12. Bölüm

1K 32 0
                                    

Hamit: Tamam, Ateş'i de al gidelim.
Yavuz: Tamam.
Yavuz ve Hamit salona giderler.
Ateş: Bir sorun mu var?
Yavuz: Tabura gitmemiz lazım.
Ateş: Ne olmuş komutanım?
Yavuz: Gidince anlatırım.
Ateş: Emredersiniz.
Yavuz, Ateş ve Hamit tabura doğru yola çıkarlar. Tabura vardıklarında Erdem ve Eylem onları bekliyordur. Hep birlikte masaya otururlar.
Hamit: Çolak büyük bir eylem planlıyor. Sınırlarımızda bir terör devleti kuracak. Devletin bayrağından, içişleri bakanına kadar her şey hazırlanmış. Dahası da var: Sadece sınır komşularımızın topraklarıyla sınırlı kalmayacak, ülke planlarında bizim ülkemizden de birkaç yer var.
Yavuz: Böyle bir şeyi sadece hayal edebilir.
Eylem: Evet, ama yine de tedbirli olmalıyız.
Karabatak: Peki, sadece Çolak ve Olcay mı? Çolak bunu asla tek başına yapamaz.
Yavuz: Büyük ihtimalle bizi parçalamak isteyen devletlerden yardım almıştır.
Eylem: Haklısın.
Erdem: Onlardan sadece silah alsa bile Çolak için yeterli olacaktır.
Yavuz: Evet. Ama bizi parçalamak için silahtan daha fazla şeye ihtiyacı var.
Hamit: Zaten Çolak bunu sadece silah alarak yapmaya cesaret edemez.
Erdem: Evet, paralı asker de almış olmalı.
Eylem: İyi de o kadar parayı nereden bulacak?
Yavuz: Uyuşturucu. Sattığı uyuşturuculardan gelen parayı kullanacak.
Hamit: Evet. Hatta birkaç tanesinin yerini saptadık.
Yavuz: Tamam gidip alalım.
Erdem: Yavuz, sen yapamazsın. Eğer sana bir şey yapmaya kalkarsa kendini nasıl savunacaksın?
Hamit: Erdem haklı Yavuz.
Yavuz: Tamam, Eylem'le birlikte gideriz.
Hamit: Yavuz se...
Yavuz: Baba, lütfen bana senin dinlenmen lazım deme. Bunu yapabilirsem daha iyi olacağım.
Hamit ve Erdem kısa bir süre bakıştıktan sonra Yavuz'un da gitmesini kabul ederler. Yavuz ve Eylem hemen hazırlanıp yola çıkarlar.
Yavuz: Nerde bu adam?
Eylem: Adam aslında midye satıyor. Ama bazılarının içine uyuşturucu koyuyor. İşte şu adam.
Yavuz: İyi de bu daha çocuk.
Yavuz ve Eylem midyeci adamın yanına giderler.
Eylem: Ne kadar?
Midyeci: Tanesi bir lira abla.
Eylem eline bir tane alır ve tadına bakar.
Eylem: Güzelmiş bunlar. Sen bize 10 tane ver.
Midyeci: Hemen ablam.
Eylem: 1 tane de özellerden istiyorum.
Midyeci: Nasıl yani abla?
Eylem: Anladın sen incili olanlarından.
Midyeci: Onlar biraz pahalıdır ama.
Eylem cebinden fazlaca para çıkarıp adama göstererek:
Sen ver.
Midyeci başka bir poşette duran midyelerden birini alıp ayrı bir poşete sarar ve Eylem'e verir.
Eylem: Boş çıkmaz değil mi?
Midyeci: Ayıp ettin abla.
Eylem: Göreceğiz bakalım.
Eylem ve Yavuz midyeciye çok yakın olan bir binanın arkasına geçerler. Eylem elindeki poşetten midyeyi çıkarır ve Yavuz'a gösterir.
Yavuz: Şerefsize bak, daha 20 yaşında değildir o çocuk. Çocuğa yaptırdığı şeye bak.
Eylem: Evet, inşallah konuşur.
Yavuz: İnşallah.
Eylem: Plan ne? Çocuğu almamız lazım.
Yavuz: Biraz daha bekleyelim. Ortalık biraz daha boşalsın.
Eylem: Tamam.
Kısa bir süre sonra ortalık iyice sakinleşir. Yavuz ve Eylem tam adamı almaya gidecekken midye alan bir genç görürler.

Sana Söz Verdim Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin