkmasının en önemli sebebi de buydu.

Dördüncü Tümen'de yüzbaşıyken bunlara ilk elden şahit olmuştu Ahzem. Durup dururken dışarı çıkma yasakları konulur, gecenin ortasında baskınlar yapılır, ordu usta hafiyeler yetiştirir ya da özellikle insanlar içinden olmak üzere hafiye olarak çalışacaklara iyi paralar öderdi. Halk bu sıkıyönetimden bunalmış haldeydi ama çıkan hiçbir isyanda ellerine kalıcı olarak doğru düzgün bir hak geçtiği söylenemezdi.

Vilayetin deniz sınırında balıkçılık, onun gerisindeki dağlarında çaycılık, sık ormanlarında kerestecilik; kuzeyinde, orman örtüsünün azaldığı dağlarında hayvancılık, madenlerinde ise taş kömürü madenciliği yapılıyordu. Daha güney ve düzlük kalan dar bir kısmında tarımla çoğunlukla insanlar ilgileniyordu. Sehren coğrafyası zorluydu. Arazisi dağlık, havası çok yağışlıydı. Halk fakir olduğu için tarlalarda çalışıp havayı düzeltecek cadı bulmakta çok zorlanıyor, onlara istedikleri ücreti ödeyemiyorlardı.

YILAN YÜREKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin