Bahar: Ne?
Ebru: Ölüyorum işte. Kanserim ben, 4. evre.
Bahar: O yüzden geldin yani. Ölmeden önce kendini bana affettirmek için.
Ebru: Yapma Bahar, lütfen bir kere dinle beni.
Bahar: Bana seni dinlemem için sadece bir neden söyle.
Ebru: Annenim ben senin.Bahar: Peki bu zamana kadar neredeydin? Ben küçükken bisikletten düştüğümde, en yakın arkadaşlarım bana kazık attığında, herkesin önünde küçük düştüğümde, benim yaşımdaki bütün çocuklar anneleriyle el ele alışveriş yaparken ben onlara bakakaldığımda, sana ihtiyacım olduğunda neredeydin?
Ebru gözündeki yaşları silerek: Haklısın, söylediğin her şeyde sonunda kadar haklısın. Yapamam sandım, korktum. Sizi bırakıp gittim.
Bahar: O zaman bıraktığın gibi şimdi yine bırak. İstemiyorum seni.
Ebru: Tamam, gideceğim. Bir daha asla karşına çıkmayacağım. Ben özür dilerim. Hayatını iki kere mahvettiğim için.Bahar bir şey demeyince Ebru konuşmaya devam eder: Eğer istersen, ihtiyacın olduğunda beni arayabilirsin. Tabi hâlâ benimle konuşmak istersen. Hoşçakal Bahar.
Daha sonra Ebru Yavuz'a dönerek: Benim yapamadığımı sen yap. Kızıma iyi bak.
Ebru sözünü bitirdikten sonra hızlıca merdivenden aşağı iner. Yavuz ve Bahar da içeri geçerler. İçeriye bir süre sessizlik hakim olduktan sonra Yavuz sessizliği bozar.
Yavuz: Bahar. İyi misin?
Bahar: Bilmiyorum.
Yavuz: Bir şeyler yapmak ister misin?
Bahar: Sana yaslanıp saatlerce öyle durmak istiyorum.
Yavuz tebessümle: Gel.Bahar oturduğu yerden kalkıp Yavuz'un yanına gider. Oturur ve başını Yavuz'un omzuna yaslar. Yavuz da Bahar'ı sıkı sıkı sarar.
Bahar: Senden başka kimsem yok benim.
Yavuz: Öyle deme. Baban var, Nazlı, Su, Eylem, Güler abla; hepsi seni çok seviyor. Bizim tim de var.
Bahar: İyi ki yanımdasın. İyi ki seni sevmişim.
Yavuz Bahar'ın saçlarını okşayarak: Seni çok seviyorum. Her şeyden çok.
Bahar: Ben de seni çok seviyorum.Yavuz ve Bahar aynı şekilde durmaya devam ederken Eylem ve Fethi bir kafede oturmuş sohbet ediyorlardır.
Eylem: Bahar'a çok üzüldüm ya.
Fethi: Annesi gelmiş ha.
Eylem: Evet. Yıllar önce bırakmış şimdi de geri geldi.
Fethi yüzünü düşürerek: En azından gelmiş.
Eylem: Ne oldu ya birden?
Fethi: Hiiç. Bişey yok.
Eylem: Peki. İstemezsen anlatma ama ben buradayım.Kısa bir sessizlikten sonra Fethi konuşmaya başlar;
Benim bir sevgilim vardı o zaman. Çok aşıktım ona, evlenecektim. Daha 20 yaşında falandım herhalde. Ama takmıştım kafaya, bir gün aldım yüzüğü evine gittim. İçeriden sesler geliyordu kapıyı çaldım açmadılar. Sonra dayanamadım kırdım kapıyı, içeri girdim. Bir baktım sevgilimle bir adam yatakta. Çok sinirlendim tabi elime bir bıçak aldım. Kafaya koydum öldüreceğim. Sonra adamın yüzünü gördüm. Kim çıktı dersin?
Fethi biraz durduktan sonra devam eder: Abim. Öz be öz abim.Eylem'in gözünden bir damla yaş akar.
Eylem: Çok üzüldüm.
Fethi: Daha bitmedi; O gün abimi bir güzel dövdüm. Bir hafta hastanede yattı. Abimle bir daha konuşmadık. Daha kötüsü annem abimi savundu. Onunla da kavga ettik. Evi terk ettim. Sonra da askere yazıldım. İşte buradayım.Eylem: Bence annen hatasını anlamıştır.
Fethi: Bilmiyorum.
Eylem: Hiç konuştun mu?
Fethi: Hayır konuşmadım.
Eylem: Bence bir şans ver.
Fethi: Ne diyebilirim ki?
Eylem: Bilmiyorum ki. Sormaya korkuyorum ama...
Fethi: İstediğini sorabilirsin.
Eylem: Abinle o. Ne oldu? Yani ne yaptılar?
Fethi: Bilmiyorum ama evlenmişlerdir herhalde. Hem sen niye korktun bunu sormaya.
Eylem: Ne biliyim, eski sevgilin sonuçta.
Fethi: Adı üstünde eski. Ondan daha güzelleri de var. Hem de benim yanımda.
Eylem: Sus ya.
Fethi: Ne dedim ben?
Eylem: Tamam tamam.
Fethi: Neyse hadi gidelim artık.
Eylem: Bence de.Fethi ve Eylem hesabı ödeyip dışarıda yürümeye devam ederler. Bir süre sonra da geç olduğu için ayrılırlar.
Sabah olduğunda Yavuz kalkar ve Bahar'a bakmaya gider. Odaya girdiğinde Bahar yatakta değildir. Yatağın üzerindeki notu görür ve alıp okumaya başlar.
Bahar: Biraz hava almaya çıkıyorum. Yalnız kalıp düşünmeye ihtiyacım var. Lütfen beni merak etme.
Yavuz: Ah Bahar. İnsan bir haber verir.Yavuz hemen üzerini değiştirip evden çıkar. Bahar'ın çarşıya inmiş olabileceğini düşünür ve oraya gider. Her yerde Bahar'ı arar, gördüğü herkese sorar. Hatta telefonunu bile arar. Ama Bahar'ı bulamaz. Daha sonra çarşıyla arasında sadece bir anayol olan çay bahçesine gitmeye karar verir. Kısa bir süre sonra anayola varır. Oradan karşıya geçmekte olan birini görür. Gördüğü kişi Bahar'dır.
Yavuz: Bahar!
Bahar yolun ortasındayken arkasını dönüp Yavuz'a bakar.
Bahar: Yavuz! Senin ne işin var burada?
Bahar: Yavuz'a bakmaya devam ederken arkasından gelen arabayı göremez. Şoför de onu. Yavuz arabayı fark eder ve Bahar'a seslenmeye çalışır.
Yavuz: Bahaar! Arabaa!
Bahar: Ne diyorsun? Duymuyorum.
Yavuz Bahar'a sesini duyurmayacağını anlayınca koşmaya başlar.
Yavuz: Bahaar! Çekil oradan.Arabayla Bahar'ın üzerine gelmekte olan şoför son anda başını telefondan kaldırıp yola bakınca Bahar'ı fark eder. Bütün gücüyle frene asılır ama artık çok geçtir.
Yavuz Bahar'ın önüne atlayıp Bahar'ı itmeye çalışır ama yetişemez.Yavuz: Bahaar!
Bahar: Yavuuz!
Araba ikisine birden çarpar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sana Söz Verdim
Fiksi PenggemarAksiyon, çatışma, aşk dolu: Bir yavbah hikayesi, Birbirleri için yaratılan Yavuz ve Bahar yaralarını sarabilecek mi? Keyifli okumalar... 21.11.2020: #1 - söz 27.04.2020: #10 - söz 27.04.2020: #1 - tolgasarıtaş 27.04.2020: #7 - eyfet 29.04.2020: #1...